-4-

902 56 13
                                    

-Five'ın odasına giderken içimde bir korku vardı, beni öldürebilirdi bence. Ama sarhoş olan Olivia ile baş etmek çok zor. O yüzden Five'a götürüyorum zaten.

Klaus: Fiveeee!

Five: Ne var!?

Klaus: Sana bişey göstericem.

Five: Klaus git başımdan.

Klaus: Ta-daaaa

Five: Olivia?

Olivia: Ne?

Five: Klaus naptın ona?

Klaus: İçki içelim mi dedim, kabul etti.

Five: Bana neden getirdin?

Klaus: Çünkü çok işim var ve evde tek uyumayan kişi sensin.

Olivia: Ben kendi başımın çaresine bakarım.

Five: Sarhoş gibi durmuyor.

Olivia: Kes sesini be.

Klaus: 2 şişe bitirdi.

Five: Peki, ama bu sana yaptığım son iyilik.

Klaus: Tamamm.

-Five'ın Anlatımı-

-Neden bana getirdiğini sorguluyordum, ve neden içtiğini. Aklıma soru sormak geldi.

Five: Olivia.

Olivia: Ne?

Five: Neden içtin?

Olivia: Sana neden söyleyeyim ki?

Five: Senin abinim.

Olivia: Eski sevgilim yarım saat önce bana yazdı, ama o beni aldatmıştı ve şimdide affetmemi istiyor.

Five: Hmm, affedecek misin?

Olivia: Ordan bakınca gerizekalıyamı benziyorum?

Five: Evet?

Olivia: Of ben gidiyorum.

Five: Kahve yapıcam, onu içtikten sonra cehennemin dibine bile gidebilirsin.

Olivia: Zehir koyma sakın.

Five: Tamam koymam.

************

Five: Al, iç şu kahveyi.

Olivia: Of kahve sevmem ki.

Five: İç artık şunu!

-Bağırmamdan korktu galiba, hemen içti kahveyi. İçtikten sonra gitmeye çalıştı ama sürekli biryere çarpıp duruyordu. Mecbur götürmek zorunda kalmıştım.

Five: Ya Olivia yürüsene!

Olivia: Bana bağırma yakarım seni!

Five: Off!

Olivia: Ya indir beni!

Five: Sus artık.

-Olivia'yı odasına bırakıp kendi odama gittim ve hemen uyudum, cidden bu kız beni çok yordu.

*Sabah*

-Kalkar kalkmaz saate bakmıştım, ve kahvaltıyı kaçırmıştım. Süper. Aşağı ışınlandım ve etrafa bakınmaya başladım.

Olivia: Ne bakıyorsun?

Five: Kahvaltıda olmanız gerekmiyor mu?

Olivia: Sevgili babamızın 4 hafta işi varmış.

Klaus: Süper bir haber değil mi?!

Luther: Boş bir sebepten ötürü akademiyi bırakmaz.

Klaus: Kes sesini.

Five: Luther doğru söylüyor, bir sebebi olmalı.

Olivia: Önemli bir toplantı olduğunu söyledi.

Allison: Artık görevlere gitmeyeceğiz yani?

Olivia: Hayır gidicez, hatta yarım saat sonra bir müzeye gidicez.

Luther: Bunları nerden biliyorsun?

Olivia: Babamla konuştum.

Diego: Kıskandın mı koca oğlan?

Luther: Kapa çeneni.

Vanya: Hazırlanmalıyız.

Olivia: Evet.

Five: Görevi biraz daha açıklar mısın Olivia?

Olivia: Müzede yarım saat sonra bir soygun gerçekleşecek, ve muhtemelen bazı insanlar rehine olarak kullanılacak. Bizim amacımız hem rehineleri hemde soygunu durdurmak.

Allison: Kolay.

Olivia: Çocuklar bişey söylemem lazım.

Luther: Evet?

Olivia: Bizim aramıza 1 kişi daha katılacak.

Diego: Ne!

Olivia: Neden bu kadar şaşırdın? Neyse çağırıyorum. Lila!

Lila: Selam.

Olivia: Tanışma işini sonra halledin, göreve gitmemiz lazım. Bu arada bende Lila gibi güçleri kopyalayabiliyorum.

-Dedi ve ışınlandı, şaşırmıştım. Ama buna vaktim yoktu. Hemen hazırlanmaya gittim.

-Olivia'nın Anlatımı-

Olivia: Lila, kardeşlerimle iyi anlaşmanı istiyorum.

Lila: Denerim.

Olivia: Tamam, ben hazırım.

Lila: Bende, aşağı inelim.

-Aşağı ışınlanmıştık ve herkes oradaydı. Five bizi müzeye götürdü ve müze kapısını açtığım an gözlerim sonuna kadar açıldı...

----------------------------

Oy sınırı 5

💗






𝐁𝐥𝐨𝐨𝐝𝐲𝐅𝐢𝐫𝐞/𝐓𝐡𝐞 𝐔𝐦𝐛𝐫𝐞𝐥𝐥𝐚 𝐀𝐜𝐚𝐝𝐞𝐦𝐲Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin