SADİST KIZ (Düzenlemede)

▪1.BÖLÜM▪

Başlama tarihinizi ve saatinizi bırakın. Ne zaman bu minik çeteye katıldığınızı merak ediyorum :)

Düzenleme tarihi: 01.06.2017

Bölüm şarkısı: Adele- Someone like you

1.Bölüm:"Zaman yolculuğunu keşfet."

▪▪▪

Mezarlıktan ayaklarımı sürte sürte çıktım. Burdan ayrılasım yoktu.

Aklımdan geçen onca şey,beynimde bir curcunaya neden oluyordu.Taş taşıyorcasına yorgundum.Ayaklarım beni taşımıyordu.

Bıraksalar olduğum yere oturur,bir kaç saatimi daha burada geçirirdim.

Yağmur yağıyordu.Başımdaki eşarbı çıkartıp sırt çantama sıkıştırdım.

Mezarlığın önünde durmuş,odağımı gökyüzü yapmıştım. Yağmur damlaları yüzümü yalayıp geçerken,çocuksu bir heyecan kapladı içimi. Geçmişe gittim saniyelik,sonra ardıma,mezarlığa çevirdim bakışlarımı.

Ömer Sönmez
D.27.05.1999
Ö.23.12.2014
Ruhuna el-fatiha

İçim burkuldu,yeniden.

İçimden Fatiha okuyup,başıma kırkamın kapşonunu geçirdim.Öyleyece boş sokakta duran motoruma ilerledim.

Hava kararmaya yüz tutmuştu.Buradan biran önce gitmeliydim.

Tam kaskıma uzanmış alacakken,telefonumun o tanıdık melodisini işittim.Arayan kişiye bakmaya hiç tenezzül etmeden,cevapladım.

Karşı taraf, ses vermemi beklemeden konuştu."Neredesin sen?"

"Sana da merhaba,Berkay abi."Onun aksine sakinlikle verdiğim cevap,anlaşılan onu daha fazla sinirlendirmişti."Ya merhaba merhaba(!) Kızım çıldırtma da söyle neredesin?"

Yağmurun altında öylece dikilirken,daha fazla ıslanmamak adına gözüme kestirdiğim bir ağacın altına adımladım. "Karanlık tarafta,sende gel,çok güzel kurabiyelerimiz var."

Seslice bir kaç küfür savurdu."İster dünyanın diğer ucunda ol,ister yerin yedi kat altında.On beş dakika sonra buradasın,Deren."

"İşin düştü?"Başka türlü bu kadar agresif olmazdı."Garson eksiğimiz var.Sana zamet acele et."

Görmeyeceğini bildiğim halde gözlerimi devirdim."Tabi."

"Son,on dört!"Bağırarak söylemesi tekrar göz devirme isteği yaratsa da, "Kapat o zaman şu telefonu." diyerek geçiştirdim onu.

Tabi ki suratıma kapatılan telefon onu geçiştirmenin bir cabasıydı.Sıkkınlıkla iç çektim ve ağacın altından çıkıp motoruma ilerledim.Vakit kaybetmeden kaskı taktım,yerime yerleştim.

Mezarlığa bir kez daha göz deydirip,dükkana yol almaya başladım.

+ + + +

Dükkana ulaştığımda,ağzına kadar dolu olması beni şaşırtmamıştı. İçeri girerken sayısız sarhoş insana çarpmış,yetmezmiş gibi onların ağız kokularını çekmiştim.

Bu durumda kalmam doğaldı. Ne de olsa,bir bardaydım.

Berkay ağabeyim,beni görür görmez yanıma geldi ve kolumdan tuttuğu gibi mutfak tarafına çekiştirdi. Durduğumuz da kısa süreliğine,giden gelen var mı diye etrafa bakındı ve bana döndü."Dağılmış gözüküyorsun, ne oldu?"