Cemal Süreya'nın "Üvercinka"sı gibiydi benim 'yağmura kalmak' deyimim.
Bir kere yüreğiniz ayazda kalınca, dondurucudan çıkan sebzenin geri kalanını yerine koymak gibi tadı bozuluyordu bazı şeylerin. Olsun diyemiyordunuz ama yinede oluyordu.
Başkalarını kırmak korkusuyla geçirdiğim onca zamanda en çok kendimi kırmaktan korkmadığımı farkettim. Yazık, bir kere bile doyasıya gerçekten öpülmemiştim. Elimi dudağıma götürüp minik bir buse kondurdum, yanağımı okşayıverdi yine aynı el. Daha önce hiç kendimi öpmemiştim, garipti, kimbilir belki dışardan görseler deli sanacaklardı. Olabilir dedim. Kendime ilk aferimim de böyle olmuştu, herkesi takdir eden ben, bir kere olsun kendi gururumu nasıl olurda tebrik etmemiştim. Onca yaşanmışlığa, başarılara, özveriye, en çokta kendimi büyütmeme nasıl da tebrikler güzel kızım diyerek kendime sarılmamıştım. Yaptım, kendime sarıldım. İlginç ama güzeldi insanın sırtının sıvazlanması gibi.
Neyse kapı açık kalmış üşütmesin gökdelenli düşlerim diye örtüyorum. Girmek isteyen tıklatıversin.
...sesi duyuyor musun?
- hayır, kokusunu alıyorum. Taze toprak kokusu, yerle göğün en özel birlikteliği, yağmur yağıyor..-Hayır hayır 'yağmura kalıyor...'
Ne zaman toprağa karışmış yağmur kokusuyla dolsa burnum çocukluğuma gidiyorum. Çatıdan damlayan yağmur damlalarını tutarken kollarının ağızları ıslanan o küçük kıza. Saçlarındaki örgüleri gördün mü?
- hayır görmedim,kesmişler.Ben kim miyim sevilmediği için kendini çok sonra sevmeyi öğrenen toprak kokusunun sahibiyim bana "Alkım" diyebilirsiniz. Alkım kim miydi? Güneşle yağmurun savaşının arasında kalmış meyvesi. Alkım... yağmura kalanların şiiri.
Yazardan dipnot: *Alkım: Gökkuşağı anlamına gelmektedir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sillage "KOKUNUN İZİ"
PoésieHer koku kendine hastır. Ya anıların kokusu varsa? Hayır, hayır ya her insanın kendine has bir kokusu varsa? Kokuların sahipleriyle şiir tadında tanışmaya hazır mısın..?