⋆
Daha güneş bile doğmamıştı. Komiser Wang telefonunun çalması ile apar topar hazırlanıp arabasını olay yerine sürdü. Uyuyalı iki saat bile olmamıştı ve alel acele uyandığı için gözleri kıpkırmızıydı. Olay yerine geldiğinde küçük bir apartmanın önünde bulmuştu kendini.
Olay yeri inceleme, komiserler ve yardımcıları. Ambulanslar ve yüksek sesli sirenler... Ortalık resmen kıyamet gibiydi. Arabasını park edip hızlıca ekip şefini bulup selam verdi.
"Günaydın Yibo, iyi uyuyamamışsın gibi". Yibo başını öne eğerek bakışlarını kaçırdı. "Hayır efendim iyi uyudum". Ekip şefi gülmekle yetindi. Bu adam hep böyleydi, çok otoriter ve göz temasından kaçardı. "Tam olarak ne olmuş bilgimiz var mı?"
"Anna Mathis, yabancı uyruklu bir üniversite öğrencisi. Kısaca balkondan atılmış". Yibo ellerini arkasında birleştirip kaşlarını çattı. "İntihar olmadığına emin misiniz?". Şef gülmekle yetindi. "Cesedi görürsen bunun cinayet olduğunu anlarsın. Büyük ihtimalle katil ne yaptıysa evde yapmış daha sonra balkondan kızı atmış".
"Mobese görüntüleri falan var mı?". Şef, üzgün bir ifadeyle Yibo'ya baktı. "Bu civar çok eski püskü. Mobese falan yok". Katil akıllıydı ya da şans eseriydi sadece.
"Maktulü görebilir miyim?". Şef ve Yibo olay yerinin astığı şeritten geçip, sırt üstü yatan cesede baktılar. Şef, Yibo'ya eldiveni uzattığında hızlıca eline geçirip maktule doğru ilerledi. "Normalde yüz üstü düşmesi gerekmez mi?". Şef suratını buruşturdu. "Öyle olması gerekliydi, belki de sadece şanstır.
"Olayların hepsini şansa mı bağlayacağız şefim? Bu adam mı artık kadın mı desem, her kim ise planlı bir şekilde yapmış belli ki"
Maktule doğru yaklaştı Şef. "Bunu ilerleyen zamanlarda göreceğiz komiser Yibo. Bence sen uykusuzluktan paranoyak falan oldun. Bu davadan sonra sana tatil izni falan vereceğim, gidip kafanı topla". Yibo'nun sinirleri bozulmuştu. Şef kendisinin üstüydü ama hep vurdumduymazdı, davaları çözerken hep dalgaya alırdı.
Yibo, maktulün kabanının, üst düğmelerini açtı. "Ne yapıyorsun?". Yibo, kızın düğmeleri açınca morarmış boynu ortaya çıkmıştı. "Bu ne şimdi, kızı boğmaya mı çalışmış?"
"Her katilin yaptığı gibi". Cebinden telefonunu çıkarıp fener ışığını açtı Yibo. Morluk izlerine baktığında çatık kaşları düzelip kahkaha attı.
"Kendimi şuan salak gibi hissediyorum, neye gülüyorsun Yibo". Yibo kabanı biraz daha açıp, cesedin boyununu iyice ortaya çıkardı. "İzlere bakın şefim". Şef ne kadar baksa da bir farklılık görmüyordu. Yibo adamın bir şey anlamadığını fark etmiş olacak ki açıklama yapmıştı.
"Morluk izleri derin ve küçük. Eli küçük birisi yapmış bu izleri kesinlikle"
*
*
*Selam, tiktok hesabıma attığım editin yorumlarında fic yazılmasını istediler ben de yazayım dedim, umarım becerebilirim. Çünkü bu benim ilk kitabım ve yazarken hiç ölçüp tartmadım, tamamen gelişi güzel yazıyorum.
yayınlama tarihi : 18/07/2022
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cambaz ⏤ yizhan
Mystery / ThrillerCambaz internette cinayet oyunu olarak popüler bir hale gelirken, bir cinayet davasına dönüşür. Katil durmaksızın kurbanlarını acımasızca katlederken, dosyayı başkomiser Wang Yibo ve ekibi üstlenir. Acil bitirilmesi gerekilen davanın yeni ortağı ise...