Doğanın ilk ışıklarıyla gözlerim kamaşırken havanın temizliği sarıyor bedenimin her hücresini. Soğuktan bir tık içim titrerken yeniden dünyaya gelmişim gibi soluyorum havayı. Bu saatte uyanmanın uyanıpta bir şeyler yazdıran bu duygunun sen telaşından elim ayağıma dolaşıyor.
Uyku ile uyanıklık arası bana bakan mahmur gözlerinden öpüp hadi uyu sen diyerek usulca dudaklarımın sıcaklığıyla uyutuyorum göz kapaklarını. Tamam diyerek gözlerini mahsuscuktan kapatıp çocuklar gibi sırtımdan sarılıp biraz daha uyusak olmaz mı diye kulağıma fısıldayışın omuzlarıma düşüyor. Çocuk olup eşlik ediyor bedenim ruhuna. Yüzümü koynunun en sıcak esintisi karşılıyor. İçimden gıdıklayıp kaçsam mı telaşları başlıyor munzur bir çocuk olup. Ava giderken avlanıyorum ben daha çok gıdıklanıyormuşum.
.
.
.
.
İncileri kıskandıran dişlerinden öpüyorum. Gözünü açamayışının o tatlı sersemliği beni yeniden aşık ediyor sana. Hadi bırak kahvaltı hazırlayayım sana diye sızlanıyorum. Birlikte hazırlarız daha erken diyip bizi çekiyorsun battaniyenin en sıcak yumuşak kuyularına. Sıcağa zaafımdan vuruyor içimi ısıtıyorsun gülümsemenle..
.
.
.
Söylemiştim ben sıcağa dayanamam uyurum diye. Sıcaklığında uyuyakalmışım.Kahvaltıyı hazırlayıp iki omlete tav etmişsin beni yeni gelin sunumları yapmadan iki hindiba ile. Üflemeye kalkıyorum dur üflemene gerek yok onlar süs için en özel dileğim sensin diyerek sen adalarında ayağım yerden kesiliyor.
Kuşburnu marmelatından biraz yiyip bir tık burnunun ucuna konduruyorum gülümseyerek. Sen temizleyeceksin diyerek kızıveriyorsun. Olur olur kahvaltım bitsinde. Sabahları uyanınca nasıl bu denli alık ve güzel oluşunu kafamı eğerek inceliyorum sincap gibi kahvaltımı ederken. Hoş sen de beni izliyorsun uyanamamışlığına veriyorum kahvaltıyı sanki hiç sen hazırlamamışsın gibi. Sana geliyor senden çarpıyor kelimeler ben adlı rehberine.
Arasam tenini bu serin sabahlarda tatlı bir uykunun derinliğine dalar mıyız birlikte. Gözlerim kapanıyor... sıcaklığına zaafım var demiştim kollarına sızarken...
.
.
.
.
.
.
.
Ben "Derin" sabahın ilk kokusunun sahibi. Sahi ciğerlerinize dolduğumu hissetiniz mi?
(Yazıyı bu sesle sabahın ilk ışıklarında yazdım çünkü niye yazmıyım deli dürttü bu saatte yazmam için (: neyse sizde dinleyebilirsiniz diye koydum keyifli okumalarrrr. Ha bir de okuyup yorum yapabilirseniz güzel yüreklerinizden öperimmm ♡ )
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sillage "KOKUNUN İZİ"
PoesíaHer koku kendine hastır. Ya anıların kokusu varsa? Hayır, hayır ya her insanın kendine has bir kokusu varsa? Kokuların sahipleriyle şiir tadında tanışmaya hazır mısın..?