* Hastane *

149 26 0
                                    

Kubilay'ın ağzından ;


Oturduğum yerden kalkıp Aylin'in yatağının yanına gittim. Kolumdaki saate baktığımda gece 03:30'u gösteriyordu. Aylin'in babasıyla annesini 2 saat önce zorla eve göndermiştik. Aslında kabul etmeyeceklerdi ama ''Aylin sizi böyle görürse çok üzülür, güzel bir uyku çekin kötü gözüküyorsunuz.'' dediğimde itiraz etmediler.


 Odada Ben, Çınar, Mert, Şevval, Melike, Ece, Gizem, Yiğit vardık. Kızların hıçkırarak ağlamaları yavaş yavaş iç çekişmelere döndü. Kızların yanına gidip ''Aylin'in babası yan odayı bize ayırtı, gidin biraz uyuyun gözlerinizin altı şişmiş.'' dedim. Ne olursa olsun kendimden çok onları düşünmem lazımdı. Gizem ayaklanıp '' Kahve isteyen var mı? '' diye sorduğunda ciddi olup olmadığını anlamaya çalışarak bön bön suratına baktım. '' Kızım siz beni götünüzden mi dinliyorsunuz, biz zaten buradayız. Gitsenize.'' diye çıkıştım. Melike '' Uyandığında yanında olmak istiyoruz, zorlama lütfen.'' dedi. Çınara baktığımda boş ver der gibi omuz silkti.



Daha fazla üstelemeden gidip Şevvalin yanına oturdum. '' Bundan sonra ne olacak?'' dediğinde bütün gözler ona döndü. '' Nasıl yani? '' diye Çağrı devam ettirdi. '' Aylin nasıl kaldıracak bunu? '' diye devam etti Şevval. '' Sizi bilmem ama ben her zaman yanında olacağım, birlikte atlatacağız'' dedim. Mert'le Yiğit beni onaylarken kızlardan ses çıkmamıştı. Şaşırsam da bir şey demedim. Ece ayağa kalkıp '' Bende seninle gelim.'' dedi. Gizemle birlikte odadan çıktılar. 10 dakika sonra geldiklerinde Gizemin elindeki tepside tost - Ecenin elindeki tepside ise kahveler vardı.



Bir şeyler atıştırdıktan sonra saate baktığımda 04:30du. Ciddi anlamda oturmaktan sıkılmıştım. Ayağa kalkıp odanın içinde dolaşmaya başladım en sonunda camın kenarına doğru giderken bir şey dikkatimi çekmişti. Aylin gözlerini hafif açmış korkarak etrafa bakınıyordu. '' Uyanmış! '' diye bağırınca Aylin'le göz göze geldik.


Aylin'in Ağzından ;


Uyandığımda kolumda bir acı hissettim hafif kafamı eğdiğim de kolumdaki serumu gördüm, diğer koluma baktığımda alçıya almışlardı. Kafamı kaldırıp etrafa bakınırken cidden nerede olduğumu merak ediyordum. '' Uyanmış! '' diye bir bağırma sesi duyunca ürkmüştüm. Kafamı kaldırdığımda Kubilay'la göz göze geldik. Onu görmek rahatlamama ve mutlu hissetmeme neden olmuştu. Ciddi anlamda susamıştım ve gözlerimi tam açamıyordum ''Su,'' demiştim ama sesim bana bile zor ulaşmıştı ama Kubilay duymuş gibi elindeki bardağa sürahiden su doldurdu sonra bir elini kafamın altına koyup hafifçe başımı kaldırıp suyu yavaşça içirdi. Suyu içtikten sonra daha iyi hissediyordum, en azından boğazımdaki yanma hissi gitmişti. Gözlerimi kapatıp 2-3 saniye neler olduğunu hatırlamaya çalıştım. Gözlerimi açtığımda Çınar, Mert, Şevval, Melike, Ece, Gizem, Yiğit karşımdaydı. '' İyi misin? '' diye sordu Gizem. '' Çok korkuttun bizi güzellik.'' diye devam etti Yiğit. '' Bana ne olduğunu, neden burada olduğumu, ne zaman çıkacağımı bilmiyorum. Farkında mısınız ?'' diye sordum. Hepsi birbirine baktı, bir tuhaflık vardı ya da ben kuruntu yapıyordum.


***


Bölüm geç geldi, özür dilerim. Bu bölüm hiç içime sinmedi daha fazla bekletmemek için yazdım. Okuyan herkese teşekkür ederim, vote'lerinizi eksik etmeyin djdjdj

YENI HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin