MY VAMPIRE SLAVE -G!P- JENLISA

(m)ON İKİNCİ BÖLÜM

Sınır 75 oy 150 yorum. Her iki sınıra da ulaşmadan yeni bölüm yok.

O zaman Let's go let's gooooooo. 😸

LISA

Rose'yle merdivenlerden çıkıp bana verilmiş olan odaya girdiğimde öfkeden her yeri yumruklamaya başlamıştım. Bana nasıl böyle davranır? Özellikle o Taylor denen yaşlı vampirin yanında!

Rose beni durdurmak için arkamdan sarılıp "sakin ol Lisa. Böyle yaparak hiçbir şeyi çözemezsin." Rose'yi iterek kollarının arasından kurtulmuştum. Şaşkınca bana bakıp kırışan kıyafetini düzeltti.

Öfkeden gözüm dönmüş gibiydi. Rose'nin Rose olduğunu unutup üzerine yürüdüğüm sırada "Lisa dur! Mantıklı düşünemiyorsun şu anda."
Sırtı duvara gelene kadar üzerine yürümüştüm. Gözlerim karıncalanırken dişlerim kaşınıyordu. Onu istiyordum.

Dişlerimi gösterip boynuna batıracağım sırada Rose gitmiş yerine Jennie'nin suratı gelmişti. Kafa karışıklığıyla başımı iki yana salladım. Rose'den uzaklaşmaya başladığımda "Lisa iyi misin sen? Garip davranıyorsun."

Yatağımın üzerine oturup camdan dışarı bakmaya başlamıştım.
"Bilmiyorum Rose. Neyim var bilmiyorum."

Yanıma oturup kolumu okşamaya başlamıştı.
"Okula dönsen belki kafan dağılırdı. Hem yakında dönmen gerekecek kardeşin herkese seni soruyor."

Kolumu ondan kurtarıp "üvey kardeşim Rose. Beni günahı kadar sevmez neden beni arıyor ki?"

Rose rahat bir pozisyon alıp yatakta gerinirken "okulda sizin ilişkiniz olduğu dedikoduları dönüyordu. Bu doğru mu Lisa?"

Tanrım!
Rose'yi yataktan sertçe kaldırıp kendimi attım. Uzanıp "bunun doğru olmadığını biliyorsun Rose. Ve sanırım haklısın yakında ortaya çıkmam gerekecek. Büyükanne benim için çok endişelenmiş olmalı."

Beni düşünen tek kişi Büyükanneydi. Evlatlık olduğumu çok uzun zaman önce öğrenmiştim. Zaten tahmin etmek zor değildi. Kolay bir hayatım olmadı. Yemeğin en kötü tarafı benim olmuştu. En kötü kıyafetler, en büyük cezalar benimdi.

Aşağıda neler olduğunu duymaya çalıştığımda hiçbir şey duyamamıştım. Ya çok sessiz konuşuyorlardı ya da haber dahi vermeden evden ayrılmışlardı.

Düşüncelerimi bölen şey Rose'nin müzik açması ve dans etmeye başlamasıydı. Eskiden Rose'ye aşıktım. Onun tek bir hareketi bile zihnimde yüzlerce kez dönerdi. Ama artık ona karşı bir şey hissetmiyordum. Onunla hala görüşmemin nedeni yalnız olmamdı. Bu yeni duruma yani vampirliğe alışmamda büyük faydası olmuştu.

Yanıma doğru dans ederek geldiğinde ellerimden tutarak beni dansa kaldırmaya çalıştı. Olmaz dememe rağmen vazgeçmeyince kalktım. Gülümserken gözlerimin içine bakıyor hareketlerimi yönlendirmeye çalışıyordu.

Dansta oldukça beceriksizdim. Benim beceriksizliğime ikimiz de gülerken odamın kapısı hızla açılmıştı. Jennie Rose'ye öldürücü bakışlar atarken "kapatın şu müziği!"

Rose gözlerini devirerek benden ayrılıp müziği kapatmıştı. Yakalanmışlık hissiyle ellerimi nereye koyacağımı bilemezken "J-Jennie. Biz şey... sadece."

Rose araya girerek "dans ediyorduk. Kendi irademizle dans ettik. Öyle değil mi Lisa?"
Jennie ve Rose arasında yeni bir kavga çıkmasını istemiyordum. Ortamı yatıştırmak için bir şeyler söylemek üzereyken Jennie bana dönerek "ne yaptığınız umrumda değil. Lisa yarın okula dönüyorsun. Sarışın sen de Lisa'ya okulda bakıcılık yapacaksın. Bir sorun çıkarsa sorumlu olarak seni görürüm ve..."
dişlerini göstererek "ölürsün. Anlaşıldı mı?"