Babasının yerine geçen bir kadın ne kadar ileri gidebilir. Karanlık dünya onu en derinlerine aldıysa nasıl kurtulur?
"Ben bu masada sürtük bir kadın kabul etmem!" adam elini masaya vurdu ve ayağa kalktı. Babamdan ilk öğrendiğim şeyi yapacaktım.
Lide...
✨Bol bol yorum yapmayı ve yıldızlamayı unutmayın sizleri seziyorum iyi okumalar✨
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
15. BÖLÜM "HÜSRAN"
"Mutluluğu tatmanıntek yolu, o mutluluğu paylaşmaktır"
"Deniz abla kurtar beni" diye haykırdı küçük kız. Deniz hiç bilmediği sahil kenarında koşuyordu sadece. Küçük kızın çığlıklarını duydukça göz yaşları artıyor ve daha hızlı koşuyordu. Saçları rüzgarın esintisiyle havalandı. Kumları ıslatan soğuk denizin suyu ayaklarına gelince içi ürperdi.
"Anne daha yavaş tara canım acıyor" duyduğu seslere anlam veremedi. Bilmiyordu kendi geçmişiyle yüzleştiğini. Küçük kızın ağlama seslerini duydu. Annesi bağırıyordu küçük kıza.
"Kes sesini keserim görürsün!" duyduğu sesler çok tanıdık geliyordu. Nilüfer Hanım'ın yanında küçük bir kızla geldiğini gördü. Kızıl saçlı kadının üzerindeki günahları gibi kararmış elbisesi gözüne çarptı. Gözleri aşağılara indi ve küçük kızı gördü. Bu onun küçüklüğüydü. Geçmişiyle yüzleşme zamanı geliyordu. Kaçamayacağı kadar yakındı geçmişi Deniz'e.
"Çok soğuk üşüyorum" sesler devam ediyordu. Deniz elleriyle kulaklarını kapatmayı denedi. Bu sesleri duymak ona acı veriyordu.
"Seni kaynar suyla yakmam gerekiyor ama soğuk olduğuna şükür et" arkasını dönüp kaçmaya başladı. Ela gözlerinden akan yaşlar yanaklarından usulca süzüldü. Arkasına dönüp baktığında onlar yoktu. Seslerin kesildiğini anlayınca gülümseyerek önünü döndü.
Döner dönmez karşısına çıkan aynı silüet onu korkuttu ve yere kapaklandı. Beyaz elbisesini kirleten kumlar ellerine bulaştı. Korkuyla geri geri süründü ıslak kumlarda.
"Sen bu akşam kapıda yat bak bakalım beni bir daha babana şikayet edebilecek misin?" sesler susmamıştı. Nilüfer Hanım'ın söyledikleri yankılanıyordu kulaklarında.
"Eğer bir daha aynı hatayı yaparsan ellerini yakmakla kalmam yemin olsun seni öldürürüm" vücudu titremeye başladı. Geçmişle yüzleşmeye hazır değildi. Avuçlarının içi yandı aklına gelen kötü anılarla. Yaşadığı acıları tekrar en derinde hissetti.
"Baban bu izleri sorarsa kardeşinle kavga ettiğini söyleyeceksin yoksa geçen günkü gibi aç uyursun" aklından bir anını bile silemediği geceleri hatırladı. Ağlayarak balkonda yatıp hastanelik olduğunu. Küçük kız hiç bir şey anlatmıyordu babasına.
