nineteen

759 91 26
                                    

hajime: gelirim
sadece ikimiz mi?

seishu: çok isterdim
fakat hayır

hajime: nasıl yani?

seishu: chifuyu'nun annesi
sizi davet etti
seni ve kazutora'yı
şu salağı ne yap et
getirmeye çalış
olur mu?

hajime: pekâlâ,
yemekten sonra size geçer miyiz?
ona göre getiririm.

seishu: aptalsın.

hajime: özledim,
ne yapayım?

seishu: ben özlemedim.

hajime: akşam görüşürüz!!

gülerek telefonu cebime attım ve chifuyu'nun yanına attım kendimi.

"ben olmasam işin yaş." dedim. o sırada o da kafasını kaldırmadan sadece "ne?" demişti. ne yaptığını görmek amacıyla ona iyice yaklaştım ve telefonunu daha rahat görmeye başladım. cidden kazutora'yı akşam gelmesi için tehdit ediyordu.

"hajime'ye kazutora'yı da getirmesini söyledim. yani boşuna ellerini yorma." kafasını telefonundan kaldırıp bana baktı ve üstüme çıktı.

"en sevdiğim arkadaşım." beni kollarıyla sımsıkı sarmıştı bir yandan da bağırıyordu. şapşal işte ne olacak?

"benden başka arkadaşların mı vardı?" onu üstümden zar zor kaldırdığımda yalandan trip atma moduma girmiştim.

"şey keisuke var işte..."

"baji keisuke?" dediğimde usulca kafasını salladı. harbiden bunlar arkadaş olmuştu değil mi?

"sen hâlâ bana nasıl arkadaş olduğunuzu açıklamadın, en son flört gibiydiniz sanki." dedim doğrulurken. üstüme çıktığından otomatik olarak koltuğa serilmiştim.

"biz bir akşam bununla yemeğe çıkmıştık ya, o sırada aslında ben ona asıl duygularımdan bahsettim zaten o da beni sevmiyormuş, hani arkadaşça yaklaşıyormuş bana. yani biz böylece arkadaş olduk ve kızma ama senden sonraki en sevdiğim arkadaşım, bak sakın üzülme, kimse senin yerini alamaz." dudaklarını büzdü. ben de kahkaha attım.

"salak şakadan trip atmıştım, istediğin herkesle arkadaş olabilirsin buna karışacak biri değilim." dedim. o da yanında bulunan kedili yastığı bana fırlattı.

"şaka maka cidden trip attın sandım lan, bir daha öyle bakma yüzüme." dedi ve koltuğa uzandı. ayaklarını da bacaklarımın üstüne uzatmıştı. ses çıkarmadım ve elime telefonumu aldım.

internette ev fiyatlarına bakmaya başladım. eğer aynı yerleri kazanırsak chifuyu ile bir eve çıkmayı planlıyorduk en başından beri. aynı yere kazandığımıza göre evlere bakma zamanı gelmişti.

ben evlere bakarken hajime'den bildirim geldi.

hajime: bir saniye ya
ben neden gelmeyi kabul ettim ki bir an?

mesajıyla gülümsedim.

seishu: kendine sormaya ne dersin?

hajime: sordum ve bir yanıt alamadım.
sonra düşündüm ki
belki bu güzel bey bana bir cevap bulur.

koca bir aptaldı.

seishu: yanlış düşünmüşsün

hajime: tüh
o zaman akşam gelemiyorum.

yüzümü buruşturdum.

seishu: aptal
ne istediğini söyle

hajime: açık değil mi?

the hills, kokonuiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin