[alâ]
Okulun kampüsünde oturmuş, Arda ile kendi hâlimizde sohbet ediyorduk. Daha doğrusu o benim dizlerime uzanmış bir şekilde yatıyor ve ben de onun saçlarını okşarken ona bir şeyler anlatıyordum. O da beni dinliyordu.
Yanımızda Buket ile Elif de vardı ama onlar bizim aksimize telefonlarıyla ilgileniyordu. Açıkçası yanımda Arda varken onların neyle uğraştığı da pek umrumda değildi.
"Sizinkiler derste mi sevgilim? Bugün onları hiç görmedim."
Arda benim konuşmamla birlikte derin bir nefes aldığında gülümsemeden edemedim. Hâlâ daha ona karşı söylediğim en ufak sahiplenici ifadelerde heyecanlanıyor, kısa bir an donup kalıyordu.
"Öylelerdir herhalde, konuşmadık."
Bir şey söylemeden saçlarının arasındaki parmaklarımı çektim ve yanağını sıkıp birazcık da yüzünü mıncırmakla uğraştım. İnsanın Arda gibi bir sevgilisi olunca dakikalarca durmaksızın sevip mıncıklayası geliyordu canım.
"Senin bu yanaklarını ısıracağım ben."
O sıktığım yanaklarından dolayı konuşamazken uzanıp hızla yanağına dudaklarımı değdirdim. Ardından Arda'nın yanağında çıkan ruj izimle memnun bir şekilde geri çekildim. Silme gereği duymamıştım çünkü çok yakışmıştı.
"Alâ, ne bu cıvık cıvık hareketler kızım? Okuldayız, az düzgün durun."
Ben tamamen Arda'yı izlemeye dalmışken birkaç adım ötemizden gelen Samet'in sesiyle kaşlarımı çattım. Arda da onu görür görmez rahatsızca uzandığı yerden doğrulmuştu.
Bu ikili arasındaki soğukluk dikkatimden kaçmıyor değildi. Samet beni Arda ile paylaşmak istemiyor, Arda da arkadaşım olduğu için pek fazla karışmak istemiyordu ona. Lakin yine de Samet'i sevmediğini bariz bir şekilde belli ediyordu.
"Şu an koruyucu erkek kanka havaları kestiğin kısımdayız sanırım Sametciğim."
Onun kendi kendisine ağzında bir şeyler gevelediğini gördüm fakat ne söylediğini anlayamamıştım.
"Şu herifle her bulduğunuz yerde dip dibesiniz zaten. Bari insanların gözüne sokmayın."
Ofladım.
"İnsanları ne zaman önemsiyordum da şimdi de ne düşündüklerini önemseyeceğim Samet? Sanki öpüşüyoruz yani, alt tarafı sevgilimle sohbet ediyoruz. Ayrıca istersek öpüşürüz de. Kime ne canım?"
Bakışlarım söylediklerimden sonra Arda'nın tepkisini görmek amacıyla onu bulduğunda yüzündeki şaşkın ifadeye gülmemek için zor tuttum kendimi.
Yanağındaki pembe lip gloss'umun iziyle ve aralanan dudaklarıyla o kadar öpülesi duruyordu ki Arda'yı öpüşebilme ihtimalimize bir an önce ikna etmem gerektiğinin farkında vardım. Hoş, o bu denli utangaçken bunu nasıl başaracağım konusunda en ufak bir fikrim dahi yoktu.
Malum, söylediğim güzel kelimelerle bile şapşal bir hâle gelirken öpüşsek sanırım 1 hafta etkisinden çıkamazdı.
"Uzatma Alâ. Ben uyarımı yaptım. Siz de aynı ortamdayken hareketlerinize dikkat edin."
Samet'in gereksiz sahiplenici tavırlarına gözlerimi devirerek karşılık verdim. Arda'nın da ondan rahatsız olduğunu fark ettiğimde oturduğum yerden ayaklandım ve Arda'ya da kalkması için başımla işaret verdim.
"Benim dersim bitti. Arda beni evime bırakır. Sonra görüşürüz."
Onlara üstünkörü bir veda ettikten sonra Arda'nın koluna girerek okulun çıkışına doğru adımladım. Bir yandan da ona az önceki saçma dakikaları unutturmak maksadıyla alakasız çocukluk anılarımı anlatıyordum.
Arda flört olduğumuz zamanı saymazsak hayatıma gireli neredeyse 10 gün olmuştu ve ben şu yaşıma kadar yaşadığım her şeyi, tam anlamıyla her şeyi, ona anlatma isteğiyle yanıp tutuşuyordum. O yüzden daha birbirimizle paylaşmamız gereken çok fazla anı vardı...
—
bu bölüm birazcık alâ'nın çevresini tanıyalım dedim
sebepsiz şu an samet'e ısınamadım ama ilerde ne olur bilemem🙃
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kafamda bir sürü sen
Chick-Lit[texting] alâ: merak etme ben sana nasıl bana layık bir sevgili olabileceğini öğreticem bebeğim😚 arda: bwbeğim mü alâ: hee alâ: bwbeğim alâ: diyemez miyim? arda: diyebilirsin tabii arda: dersin yani arda: her zaman de arda: hatta istediğini de ban...