11

45.1K 3.8K 3.3K
                                    

Haiii, ben geldiiim. Bir önceki bölüme yaptığınız yorumlar ve verdiğiniz oylar için teşekkür ederim. Yorumlarınızı okumak aşırı eğlenceli, gülmekten ölüyorum bazen jsajewjwwj

Bu arada ailemiz 40K okunmaya ulaştıı. Çok teşekkür ederim destek olan herkese, minnettarım. Sizi seviyoruum.

Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

**

"Şu saatten sonra sana kimse zarar veremez, dokunamaz. Benim himayem altındasın Jeon Jungkook." dedi hırıltılı sesi, kısık bir şekilde.

Sözleri beynimde çalkalanırken, vücudum kaskatı kesildi. Gözlerime su çarpmaya son verip soluk soluğa doğruldum.

Bana yakın durması sebebiyle doğrulduğum anda sırtım göğsüyle birleşti. Geri çekilme gibi bir hamlede bulunmadığı için vücutlarımız bütünleşecek şekilde yakınlaştı.

Bakışlarımı aynaya diktiğimde, bunu fark ederek başını eğmiş bir şekilde beni izlemeye son verip bakışlarımızı aynada buluşturdu. Hayır hayır... Az önce ne kadar gözükara biri olduğunu bana göstermişti. Hiç çekinmeden ateş etmişti, o tehlikeliydi. Bu sözlerinden etkilenmem de, ondan etkilenmem de doğru değildi. Ama içimdeki bir ses o tehlikeli sularda yüzme isteğimi tetikleyecek şekilde haykırıyordu...

"Silah taşıyorsun, bana adam öldürmediğini söylerken yalan söyledin değil mi? Az önce tereddüt etmeden ateş ettin ve hiç acemi gibi görünmüyordun."

Kollarımdan tutarak hafifçe geri çekilip beni kendine çevirdiğinde onu itme gibi bir hamlede bulunmak yerine bunu yapmasına izin verdim.

Kasıklarımın yerini kalçalarım aldı bu kez. Lavabo taşı ile onun bedeni arasında kaldım.

"Kendi güvenliğim için taşıyorum. Çünkü mafyanın oğlu olmak bunu gerektiriyor. Ayrıca kimseyi öldürmediğim konusunda oldukça ciddiydim, böyle bir mevzunun yalanı olmaz." dedi ve duraksayıp dilini dudakları üstünde gezdirdi.

"Atış poligonlarında geçti benim çocukluğum. Keskin nişancılık dersleri bile aldım. Silah tutmaya alışkınım, ama kimseyi öldürmek veya ölümcül bir zarar vermek amacıyla ateş etmedim."

"Az önce verdin." diye fısıldadığımda gözlerini yumarak burnundan sert bir nefes çekti içine. "Az önce Wook'u vurdun ve ona zarar verdin."

Kirpiklerini titreştirerek bir kaç saniyeliğine kapalı tuttuğu gözlerini geri araladığında kısık bakışlarını doğrudan gözlerime dikti.

Ellerini iki yanımda kalçamın arkasında kalan lavabo taşına yerleştirerek yeterince yakın değilmişiz gibi beni biraz daha kıstıracak şekilde üzerime eğildi. Göğsü göğsümü ezerken nefesim gırtlağımda takılıkaldı.

"Sadece ayağına tek bir kurşun sıktım. Kaçtığı için kurşun sıyırdı zaten,büyütülecek bir durumu yoktu. Adamı öldürmüşüm gibi ne bu tepki?" Tek kaşı imayla havalanırken, sözlerinin altında yatan iğneleyici tavır sona doğru daha da kendini belli etti.

"Ayrıca ben şans eseri tuvalet kabinlerinden birinde olmasaydım seni hastanelik edene kadar döveceklerdi, farkındasın değil mi? Seni korumaya çalıştım!" diye sıktığı dişleri arasından tısladı. Sözlerini sona doğru iyiden iyiye baskılı bir şekilde vurgulayıp sesini yükseltmişti.

Tamam bu konuda haklıydı, ama yine de onun korumasına ihtiyacım yoktu. Çünkü o burada yokken ben zaten Wook veya başkalarıyla defalarca kapışmış, dövüşmüştüm zaten. Bu ilk değildi.

"Teşekkür etmen gerekirdi, sana yardım ettim. Her neyse, şu saatten sonra kimse sana vurmaya cüret edemeyecek, buna izin vermeyeceğim." dediğinde dilimi yanaklarımın içinde dolaştırdım.

MAFIA IN SCHOOL • TAEKOOK +18 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin