-16-

181 31 43
                                    

Jisung;

Telefonuma gelen mesaja şaşkınca ve anlamaz bakışlar atıyordum ne halt ediyordu bu çocuk telaşlanmak istemedim ilk başta annesini aramaya karar verdim.

"Alo merhaba Bayan Yang"

"Merhaba Jisung bir sorun mu var"

"Ah hayır sadece Jeongini merak etmiştim"

"Demek daha söylemedi"

"...neyi Bayan Yang?"

"Jeongin Amerika'ya gitti Jisung, bu haberi verdiğim için üzgünüm"

"Ne...gi-gitti m-mi"

"Evet Jisung "

Ellerim işlevini yitirmiş gibiydi kulağımdaki telefon yatağıma düştü ve arama kapandı,gözümden yaşların akmasına izin veriyordum.

Jeongin beni bırakıp bu kadar kolay gidemezdi, gitmezdi şimdi neden bir anda benimle bile konuşmadan gitmişti?

Ne halt edeceğimi ne düşüneceğimi bilmiyordum ben sırf o yanlız kalmasın başına birşey gelmesin diye Malezya'ya anneannemin yanına gitmekten vazgeçtim ama o beni bir çırpıda silip atabildi mi yani dostluk bu muydu?

Ağlamam şiddetini arttırmaya başlıyordu ve bu sinirlerimi daha da bozuyordu..

Ne yapmamı bekliyordu? O hiç olmamış gibi davranmamı mı bekliyordu hiç kardeş olmamışız hatta beraber büyümemişiz gibi davranmamı ve hayatıma devam etmemi mi?

O gidiyordu belki geri gelir diye beklemeyeceğim o geldiğinde beni bulabileceğini sanıyorsa hayır yanılıyor. Madem beni silmesi bir mesaj kadar kolay pekala..

Gidiyorum jeongin ama elbet karşılaşacağız seninle ve eskisi gibi olur mu bilemiyorum..
(yazar:olursunuz anneemm üzülme jisungumm)

Göz yaşlarımı sildim ve üvey annemin yanına gittim çünkü babam reddederdi ama üvey annem anında kabul ederdi..

"Umm anne?" hah evet anne demek zorundayım yoksa dayak yerim.

"Ne var jisung"

"Malezyaya gitmek istiyorum"

"Oh öyle mii" heyecanla gülümsedi gene,  çünkü istediği oluyordu..

"Evet"

"Ne kadar süre kalacaksın"

"Mümkünse üniversite bittikten sonra ve galiba daha uzun süre "

"Çok sevindim ben babanla konuşurum sen geç odana"

"Sağol -anne-"

Yavaş adımlarım odama yöneldi felix ve seungmini yanlız bırakacaktım ama jeongin de bırakmıştı?

Ben onun yaptığı  gibi ses seda olmadan gitmeyeceğim.

Telefonumu elime aldım ve Felix'e haber verdim yakınlardaki kafede oturmayı teklif ettim, Seungmin'i de getirmesini söyledim.

Üstüme hemen bir t-shirt ve mavi kot giydim ardından sessizce evden çıktım, yavaş yavaş yürümeye başladım.

Adımlarım yakın olan kafenin önünde durunca derin nefes alıp içeri girdim benden önce gelmişlerdi sorun şu ki..

Minho ve diğerleri de vardı..
Masaya oturdum.

"Ciddi bir konu var"

"Ondan önce ben birşey diyeceğim" dedi Hyunjin.

Hepimiz dikkatimizi ona çevirdik

"Jeongin.. "

Lafını tamamladım.

Belamı Arıyorum/hyunin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin