Reginald: Bunu yapması çok kolaydı, zorlardan başlamalısın Numara 8.
Five: Onu çok zorlarsak yarınki göreve gelemez.
Olivia: Yorulana kadar devam edeceğim.
Lila: Peki, şimdi hangi gücü denemek istersin?
Olivia: Element kontrolü.
Five: Çok zorlanırsın.
Olivia: Telekinezi?
Lila: Bu olabilir.
Olivia: Telekineziyi azda olsa hatırlıyorum, ben telekineziyi denerken sizde kendi güçlerinize çalışın.
Lila: Tamam, Five sen Olivia'nın yanında dur.
Five: Tamam.
-Five hariç diğerleri dağıldı ve güçlerini çalışmaya başladılar, Vanya'nın gücüne hayran kalmıştım.
Five: Ne zaman söyleyeceksin abine?
-Five soru sorduğunda taşı havaya kaldırmış, etrafımda döndürüyordum. Ama dikkatim dağıldı ve taş yere düştü.
Olivia: Neyi?
Five: Sevgili olduğumuzu.
Olivia: Sevgili değiliz ki?
Five: Öpüştük Olivia.
Olivia: Biliyorum fakat hala teklif etmedin, o yüzden şuan sevgilim değilsin.
Five: Hadi ama!
Olivia: Abii-
Five: Tamam tamam, yeterki sus.
-Büyük bir zafer kazanmış gibi sırıtmaya başladım, ama o çok ciddiydi. Az önce yere düşürdüğüm taşı kaldırarak sağ omuzuna fırlattım, daha çok sinirlendi. Bu hali çok komikti.
Reginald: Çalışma bitmiştir!
Olivia: Daha elementlere geçmedim!?
Reginlad: Element kontrolü duygularınla hareket edicek, çalışmaya gerek yok.
-Five ile uzun süre bakıştık, ikimizde ne dedi bu moruk dermiş gibi bakıyorduk. Görevde düşman bana saldırırken "abi dur üzülmem lazım" falanmi diyim ya.
Olivia: Kesinlikle yarın öleceğim!
Five: Olivia! Düzgün konuş!
Olivia: Napabilirim Five, sen söyle.
Five: Eve gidelim ve kahve içelim.
Olivia: Olur.
-Five ile mutfağa doğru yürüdük, yürürken evi inceliyordum. Sonunda mutfağa gelmiştik, Five kahveleri yapmaya başladı.
Olivia: Five.
Five: Evet güzelim?
Olivia: Korkuyorum, yarın ki görevden.
Five: Sen hepimizden daha güçlüsün Olivia, korkmana gerek yok.
Olivia: Anlamıyorsun Five, sanki hergün göreve gidiyorum.
Five: Bende ilk göreve gidişimde çok korkuyordum ama boş yere korkmuştum, hırsızlar bizden korkup kaçıyorlardı.
Olivia: Umarım iyi geçer
Five: Korkma güzelim.
-Kahveleri aldı ve yanıma oturdu.
Olivia: Teşekkür ederim.
Five: Önemli değil :)
-Five ile kahvelerimizi içmeye başladık, neden bilmiyorum ama içimde kötü bir his vardı. Daha yeni kaçırılmıştım ikinci bir şoku kaldıramam diye düşünürken abim yanımıza geldi.
Beny: Ne yapıyorsunuz?
Five: Uyuyoruz.
Beny: Ha-ha ne kadar komik.
Olivia: Birşey mi oldu abi?
Beny: Hayır olmadı abicim, rahatınıza bakın.
Five: Abine birşey olmuş.
Olivia: Evet, fark ettim.
•
•
•-Uyumak için hazırlanıyordum ve içeri Five girdi, neden gelmişti?
Five: Selam.
Olivia: Selam?
Five: Sevgiline sarılmayacak mısın?
Olivia: Hani nerde sevgilim?
-Bunu dememle kendini işaret etti ve bana sarıldı, bende ona sarıldım.
-Five'ın Anlatımı-
-Şuan hayatımın en huzurlu anı olabilirdi, Olivia o kadar güzeldi ki..
Olivia: Tamam yeter bu kadar, hadi iyi geceler.
Five: iyi geceler güzelim.
------------------
☕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐁𝐥𝐨𝐨𝐝𝐲𝐅𝐢𝐫𝐞/𝐓𝐡𝐞 𝐔𝐦𝐛𝐫𝐞𝐥𝐥𝐚 𝐀𝐜𝐚𝐝𝐞𝐦𝐲
Acción"Serçe Akademisinden kısa bir süreliğine ayrıldığını düşünen Olivia, Şemsiye Akademisine gelerek hayatına yeni bir başlangıç yaptı." ✍︎☂︎