13.BÖLÜM

598 49 50
                                    

40 oy 40 yorumdan sonra yeni bölüm gelecektir. Bu süre zarfında tek bir kurgumla ilgileneceğim :)

Oy ve yorum yapmayı unutmayınnn..

Keyifli okumalar..

&&&&

Okulun önünde hizmetlilerin ayrılmasını beklemeye başladık. Uzun süredir çıkmamaları karşısında Altay sesli bir soluk verdi.

"Bir çıkmadılar şansımıza küfür edeyim."

"Canparem haklı. Biz bu gidişle sabaha kadar burada bekleriz."

Bulut'un sözlerini istemeye istemeye onayladım. Kartal, gözlerini kolundaki saate çevirince saatin 21.37 olduğunu gördüm.

Ulaş'a haber versem iyi olacak. Annem, teyzemlerden dönünce meraklanmasın.

"Ben abime haber vereyim de meraklanmasınlar."

Kısa bir baş onayıyla arabadan inecekken Kartal kolumu nazikçe tuttu. "Burada konuş, biz ses çıkarmayız."

Gözlerim Bulut'a kaydı. Elimle 'Sessiz ol' işareti yapmamla başını olumlu anlamda salladı. Telefonumdan rehbere girip 'Gereksiz' olarak kayıtlı olan Ulaşı aradım.

"Alo? Best model Ulaş Çakıl'ın numarasını aramış bulunmaktasınız. Şu an meşgulüm önemli biri değilseniz sonra arayın lütfen."

"Ulaş gelirsem dilini keser kedilere yem- Ya da yok direk ateşe atar yakarım."

"Önemsiz şahıs lütfen boş konuşmayı kes, önemli işlerim var."

"Senin önemli ne işin olabilir ki?" Ardından devam ettim. "Ah... Tabii kıçını yatırıp uyumak dışında."

Bulut, hayvan gibi gülmeye başlayınca ona attığım bakışla hızla sustu.

Umarım duymamıştır.

"Kıçımı yatırıp uyumak da yapacağım işler arasında ama şu an kötü geçen yazılım nedeniyle depresyona girip çikolatalarımı yemekle meşgulüm."

Ohh... Duymamış mal.

"Sensin mal. O anırmayı duymamak için sağır olmam gerekiyor tipsiz. Hayvan gibi anıran kişi Bulut değil mi?"

Gözlerimi öfkeyle kısıp "Ben onu dışımdan mı söyledim?" Diyerek fısıldadım.

Kartal başını olumlu anlamda sallayınca dilimi ısırıp telefona döndüm.

"Evet, arkadaşlarla beraberim. Bu gece gelmeyebilirim. Bulutlarda kalacağım."

"Eee... Banane bundan, istersen hiç gelme benlik sorun yok."

"Ne kadar da düşüncelisin sen öyle. Sana hesap vermek için söylemiyorum, annem endişelensin istemediğimden sorarsa söyle diye haber veriyorum."

"Tamam." Diyerek burnunu çekti.

Yazılılara bu kadar üzüldü mü bu salak?

"Ağlıyor musun lan sen?"

"Ne alaka ya? Hasta olmuşum burnum akıyor sadece. Çoraplarımı ararken kokuşmuş çorabını da buldum, ondan doğru düzgün nefes alamıyorum. 5 metre öteden kokusunu aldım anasını satayım. Sen nasıl bir varlıksın tipsiz?"

"Çorapları kokmayan bir varlığım ve tipsiz de değilim. Yalanını yediğim bildiğin sümüklü sümüklü ağlıyorsun değil mi? Çok ağlama sözlülerle kurtarırsın."

"Ağlamıyorum diyorum! Kapatıyorum artık, uykumu getirdin gidip zıbaracağım."

"O halde iyi zıbarmalar orangutan."

SINAV ÇETESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin