arda: ne konuştunuz onunla Alâ?
arda: seni almaya geldiğimde de bir şey söylemedin
arda: üzerine gelmeyeyim diyorum ama endişelenmeden edemiyorum
arda: bana anlatacak mısın artık? (23.46)
alâ: Arda (23.48)
alâ: o an olayın şokuyla sana açıklayamadım
alâ: bunu söylersem sakin kalamazsın ama
alâ: yine de sakin olmaya çalış olur mu?
arda çevrimiçi
yazıyor...
arda: neler oluyor?
arda: korkmaya başlıyorum artık
arda: zarar mı verdi o sikik herif sana?
arda: ne yaptı anlat bana sevgilim
alâ yazıyor...
çevrimiçi
yazıyor...
alâ: bwni mpmwye çslıltı
arda: ?
alâ: snirlerim bozukdu
alâ: ağlsmamı surdutsmıyorum şu ab
arda: sakin ol bebeğim
arda: seni arayacağım
arda: konuşacağız tamam mı?
arda: ağlama lütfen
arda: gözyaşı dökmen hiç hoşuma gitmiyor
arda çevrimdışı
arda bebeğim🤍 arıyor...
—
Aramayı yanıtlayıp telefonu kulağıma götürdüğümde burnumu çekme hissiyatı ile derince nefes aldım. O esnada da telefonun diğer ucundan Arda'nın endişeli sesi ilişmişti kulağıma.
"Alâ?"
Onu daha fazla korkutmamak için dudaklarımı araladım ve o anlar zihnime doluşurken zorlukla konuştum.
"B-beni öp-öpmeye... çalış-tı."
En nihayetinde söyleyebildiğim şeylerden sonra bir süre ondan hiçbir tepki alamadım. Sadece hızlanan soluk alış veriş seslerini duyuyordum. O da sinirlendiğinden dolayı olsa gerekti.
Ağlamamı kontrol altına alabileceğim bir süre kadar ne Arda konuştu ne de ben. Sanki bir şey söylerse kalbimi kıracakmış da o yüzden konuşmuyor gibiydi. Ya da olanları sindirmek içindi bu sessizliği. Bense onun aksine vereceği tepkiyi öğrenmek için susuyordum.
Sessiz geçen yaklaşık olarak beş dakikanın sonunda dayanamayıp "Arda," diye seslendim. Ardından kendimi açıklama ihtiyacıyla aklımdaki şeyleri bir bir dile getirdim.
"Yemin ederim ben karşılık bile vermedim. Saniyeler içersinde ne yaptığını fark eder etmez onu itip tokadı bastım. İçinde kötü bir his olduğunu söylediğinde keşke o an sana her şeyin yolunda gideceğini söylemek yerine iptal etseydim bu saçma buluşmayı. Çok özür dilerim, sevgilim. Seni dinlemeliydim..."
Art arda sıraladığım cümleler olanları değiştiremeyecek olsa da bir umutla söylüyordum işte.
Onun sıkıntılı bir nefes aldığını işittiğimde çok geçmeden "Alâ..." diye ismimi seslenmesine şahit oldum. "Sana inanıyorum, güzelim. Daha fazla o şerefsiz yüzünden gözyaşı dökme."
"Elimde değil. Korkuyorum."
Anında cevap verdi bana.
"Ona bir şey yapmamdan mı?"
Göremeyeceğini bilsem de hızlıca kafamı iki yana salladım ve "Benden ayrılmandan," diye neredeyse fısıltı şeklinde konuştum. Yüksek sesle dile getirirsem gerçekleşmesinden korkuyordum.
"Seni bu denli saçma bir nedenden dolayı bırakmam Alâ. Sil bu düşünceyi aklından."
"Ben istemedim. Gerçekten onun böyle bir şeye yelteneceğini düşünebilsem o bana yaklaştığı anda iterdim. O anı düşündükçe iğreniyorum kendimden! Hatta eve gelince dudaklarımı defalarca sabunlarla yıkadım. Şu an bu yüzden dudaklarım sızlıyor..."
"Onun kirlettiği dudaklarını kendi dudaklarımla temizleyeceğim bebeğim. Onlara daha fazla zarar vermeni istemiyorum."
Sözleri anında kalbimin atış hızını şaha kaldırmıştı. Öyle ki bir an kalbimin duracağını sandım.
Beni bugün içten bir şekilde gülümseten ve mutlu eden tek şey onun bu sözleriydi. Beni kendine daha fazla aşık edemez dediğim her an Arda sanki bunun aksini kanıtlamak istiyormuş gibiydi.
Ve ben bu çocuğa her geçen gün daha fazla kapılmama engel olamıyordum...
—
kesin değil ama finale son 4-5 falan kaldı, o yüzden finalden önce bu ikiliye dair yazmamı istediğiniz sahneler varsa belirtebilirsiniz ben de elimden geldiğince yazmaya çalışırım aşklarım😚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kafamda bir sürü sen
ChickLit[texting] alâ: merak etme ben sana nasıl bana layık bir sevgili olabileceğini öğreticem bebeğim😚 arda: bwbeğim mü alâ: hee alâ: bwbeğim alâ: diyemez miyim? arda: diyebilirsin tabii arda: dersin yani arda: her zaman de arda: hatta istediğini de ban...