You made it shine...-----------------------------------------------------------
Genç bir öğrenci olan Sugawara Koushi, okuldan çıktı ve kimseyi beklemeden hızla eve gitmeye başladı.
Bugün babası onu defalarca ve defalarca aramıştı, ama o bunu sonradan görmüştü. Gergindi ve biraz korkuyordu. Lise son sınıf olmasına rağmen pek özgür sayılmazdı.
Düşünceli hâliyle yürürken birilerinin omuzlarını kavramasıyla durdu ve endişeyle kafasını kaldırdı. Âşık olduğu gözleri görünce sakinleşti.
"Sugawara, neden bizi beklemedin?" dedi sevdiği.
"Şey, babam aramıştı, işi varmış, kardeşime bakacağım. Çıkmak için beni bekliyor."
Yalan.
"Oh.. Anladım. Eşlik etmemi ister misin?" dedi Daichi.
"Y-yok... Gerek yok, zaten hemen eve geçeceğim."
"Tamamdır, sen bilirsin. Dikkat et, tamam mı?" Sugawara yapmacık bir gülümseme takınıp başıyla onayladı. Alışmıştı bu yapmacık gülümsemelere. Daichi'ye el salladı ve eve hızlı adımlarla gitmeye başladı.
Eve vardığında kapıyı anahtarıyla açtı. Hızla odasına gitmek için ilerledi. Günü yorucu geçecekti.
(...)
Daichi'yi gözlüyoruz
Eve her gün telaşla giden Sugawara'ya arkasından baktı kuzgun oğlan. Ne âlakaysa bu aralar babasını çok çağırıyorlardı. Ama o yalan söylemezdi, Ona kimseye inanmadığı kadar inanıyordu.
Sadece o çok telaşlıydı, bu da kuzgun oğlanın biraz tedirgin hissetmesine neden oluyordu.
Derin bir nefes alıp-verdi ve takım arkadaşlarına katıldı. Onu düşünceli gören Asahi omuzunu tuttu.
"İyi misin kaptan?"
Kuzgun oğlan otomatik olarak gülümseyerek arkadaşına döndü.
"İyiyim Asahi."
"Bana pek öyle gelmiyor, son bir kaç gündür önünü göremeyecek kadar düşüncelisin." dedi Asahi. Daichi arkadaşına söylemeye karar verdi. Nasıl olsa yardımcı olabilirdi, hem de Daichi içini dökmüş olurdu.
"Sugawara için tedirginim aslında. Bu aralar hep telaşlı şekilde eve gidiyor, iyi mi emin değilim." dedi Kuzgun oğlan.
"Oh, ben de biraz endişeliyim aslında, önceden bizimle giderdi. Şimdi vakit kaybetmiyor, hemen çıkıp gidiyor. Ve yüzü eskisi gibi gülmüyor sanki. Yoksa bana mı öyle geliyor?.."
Olamaz.. Dedi kuzgun oğlan içinden. O hâlâ aynı gülümsüyor olmalı.. O bize yalan söylemez değil mi?.. Özellikle bana?..
"Bilmiyorum Asahi.. Sugawara'nın şu anki ailesi hakkında pek bilgim yok. Küçükken annesiyle burada kalıyordu, sonra ortaokula geçtiğimizde annesi Gwanggjum'a çalışmaya gitmişti. Babası da kardeşi ve ona bakmak için Tokyo'dan gelmişti. Babasını hiç görmedim zaten, babası geldikten sonra beni hiç çağırmadı. Ben de bir bildiği vardır diye sorgulamadım."
"Hmm.. Bence bir sorun olsa söylerdi, hm? Kendini bu kadar germe. Eminim bir şey olursa bize söyler."
Başıyla onayladı kuzgun çocuk. Hayır. Sugawara'da bir şey var.. Ama söyleyemiyor.
Eve gittikten sonra duş aldı ve biraz ders çalıştı. Son senesiydi ve notlarını yukarıda tutmaya çalışıyordu. İki saat dersin sonunda kalktı ve kendine çay yapıp balkona çıktı. Çayını yudumlarken Sugawara'yı düşünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy Issues - Daisuga
Fanfiction"Koushi!" diyerek Sugawara'ya yaklaştı Daichi. Sugawara izlerle dolu vücudunu elindeki tişörtle örtbas etmeye çalışıyordu. "D-dışarı çık hemen!" "Sana yardım etmeme izin ver.. Baba sorunların olduğunu biliyorum.." (...) Daisuga Ficidir. Bolca The Ne...