-4-

508 55 30
                                    

Sabah okul da yaşananlardan sonra çıkış hiç gelmeyecek sanmıştım.

Evet,şimdi boktan bir buluşmaya gideceğim.

Şuanda Seungmin'i benimle gelmesi için ikna etmeye çalışıyorum.

"Seungmin lütfen~"

"Ya aptal mısın banane sizin buluşmanızdan."

"O zaman istemiyorum buluşmak.İptal et buluşmayı."

Seungmin benim arkamı döndürerek sürükledi.

"Sen buluşmana git ve akşam beni arayıp olanları anlat.Bende kendi ekmeğime gidiyorum Jeongin'i tavlamam gereken konular var."

"Tebrikler,bir ay trip kazandınız Kim Seungmin."

"Eğer biraz daha beni tutarsan Jeongin'dende bir ay trip kazanacağım."

"Seninle öyle dalga geçeceğim ki!hani sevmiyordun çocuğu?bencilsin!"

Seungmin bana döndüğüm da dudak büzerek gülümsemişti.

"Tamam ya,defol git."

Seungmin bunu dememi bekliyormuşcasına güldü.

"Satıcısınız Kim Seungmin!"

Bana eliyle öpücük atarak arkasını dönerek koşmaya başladı.

O gidince yalnız kalmıştım çünkü ister istemez gergin hissediyorum.

En başında red etmeliydim.

Yavaş adımlarla sahilde ki kafeye gitmeye başlamıştım.

Bir anda duraksamıştım.

Hastayım diyip gitmesem?

Ah,bu biraz saçma bir bahane.

Gidip konuşup basit bir şekilde red etsem?

Evet bu daha mantıklı.

Yavaş adımlarımı hızlandırmaya başlamıştım.Elimde olsa hiç gitmek istemezdim fakat elimde olan bir şey değil.

Yolun sonucunda adımlarım en sonunda kafeyi bulmuştu.

Ne kadar istemesem de bir kere ağzımdan çıkmıştı.

İnsan gibi red edecektim.

Bunu onun kalbini kırmadan yapmalıydım.

Neden en başta şans vermeyi kabul ettim ki?tam bir aptalım.

Kafeye girince garson olduğunu düşündüğüm adam yanıma gelmişti.

"Lee Felix?öyle değil mi?"

Başımla onayladım.

"Evet."

Cam kenarında duran iki kişilik masayı işaret etti.

"Buyrun."

Saygı manasın da eğilip teşekkür ettim.Ceketimi sandalyeye asarak sandalyeye oturdum.

Bu kadar hazırlık yapmışmıydı cidden?

Garson tekrar yanıma geldi.

"Bir şey ister misiniz?"

"Bir su,lütfen."

Garson başıyla onaylayıp gülümsedi.

Kısa sürede suyu getirince gülümsedim.

"Teşekkürler."

Bir süre tek başımaydım.

Arkamdan gelen adım sesleriyle Haemin'in geldiğini anlamıştım.

En azından ben öyle sanıyordum...

Evet şimdi ciddi bir konuşma yapacağım hazır olmalıyım.

Ayağa kalkarak arkamı döndüm.Gördüğüm bedenle kaşlarımı çattım.

"Dalga mı geçiyorsun benimle?Ne işin var burada?"

"Yemek yiyeceğim."

"Bu kafede mi?"

"Evet."

Önümde ki sandalyeyi çekerek oturdu.

"Benle dalga mı geçiyorsun?"

"Haemin beni gönderdi.Bilmiyor musun?o şuan sinemada aşk dolu şeyler izliyor olmalı."

"Bu...Bu doğru değil!"

"Öyleyse neden Haemin yerine ben geldim?"

Tüm bunları o hazırlamış olmalı...

Haemin'in buraya gelmesini bilerek engelledi.

Ceketimi alıp oradan cıkmak için hızlıca ilerledim.Kafeden çıkmama rağmen Hyunjin arkamdan geliyordu.

En sonunda beni kolumdan tutarak durdurmuştu.

"Nereye gidiyorsun?"

Nefes nefese kalmış bir şekilde sormuştu.

"Bırak."

"Bir kez olsun dinle beni!"

"Cidden oturup seninle hiç bir şey olmamış gibi yemek yiyeceğimimi düşünüyorsun?"

"Lütfen konuşalım.Eğer hiç konuşmazsak ikimizde istemediğimiz sonuçlara varacağız.Haemin'i sevmediğini biliyorum!"

"Tanrı aşkına,git başımdan!"

"Ayrıldığımızdan beri açıklamama izin vermedin.Lütfen beni bir kez olsun dinle."

Sinirlenmeye başlamıştım.

"Gidiyorum ben."

"Felix lütfen."

Bu sefer elini kolumdan çekip ellerini ellerimle birleştirdi.

"Lütfen bir kez dinle."

Sesimi yükseltmeye başlamıştım.

"NE DİNLEMEMİ İSTİYORSUN?BENİ BİR İDDİA İÇİN NASIL KULLANDIĞINI MI?BENİ AYLARCA NASIL KANDIRDIĞINI MI?SENDEN SONRA KOLAY BİR ŞEKİLDE Mİ TOPARLADIM SANIYORSUN?HÂLÂ SENİ GÖRÜNCE ACI ÇEKİYORUM!SENİN YÜZÜNDEN AYRILMAMIZA RAĞMEN ACI ÇEKEN TARAF BEN OLUYORUM.SENİN İÇİN AĞLAYAN BEN OLUYORUM!"

Ellerimi Hyunjin'den sert bir şekilde çekip onu ittim.

"Bir daha karşıma çıkma Hwang Hyunjin."

Arkama dönerek kafeden hızlıca çıktım.

Merkezde ki sinemaya doğru gidiyordum.Bunu yapmaliydik.

Hyunjin'in arkamdan koşarak geldiğini hissedebiliyordum.

Ama onun aksine ben daha hızlıydım.

Ne kadar yorulsam da sonuç olarak sinemaya varmıştım içeri girerek gözüm Haemin'i aradı.

En sonunda onu bulduğumda yanına gittim.

"Hey nerede kaldın?film çoktan bi-"

"Çık benimle."

Ani söylediğim şeyle şaşırmıştı.

Hyunjin'de bunu duymuştu muhtemelen.

"Ne?"

"Benimle çıkmak istemiyor muydun?"

"Ş-şey evet ama-"

"Evet mi?hayır mı?Bana bir cevap ver Haemin."

"Evet."

Ne yaptığımı bilmiyordum.Cidden sinirden aklımı kaybetmiştim.Umarım doğru olanı yapıyorumdur.

Arkama döndüğümde Hyunjin bize bakıyordu.

Dediğim gibi,benim için ağlayacaksın Hwang Hyunjin.

•••

Her yazdığım bölümden sonra 'ne yazdım ben?' diyorum.Bölümde olan şeyler ileri ki bölümlerde bağlaşacak.Neyse hoşçakalın...

Oy verip yorum yaparsanız sevinirim♡

cry for me •hyunlix•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin