Hadi iyi okumalar bebekler, adios.
Gidebildiğim yer anca Deniz anasının serçe parmağı olurdu. Bilirsiniz, serçe parmaklarına karşı bir zaafım vardır.
Ama.. Nereye gidersen git, aklını da cesedini de yanında taşıyorsun diyor bir yazar Kendini birine emanet edip,fırsattır deyip tüymedikçe bu alevli azaptan kurtulmanın yolu yok.
Tabi adam bunu aşk acısı çektiği için söylerken, benim kapıya vurduğum parmağım için düşünmem ayrı bir ironi, bunu sonra tartışırız.
Keşke kertenkele olsaydım ya. Korkunca falan daha hızlı olmak için kuyruklarını bırakıp kaçıyorlar ya, biz de canımız acıdığı zaman bir yerlerimizi bırakıp kaçabilsek keşke, hızla. Aynadaki Descartes görünümlü yansımama kaşlarımı çattım. Sen bir gariban Yeşposun, sanane kertenkele kuyruklarından, aşk acılarından? Otur, paşa paşa ot gibi yaşa. Hayat mottomuz bu değil mi? Sen kim felsefe kim kızım Yeşil?
Anlamışsınızdır ki, konuyu farklı bir yere çekmek istiyorum. Çünkü o deniz anasını düşünmemem gerekiyor.
Çünkü açıkça söyleyebilirim ki yusuf yusuflardayım. O deve hörgücünden ölümüne tırsıyorum. Adam rüyalarıma giriyor yahu! Tamam, rüyalarıma girmesi benim için sorun değil,ama kabusa dönüşmesi büyük felaket.
En son dün gece dev bir hamam böceği iki ayağı üzerinde odama dalıyordu. Hemde kafasına Deniz anasının kafası birleştirilmiş halde!
Ben tüm gecemi kafamda Deniz anası ve kendimi shiplemekle geçirmişken, herifin kabusum olması bana yollamak istediğin bir uyarı mı Ya Rabbim?
Büyük ihtimal öyle dedi Bay Okaliptüs.
Gerçi benim bebelerimin babasına hamam böcekliği de yakışır, sauna böcekliği de. Hatta bir gün gelse ben sentorum alt vücudum at şeklinde dese, o bile yakışır.
Ters bir şekilde yatağımda yatıp kafamı kenardan aşağı sallandırıyorum. Çünkü amuda kalkma işini pek becerebildiğim söylenemez. Hem de odamın duvarını amuda kalkmak için çok hoş bulmuyorum. Biliyorsunuz, duvarmuda(önceki bölümlerde duvar görünce amuda kalkma isteğine koyduğum isim) var bende. Biraz önceki saçmalamamdan da anlamışsınızdır zaten, beynim terste olduğu için, yoksa normalde hiç öyle şeyler yapar mıyım ben?
Hiiiiç.
Artık korkumu yenip evden çıkma vaktim geldi. Yani korkumu yenemesem bile yiyorsa çıkmayayım yaklaşan vizelere sonuçta cesedim bile olsa girecekti yani. Bu yüzden hayali bir spatula ile kendimi yataktan kazımaya çalıştım.
Aynaya bir müddet boş boş bakmaya devam ettim.
"Bloody Mary? Orada mısın kanka? Az dertleşsek mi Bay Okaliptüs hep bana mal diyor?"
Nerede okudum bilmiyorum, geceleri karanlıkta aynaya bakılırsa üç harflileri görürmüşsünüz. A ha size de yaptım bu ibneliği benim gibi yatağının karşısında ayna olanlar geceleri rahat rahat uyusun bakalım. Valla ben çok korkuyorum o yüzden yatarken aynaları örtüyorum.
Ama üç kere üst üste korkmadan Bloody Mary diyebiliyorum, o ayrı mesele.
Mary bana cevap vermeyince yatağımın üzerindeki dev civcivimin yanına ilerledim. Civcivimin ismi tavuk. Küçükken tavuk mu yumurtadan çıkar yumurta mı tavuktan sorusunu duyduğum zaman doğum günümde babamın aldığı civcive tavuk ismini koymuştum. Sonradan sorunun cevabını çözdüm gerçi.
Yumurta tavuktan çıkardı, tavuk yumurtadan değil. Çünkü yumurtadan civciv çıkar.
Aferin kız sana. Tüm gizemler, teoriler, momentumlar falan çözülmüştü insanoğlunun tek derdi tavuk mu yumurtadan çıkar yumurta mı tavuktan olmuştu, çözdün bunu. Yürü be, kralsın kral!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doğuştan Rahat
Humor"Lokum gibi adamsın,fıstık gibi sözlün var,benimle neden muhattap oluyorsun?" "Çünkü fıstıklı lokum sevmem." ©23042015 Tüm hakları saklıdır.