-Olivia ölmüş olamazdı, imkanı yoktu. Daha sevgili olamamıştık, öylece ölemezdi.
Beny: Seni küçük velet kardeşimi sen öldürdün! Onun yanında kalsan ne olurdu sanki ha! Söylesene!
Klaus: Hayır ölemez daha onunla bara gidicektik!
Five: Gözümün önünde öldü, ne kadar ağladım haberiniz varmı!?
-Biz kavga ederken Olivia'ya bağlı olan makine ötmeye başladı, hepimiz kapının önüne gittik ve Olivia'yı izlemeye başladık. Grace Reginald'ı çağırdı ve ikisi gizli birşeyler konuştular, Reginald bize bakıp güldü. Salak mı bu adam!?
Grace: O ölmedi.
Five: Bu nasıl olur!?
Reginald: Sizden istediğim yüzüğü aldınız mı?
Luther: Hayır baba-
Five: Olivia! Olivia'nın elindeydi!
Reginald: O yüzüğü tutan kişi ölümsüz oluyordu, fakat Olivia ölümsüz mü bilmiyorum.
Beny: Yaşıyor mu!?
Reginald: Yaşıyor.
-Gözümden bir damla daha yaş aktı ve gülmeye başladım.
Five: Ona ne olacak?
Grace: Gücünü kullandığı için yorulmuş, ve kurşun kalbinin tam altındaydı, komada kalabilir yada bugün uyanabilir. Onun yanında biri kalmalı, kesinlikle uyumayacak biri.
Five: Ben kalabilirim!
Grace: Pekala, hadi gel tatlım.
-Grace ile birlikte Olivia'nın yanına gittik, hâlâ çok güzeldi.
-Olivia'nın Anlatımı-
-Grace bana birşeyler yaptı ve sanırım dışarı çıktı, gözümü açamıyordum ayrıca kıpırdayamıyordum. Grace'in "maalesef kurtaramadım" lafını duyunca öldüğümü düşündüm. Five ve Klaus'un ağladıklarını duydum, bu çok kötü bir histi. Bilinçsiz bir şekilde ağlamaya başladım ama yanımdaki makine anında ötmeye başladı, yanıma Grace ve Reginald geldi.
Reginald: Yaşıyor mu?
Grace: Evet yaşıyor.
Reginald: Bu nasıl olur?
Grace: Yüzüğü takmış olmalı.
-Daha fazla uyanık durmadım ve gözüm kapandı.
~~~~~~~
-Yavaş yavaş gözlerim açılmaya başlamıştı, bulanık görüyordum fakat yanımda duran kişinin kim olduğunu anlamıştım.
Five: Olivia! Beni duyuyor musun!
-Tuttuğu elimi sıkılaştırdım ve gülmeye çalıştım.
Five: Pekala, ben hemen geliyorum!
-Dedi ve ışınlandı, 2 dakika sonra yanında tüm akademiyi görünce gülümsedim.
Grace: Tatlım beni duyuyor musun?
-Gözlerimi kırptım ve Grace bana güldü.
Grace: Şimdi yapacağım şey seni biraz zorlayabilir fakat yapmak zorundasın tatlım.
-Grace belimden tuttu ve beni dikleştirdi, canım çok yanıyordu ama sesim çıkmıyordu. Bir süre sonra Grace beni oturur pozisyona getirdi.
Grace: 3 haftadır komadasın ve hareket etmekte zorlanıyor olabilirsin. Konuşmayı deneyebilir misin?
Olivia: Başım ağrıyor.
Grace: Ben sana ağrı kesici getireyim.
Klaus: Bizi çok korkuttun!
Five: Gerizekalı! Kız daha yeni uyandı!
Beny: Çekilin önümden! Olivia iyi misin kardeşim!?
Olivia: Evet abi.
Klaus: Mutluluktan ağlamak üzereyim.
-Klaus bir anda ağlamaya başladı ve bende ufak bir kahkaha attım, Five'a baktığımda bana gülerek bakıyordu.
Olivia: Five kolun?
Five: Grace pansuman yaptı güzelim, beni düşünme.
Olivia: Ne zaman yürüyebilirim?
Grace: Bilmiyorum tatlım.
-----------
🧡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐁𝐥𝐨𝐨𝐝𝐲𝐅𝐢𝐫𝐞/𝐓𝐡𝐞 𝐔𝐦𝐛𝐫𝐞𝐥𝐥𝐚 𝐀𝐜𝐚𝐝𝐞𝐦𝐲
Action"Serçe Akademisinden kısa bir süreliğine ayrıldığını düşünen Olivia, Şemsiye Akademisine gelerek hayatına yeni bir başlangıç yaptı." ✍︎☂︎