Jeongin;
Arkadaşıma sarılan Minho'yu görünce harbiden bir garip hissettim çünkü Jisung'a bu denli değer veren benden başka kimsesi yok ya da bu sadece benim düşüncem bilemiyorum sadece bu gece yaşanan herşeyi sindirmeye çalışıyorum salondaki herkes gibi..
"Iıı şey ya Chan Hyung kardeşinle tanıştıracaktın" dedim.
"Ah evet, heyy felix"
Çocuğa hiç dikkat etmemiştim abisinin arkasına saklanmış utangaç bir tavrı vardı ve çook sevimli aman tanrım.
"Me-merhaba ben Felix, Korece adım yongbok ama o adı pek sevmem haha"
Çocuk karşımda ecel terleri döktü resmen. Kafamı hyunjin'e çevirdiğimde çocuğa tatlıca bakıp gülümsüyordu..
Sanırım sevmişti.
"Memnun oldum ben Jeongin"
elimle jisung'u göstererek
"bu da jisung işte"
Jisung araya girip "ya gecenizi mahve-"
Minho sözünü bölerek "kapa çeneni " dedi.
Bana da bi kere kapa çeneni der misin Minho bey
(yn: same)
Ortama derin bir sessizlik hakimdi kimse ne diyeceğini ne yapacağını bilemiyor gibiydi.
Ayağa kalktım "eh o zaman biz kalkalım gidelim bizim eve jisung daha fazla rahatsızlık vermeyelim, tekrar memnun oldum felix okulda numaranı alırım"
Jisung "aynen biz gidelim iyi akşamlar diliyorum herkese"
Felix bize tatlı tatlı gülerken el sallamıştı bizde kapıya yönelmiştik fakat biri ensemden kıyafetimi tutup geriye çekmişti tekrardan kuyruğu kıstırılmış tilki gibi kaldım ortada birinin göğüsüne yaslandım fakat kimin?
Kafamı bi kaldırdım hyunjin maşallah paşama oh hep bi çeksin beni maşallah maşallah.
"Nereye gidiyosunuz acaba"
"Kerh- aman ev eve"
"Hahaha çok da bi şakacı insansın ilahi arkadaşını görünce sen bi rahatladın sevdim bunu"
"Yok ne alaka"
"Çık yukarı benim odaya geliyorum bende bizimkileri ayarlayıp"
Beni merdivenlere ittirmeye başladı
Hayır neden senin oda acaba beni mi boğazlayacak, ya öldürürse! en bunla aynı odada kalamam kalbim götüme yapışır.
Merdivenden çıkarken aşağıda Chan Hyung ve Changbin Hyung'a elimi uzattım beni kurtarın diye gülmemek için kendilerini zor tuttular jisung desen Minho bey yanında dolaştırıyor off
"Ey felix" dedim fısırtıyla duymadı sonra kenardaki çiçeğin altında taşlar vardı bir tane alım derken hepsini döktüm "hay kafamı si-"
"Sorun yok" dedi tanıdığım ses merdivenlerden çıkarken.
"Bu aralar hep bela oluyorum sana " dedim yerdeki taşları toplamaya başlarken
"Bundan şikayetçi değilim"
"Dört yıldır platoniğim sana gerek mektuplar gerek hediyelerle peşini bırakmadım yani eskiden "
"Biliyorum" dedi yanıma çökerek taşları toplamama yardım ediyordu "sadece bazen çok çekilmez oluyorsun" dedi
"Hmm"
"Odaya geç hadi ben toplarım"
"Sorun değil yardım edeceğim" deyip güldüm.
"diğerleri nerede uyuyacak"
"Jeongin bu evde 2 tane misafir odası var biliyorsundur umarım"
Ben nerden bilim be sanki burda yaşıyorum
"Jisung salonda yatacaksa bende onun yanına geçeyim o zaman"
"Nerden çıkarttın tek yatacağını"
"Felix ile Chan Hyung kalır Minho ile de Changbin Hyung "
Harbiden ben neden Minhoya Hyung demiyorum ya amaan boşver jeongin
Hyunjin ufaktan sırıtarak "sence Minho Jisung'u salonda tek başına yatırır mı hm"
"Bilmem yatırmaz mı"
"Off jeongin ne çok konuştun" diyip çiçeğin taşlarını yerine koydu, bende aynı şekilde yapıp onun odasına ilerledim oda peşimden geliyordu arkamdan kapıyı kapattı ve giyinme odasına gitti bende yatağının yanındaki koltukta ayaklarımı kendime çekerek oturdum.
Birkaç dakika sonra hyunjin pijamalarını giyip gelmişti yatağa yerleştikten sonra bana baktı.
"gelecek misin? "
"Ha, senle mi uyuyacağım"
"İstersen aşağıda Changbin Hyung'unun yanına yerleş ne dersin"
"Haha ne güzel şaka şakacı seni ahaha" diyip yatağın diğer ucuna oturdum sonra yorganı üstüme çektim ona arkamı döndüm o da ışıkları kapatıp yatağa yerleşmişti zaten.
Sabah saat 07.20
Gözlerimi alarmın sesiyle yavaşça açtım,lan bu sıcaklık ne bismillah kafamı kaldırdım birde ne göreyim hyunjinin göğsünde yatıyorum Allah yarabbi sen koru beni, kollarını da bana sarmış off onu ittirmeye çalıştım fakat tekrar bana sıkıca sarıldı uykulu kalın haşmetli sesiyle,
"innie sabit dur biraz"
"Okula gitmemiz gerek "
"Dün çok yorulduk bişe olmaz gitme"
İşte şimdi sinirlendim.
"Çek elini kolunu" sesim otoriter bir şekilde çıkmıştı.
"Ellerini gevşetti bende lavaboya doğru adımladım yüzümü yıkadım işlerimi hallettim şimdi sıra giyinmekte ama bi dakika benim kıyafetler nerde
"hyunjin benim okul formam nerde"
"Söylemiycem" hala yatakta yatıyordu
Yatağa doğru yürüdüm ve omzunu dürttüm
"Hadi nerde söyle lütfeen"
Oturur pozisyona geldi ve bana baktı sonra
"Elini versene bi"
Elimi sorgulamadan uzattım beni çekip kucağına düşmemi sağladı kafasını kafama yasladı.
"Okula gitmek yok dediysem yok"
Birkaç dakika sonra odaya zank diye Changbin Hyung girdi.
"Lan Hyun bişe dicem, hassiktir!!!!!"
Gözlerini kapattı ve kapıdan geri çıktı
Hyunjin'in gözlerinin içine bakıyordum.
"işte şimdi bittik"
Aşağıdan bir bağırma sesi geldi
"LAN BU İKİSİ SEVGİLİ OLMUŞ KUCAK KUCAĞA OTURUYOLAR,TUTUN BENİ KOMŞULAR "
.
.
.
.
.
.
.
.
Evet uzun süre sonra bölüm attım bide üstüne üstlük bölümde Changbin'i bayılttım oh mis oy vermeyi unutmayalım plss✌🥲??!
