Hyunjin;
Minho gene saçma sapan konularından bana bahsetmiş ve bodrum kata Jeongin'i -kendisi bana 4 yıldır platonik, ben bildiğim için tam olarak platonik olmuyor- çağıracağını ve konuşacağını söyledi bende bunun saçma olduğunu söyledim ama beni dinlemedi.
Herneyse Jeongin'e bişe olur diye korktum -çünkü Minho ve changbin psikopat, tamam azıcık da hoşlanıyor gibiyim- ve aşağı merdivenlerden iniyordum ki karşımda jeongin'i gördüm kendi kendine konuşuyordu.
Yemiş kafayı.
"Mal mısın?" dedim.
O da bana salak olduğunu belli eder gibi "olur öyle şeyler" dedi.
Sonra yanımdan koşarak gitti resmen kaçtı hah, bende bizimkilerin yanına gittim hepsi yere çökmüş konuşuyordu.
"Neler oldu ben yokken" dedim.
Changbin dedi ki "salak Minho konuya zank diye dalınca çocuk kaçtı tabi"
Minho da buna cevaben "lan olum sen söze girdin benim ne suçum var" dedi
"Senin korkaklığın olmasaydı jisungla konuşurdun salak minhoe"
"Ben mi salakmışım sen bi sussana"
İkilinin arasına girdim yoksa kavga çıkacaktı.
"Çocuklar bi sakin olun,Jisung olayını daha sonra hallederiz şuan mesele o değil"
"Başka ne mesele vardı ki?" dedi Chan.
"Bugün ailelerimiz bir araya geliyordu unuttunuz mu?" dedim.
Hepsi hatırladıklarını belirten bir ses çıkarttı,bu daha çok bir davetti ailelerimiz kaynaşmak ve geleceğimiz için konuşmak amacıyla bir araya gelirdi. -çok saçma birşey- ve ben o ortamda nefes alamıyorum o yüzden bizimkilerle bir yerlere gitmek için onları ikna etmem lazım.
"Akşam nereye gidiyoruz" dedim
"Sizin evdeyiz ya" dedi Chan
"Bir kez de ev kuşu olma Chan" diye atladı Changbin
"Bizim barda takılırız" dedi Minhoe
Herkes onayladı ve yukarı kantine çıktık gördüğümüz manzara ile hepimiz şaşkındık.
Jeongin;
Kantine geçip oturduk birkaç dakika sonra Minseok ve çetesi içeri girdi bu herkesi tedirgin etmişti çünkü onlar changbin'den daha zorbaydı -kesinlikle daha zorbalar-
Minseok yanıma geldi ve benimle birşey konuşacağını söyledi bende sakin kalmaya çalışarak "tamam" dedim ve ayağa kalktım kantin'in kapısına geldiğimizde durdu ve konuştu.
"Hey çok sevdiğin arkadaşın Jisung'a zarar gelsin ister miydin?" dedi.
Bende "Hayır ne saçmalıyorsun" dedim kaşlarım çatık şekilde.
"İyiymiş,o zaman şöyle yapalım sen benimle sevgili ol bende arkadaşına zarar vermiyim" dedi.
Ben sinirden kıpkırmızı oldum sonra sinirle konuşmaya devam ettim.
"SEN KİMSİN LAN BENİ ARKADAŞIMLA TEHTİD EDİYOSUN KÖPEK" dedikten sonra bir yumruk geçirdim yetmedi birde yanımdan geçen birinin tepsisini alıp kafasına birkaç kez vurdum.
Beni durdurmaya çalışan jisung sayesinde sakinleşebildim, herkes bana şaşkın şaşkın bakarken o sinirle " ne bakıyonuz ayı mı oynuyo hayırdır" dedim pişman değilim birkez daha bana böyle birşey deseler gene aynısını yaparım.
Ama tek bir sorun var, müdür yardımcısı Bayan Choi geldi ve "YANG JEONGİN HEMEN ODAMA" diye bağırdı bende kuyruğu sıkıştırılmış tilki gibi başımı eğil Bayan Choi'yi takip ettim en son kantin kapısından çıkarken hyunjin -kurt bakışlı lama'm- ile gözgöze geldim açıkçası tiksinerek bakıyordu..
.
.
.
.
.
.
.
.
𝘿𝙖𝙮𝙖𝙣𝙖𝙢𝙖𝙙ı𝙢 𝙫𝙚 𝙞𝙠𝙞𝙣𝙘𝙞 𝙗ö𝙡ü𝙢ü 𝙙𝙚 𝙖𝙩𝙞𝙢 𝙙𝙚𝙙𝙞𝙢 𝙗𝙞𝙙𝙚 𝙟𝙚𝙤𝙣𝙜𝙞𝙣 𝙗𝙪 𝙗ö𝙡ü𝙢𝙙𝙚 ç𝙤𝙠 𝙖𝙜𝙧𝙚𝙨𝙞𝙛 𝙤𝙡𝙙𝙪 𝙖𝙛𝙛𝙚𝙙𝙞𝙣 𝙙𝙞ğ𝙚𝙧 𝙗ö𝙡ü𝙢𝙡𝙚𝙧𝙙𝙚 𝙨𝙖𝙠𝙞𝙣,𝙨𝙚𝙨𝙨𝙞𝙯 ç𝙤𝙘𝙪𝙠 𝙧𝙤𝙡ü𝙣𝙚 𝙖𝙙𝙖𝙥𝙩𝙚 𝙤𝙡𝙖𝙘𝙖𝙠 𝙠𝙚𝙣𝙙𝙞𝙨𝙞,, 🐻❄️!!Düzenleme yapıyorum yapmasına da her okuyan da başa dönmesin hani atıyorum tüm bölümleri tek tek attım, hepsini tekrar okuyanlar birdaha şey etmesin yani.