"Çok üzgünüm Bayan Kim, ama onu görmeliyim. Lütfen."
Çocuğun gözlerinden akan yaşlar, kızarmış burnu, kadında hiçbir etki bırakmamıştı.
"Taehyung bugün dinlenecek Jimin. Seni görüp gününün mahvolmasını istemiyorum."
"Anne." Dedi Yun kadını uyarmak ister gibi. "Saçmalamayı kes abim Jimin'i görmek istiyor."
Genç kadın kızına döndü. Sert bakıyordu ve Yun buna alışkın değildi.
"Abinin tekrar üzülmesini istediğini bilmiyordum Yun."
"Onu Jimin üzmüyor!"
''Bebeğim?"
Jimin daldığı düşüncelerden Taehyung'un yumuşak dokunuşuyla sıyrıldı. Junghoo az önce Yun'u eve bıraktığına dair bir mesaj yollamıştı. O zamandan beri geçmişe dalmıştı zihni.
"Hmm?" Dedi Taehyung'a dönerek. Taehyung, onun uzayan saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı. Kahverengi saçları epey uzamıştı.
"Niye daldın? Ne düşünüyorsun?"
Jimin kafasını sevgilisinin omzuna koydu. "Beni sakın bırakma Taehyung."
Taehyung kaşlarını çatarak ona bakmaya çalıştı fakat Jimin yattığı omuzdan kalkacak gibi değildi. Jimin gözlerini kapattı. Burnuna gelen baharatlı parfüm kokusu gülümsetiyordu onu.
"Kalabilir miyim artık olmak istediğim yerde? Yani böyle kalbinin sakin, sıcak bir odasında durabilir miyim? Soluklanmaya ihtiyacım var. Biraz dinleneceğim göğsünde."
"Orası hep senin, sadece sana ait." Ufak bir buse kondurdu saçlarına. "Seni sen istesen bile bırakmayacağım. Bunu sakın unutma ve lütfen artık endişelenmeyi bırak."
Jimin gülümsedi bu cevaba. Korkularının yersiz olduğunu gösterdiği için Taehyung'a minnettardı.
Onu seviyordu ve buna annesinin korkusu dahi engel değildi. Kimin ne dediğin bir önemi yoktu. Anlamıştı ki, Taehyung ile beraberse, diğer şeylerin pek de bir önemi yoktu.
"Tanrı aşkına Jimin, gece gece napıyoruz?"
Taehyung söylenerek sevgilisinin peşinden gidiyordu. Şu an tek istediği şey eve gidip Jimin'in vişne kokulu boynuna gömülmek ve sıcak yatağında uykuya dalmaktı. Fakat sevgilisi yeni heyecanlar peşinde olmalıydı. Zira gecenin bir yarısı buz pistinde olmalarını başka bir şey açıklamıyordu.
"Biraz eğleneceğiz. Hadi tut elimi." Dedi Jimin binaya girmeden önce. Taehyung ona uzatılan küçük ele baktı. Kabanının cebine soktuğu elini çıkartarak uzatılan eli tuttu ve sürüklenmeye razı geldi.
Jimin önden heyecanla ilerlerken, Taehyung ilgiyle kenetli ellerini inceliyordu. Küçüğün eli adeta avucunun içinde kaybolmuştu. Soğuktan kızaran teni yavaşça sevdi.
"Bay Kim." Dedi güvenlik şaşkınca. Taehyung duyduğu ses ile bakışlarını elinden çekti.
"Bir sorun mu var efendim?"
"Hayır, piste gireceğiz. Kapıyı açar mısın?"
"Tabi efendim."
Güvenlik ikiletmeden kapıları açmıştı. İlişkilerinden haberi yoksa da, artık şu an olmuştu.
İkili ilişkilerini gizlemeyi hiç düşünmemişti. Taehyung'un yerine jimin onun imajı için endişelenmişti. Çünkü Kore henüz eşçinselliğe sıcak bakan bir ülke değildi. Yaftalanabilirdi ve Respberry'e zarar gelebilirdi. Taehyung bunun olmayacağını söylemişti. Respberry böyle konularla değerini yitirmezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Find Your Ice Spirit || Vmin
FanficJimin, sorunlu aile hayatıyla uğraşmaktan çok yorulmuştu. Üstelik homofobik bir anneyle yaşamak onu sandığından fazla zorluyor, kendini her seferinde buz pistine atarken buluyordu. Ama bilmiyordu. Kafasını dağıtmak için konserde karşılaştığı, ona as...