Partiye gideli iki gün olmuştu. Alp iki gündür okula gelmiyordu. En son Alp'i o şekilde Kardelen ile görünce içimde bir şeyler yer değiştirmiş gibi hissetmiştim. Partiden dönerken Alp ile dönmüştüm ama tek kelime bile etmemiştim. Alp ne olduğunu hatta birinin bana bir şey yapıp yapmadığını sormuştu ama sadece yorgun olduğumu söylemiştim. Sonraki iki günde gelmemişti. Ben bunları düşünürken Rüya yanıma geldi.
"Aleynaaa bak ne öğrendim." yayıldığım sandalyede düzgünce oturdum.
"Ne öğrendin hele anlat." kesin bir dedikodu ile gelmişti.
"Bu 12. sınıflara yeni biri gelmiş."
Rüyaya bakarak omuz silktim.
"Ee yani?"
"Ay Aleyna sen iyi misin iki gündür durgunsun, anlasana yeni çocuk işte hem söylentilere göre çok yakışıklıymış."
Rüya'nın dediklerinden sadece 'yorgunsun' ve 'iki gündür' lafını düşünüyordum. Cidden neden yorgundum ben?
"Aleyna?"
Rüya'nın sesiyle kafamı tekrardan ona çevirdim.
"Rüya kusura bakma başım ağrıyor."
"Ee tabii Alp de yok, seni partilere götürsün de eğlen di mi?"
Anlaşılan Rüya hala onunla gezmediğim için bana kırgındı ve bunu Alp'e bağlıyordu.
"O parti sıkıcıydı zaten, seninle gelsem daha çok eğlenirmişim emin ol."
Rüya kolunu omzuma koydu
"E tabii kız kıza gezmek daha eğlenceli bir dahakine dinlersin artık beni, neyse ben sınıfa gidiyim artık. Görüşürüz." dedi ve yanağıma bir öpücük kondurup kendi sınıfına gitmek için sandalyeden kalktı.
Rüya ile sınıflarımız ayrıydı. Ben 11-A daydım. Rüya ise 11-D de idi.
9. sınıfta aynı sınıftaydık ama 10 da ayrılmıştık.
Ben eşit ağırlık seçmiştim Rüya ise sayısaldaydı.
A ve B şubeleri eşit ağırlık C ve D şubeleri de sayısaldı. Nedense bizim okulda dil ve sözel bölüm yoktu. O yüzden dil veya sözel bölüm isteyenler okuldan ayrılıyordu.
Ben bunları düşünürken sınıfa Aylin adında bir kız girdi. Biraz deli dolu bir kızdı.
"Abii kafayı yiyeceğim, yeni gelen çocuk çok yakışıklı!"
"Ayy ben göremedim cidden mi?" diye sordu Kayra adında başka biri.
"Şöyle söyliyim yakışıklı demek az bile, Allah sahibine bağışlasın." diye cevapladı Aylin.
Cidden bu yeni çocukta ne vardı bu kadar? İçimde dolan merak duygusuyla yerimden kalktım ve tam kalktığım sırada sınıfa Alp girdi. Hayatın küçük tesadüfleri...
"Ooo Alp, seni buraya hangi rüzgar attı?" dedi Alp'in arkadaşlarından biri olan Metehan.
"Kes oğlum, işim gücüm vardı." dedi ve arkadaki yerine geçti.
Acaba ne gibi bir işi gücü olabilirdi, ki yoksa Kardelenle mi buluşmuştu? Tabiki de onunla buluşmuştu.
Bu kadar merak bana çok fazlaydı.
Daha fazla dayanamadım ve Alp'in yanına gittim.
"Alp?"
Alp yüzüme aval aval baktı. Sanki bir matametik problemi sormuşum da cevabı bilmiyormuş gibi bakıyordu.
"Efendim? "
Bir dakika, normalde Alp bana kuru kuruya sadece efendim demezdi. O gevşek ağzıyla 'Efendim güzelim!', 'He Alp'in gülü.' gibi şeylerle cevap verirdi. Bir şeyler olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Kalp Bir Hayat
Ficção Adolescente"Sana bir sır versem beni bırakmayacağına söz verir misin?" yüzüne kaşlarımı çatarak bakıyorken burnunu çektikten sonra devam etti. "Sana bu söyleyeceğim şeyden sonra belki bana bağıracaksın, o heriften daha çok nefret ediceksin hatta belki benim n...
