(Selaam gecenin 2sinde de yazmassin ama kanka dediginizi duyar gibiyim... Neyse konu bu degil, simdi siz hâlâ "part 2, part 3 at" diyosunuz ama salak ben aklimda yeni kurgular oldugu icin daha atmiyorum ama usenmessem aticam. Neyse, halamlardan dönerken aklımda kurduğum senaryoyu yazicam simdi. Iyi okumalar <33)Aşağıdan gelen yemek kokusu yamaçı aşağı inmeye zorlasa da salihe söz verdiği için kendini tutmak zorundaydı. Odasında bir o tarafa bir bu tarafa salihten gelecek aramayı bekliyordu. "Yamaç, sen niye burda dolanıp duruyon? Gelsene aşağı, yemek yicez şimdi" dedi kapıdan yamaça bakan saadet. "Ee yok abla benim birine sözüm var siz yeyin afiyet olsun"
"E iyi bakim" saadetin kapıdan çıkmasıyla yamaç neredeyse açlıktan delirecekti. Salih aradığı zaman evden çıkıcak ve salihi olduğu yerden alıp restoranta götürücekti (salihin nerde olduğunu sormayın bende bilmiom) yamaç dayanamayıp; "yeter ya" dedi ve telefonu alıp aşağı indi ve sofraya efsunun yanına oturdu. "Oo yamaç beyler teşrif edebilmişler efendim hoşgeldiniz" dedi cumali dalga geçercesine. "Off abi ya" yamaç sinirli bir şekilde çatalıyla salatayı resmen bıçakladı. Hem açlıktan hemde salihin onu ekmesinden çok sinirliydi. Sinirle yemek yerken cumali konuştu; "Hayırdır aslan parcası ne bu sinir" yamaç tam konuşacakken yanda duran telefonu çaldı. Efsun merak edip telefonun ekranına baktığında "aşkım" yazdığını gördü. "Aşkın kim yamaç?" Dedi efsun yamaça bakarken. Sofradaki herkes susup onlara baktı. "Ya efsun o öyle değil" yamaç açıklamaya çalışılırken efsun çoktan masadan kalkmıştı. "Nasıl öyle değil! Bildiğin aşkım yazıyo yamaç!"
"Efsun, bak-"
"Evet seni dinliyorum yamaç açıkla 3 saniyen var"
"O kişi salih"
"Ne?"
"Salih amcam mı?"
"Lan akın bi dur zaten ortam gergin"
"Yamaç ben çocuk değilim!" Yamaç yüzünde şapşal bir gülümsemeyle başını sallayıp aramalardan "aşkım"a girip arattı. "Hoparlöre al!" Dedi efsun sinirli bir şekilde. "Alo, yamaçım beklettim ama işim anca bitti, sen kızgın değilsin dimi bana? Yamaç? Konuşsana lan" masadaki herkes şaşkın bir şekilde bir yamaça birde efsuna bakıyorlardı. "Babamın oğlu ben seni birazdan ariyim mi? Efsuna açıklamam gereken şeyler varda"
"Tamam yamaçım ben seni bekliom dikkat et kendine"
"Sende"
Telefon kapandı ve yamaç efsuna "nolduuu?" Der gibi bakıyordu. "Efsun benim sana demem gereken birşey var" efsun şaşkınca baktı yamaça. "Ben.. seni salihle aldatıyorum!" Dedi yamaç dalga geçer bir ses tonuyla. Efsun gözlerini devirdi. "Biliyorum o benim abim ama çok karizmatik, üzgünüm efsun.." dedi yamaç sahte bir dramayla. "Yamaç bi git Allah aşkına"
"Gidicem zaten, daha AŞKIMLA yemeğe gidicez" efsun yamaça pis pis baktı ve yamaç sırıtıp askılıkta duran ceketini aldı. Tam çıkacakken medet koştura koştura kapının önüne geldi. Odasında uyuduğu için olanları duymamıştı. Sadece "seni abimle aldatıyorum" kısmını duymuştu. "Kim kimle yemeğe gidiyo!" Dedi medet sinirle. "Ben salihle yemeğe gidicez" dedi yamaç sakince. Medet sinirden delirmek üzereydi. "Abim bensiz bir yere mi gidiyo" dedi medet dramatik bir şekilde. Yamaç kapıdan çıkarken; "ee kime niyet kime kısmet demişler medetcim"
(Helloo bunun net part 2si gelcek çünkü asiri begendim. VarYam yemege cikicak falan ayh heyecanlandim. Neyse. Bölüm analizi: yamaçın salihin onu ektiğini düşünüp sinirlenmesi 🦋🦋 medetin salihi kıskanması falan guzel bolumdu ya, neysee bu sefer spoiler yok sadece sunu diyebilirim; erdenetler her an gelebilir hazirlikli olun. Gerçi bu da bir spoiler.. neyse)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çukur Hayali Sahneler
أدب الهواةFeyza ve Çukur Aşkı adlı eserimi okumaya hepiniz hoş geldiniz dostlarım. Hayatımın en büyük aşkı olan Çukur'u, bir de benim gözlerimden görün istedim. Gökhan Horzum'un yazmayı sevmediği ama benim bayıla bayıla kaleme aldığım birçok sahneyi barındırı...