Önündeki çıplak bedene yaklaştı genç adam, elini kaldırıp genç kızın çıplak kalçasını tutup kendine bastırınca, genç kız inlememek için kendini zor tuttu.
"Bana itaat et Hare, şimdi önümde diz çök ve kemerimi aç."
.
Not; Kurgu +18 ve olumsuz davran...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kaşlarım sonuna kadar çatılırken Çağanı göğsünden ittim ama onun uyguladığı gücün yanında benimki devede kulak kalırdı.
"Ne saçmalıyorsun sen! Çabuk çek ellerini üzerimden!" Yüzünde kışkırtıcı bir gülümseme belirdi
"Neden," derken son düğmemi acacakken elimi elinin üzerine koydum.
"Hadi ama Hare, bana bırak kendini bende sana kaslarımın yağ olmadığını göstereyim." Kendimi sakin olmaya zorlarken yalandan tebessüm edip elimin altindaki alını bir hareketle ısırınca Çağan acıyla geri çekilip bana kızgınlıkla baktı
"Hayvan mısın kızım sen! Etimi kopardın!" Düğmelerimi tek tek kapatırken,
"Asıl hayvan olan sensin dağ ayısı! Sana bana dokunma dedim." Diye tısıladım ve odayı terk ettim. Kaldığım misafir odasına girecekken kapı kolunun çıktığını hatırladım. Yerdeki kolu alıp kapıya taktım. Uzun uğraşlar sonucunda açıp kendimi odaya attım sonra da üst üste kilitleyip kendimi yalnızlığımla başbaşa bıraktım.
.
Saatler sonra kapım tıklatıldı.
"Evet?" Diye seslendim uzandığım yerde
"Deniz geldi, aşağıda herkes seni bekliyor." Liya nın ince sesi kulaklarımı doldururken doğrulup ayağa kalktım ve kapıyı açtım. Liya yüzüme bakıp soru sorarcasına baktı
"Senin neyin var?"
"Anlamadım?" diye sordum
"Canın sıkkın gibi duruyor." Omuz silktim
"Nasıl olmasın ki. Şu uğraştığımız şeylere bak." Kendime daha fazla acımayı kesmem gerekiyordu. Başımı sağa sola salladım
"Neyse, inelim aşağıya da bitsin artık." Liya elini koluma destek verircesine koyunca irkildim. Tüylerim diken diken olmuştu.
"Kasma kendini bence herşey tereyağından kıl çeker gibi halledeceğiz." Onun bunca iyiliğinin karşısında gülümsemeye çalışıp kolumu elinden çekmemeye çalıştım.
"Umarım." Diye fısıldadım. Liya bana bazı insanların daha doğrusu binde bir belkide milyonda bir insanın çıkarı olmadan yardım edeceğini göstermişti. Bu işte eğer bir çıkarı yoksa kesinlikle onun mükemmel bir insan olduğunu düşünecektim.
Beraber aşağıya indiğimizde salona geçtik. Anıl, Çağan ve Deniz denilen kız koltuklarda oturmuş konuşuyorlardı. Denizin arkası dönük olduğu için yüzünü goremesem de saçlarının uzunluğu ve rengi aynı benimki gibiydi. Bizi fark edince hepsinin gözleri bize döndü. Deniz ayağa kalkıp benimle yüzyüze gelince kaşlarım çatıldı. Bu kız gerçekten bana benziyordu. Göz rengi hariç ben mişim gibiydi. Bana doğru adımlayıp yüz yüze gelince elini kaldırdı
