Özel Bölüm

1.6K 61 6
                                    

Sonunda kendimi topladım. Güzel bir bölümle kapanışı yapacağım. İyi okumlar <3

8 yıl sonra
Nehir: Lütfen gelinliği aldığını söyle

Yiğ-İT: Aldım tabiki de canımın içi

Nehir: Yemezler unuttun di mi

Yiğ-İT: Hemen alıp geliyorum :)

Yaklaşık bir saat sonra Yiğit gelinlikle boğuşarak otel odasına giriş yaptı. Kafasını gelinliğin arkasından çıkartıp tatlı tatlı gülümsedi. "Çok güzel olmuşsun." Göz kırptım. "Bir de gelinliği giyince gör."

Gelinliği yatağa bıraktı ve gömleğinin yakasını düzeltti. Heyecanı yüzünden okunuyordu. Yanıma yavaşça yaklaşarak yanağımı öptü ve "görüşürüz." Diyerek odadan çıktı.

1 yıl önce:
Yiğit'in bana anlattığı parkta,bana aşık olduğu, kaldırımın kenarında oturduk. "Bugün güzel bir gün." Arkaya doğru eğilerek dirseklerini yere koydu ve bana baktı. Ellerimi dizlerime koyarak derin bir nefes aldım. Bakışlarım gökyüzüne kayarken gülümsedim. "Gökyüzü de senin aynı fikirde gibi. Bak yıldızlar nasıl parlıyor." Yıldızlar bize göz kırpıyor gibiydi.

Yiğit gözlerini benden hiç ayırmadı. "Benim gökyüzüm sensin." Bir anda doğrulurken saatine baktı. "Bir işin mi var? Saate bakıp duruyorsun." Omuz silkti. "Sadece bakıyorum." Gözlerimi kıstım. "Yalancı." Gülümsedi ve yüzüme yaklaşarak dudağımı hafifçe öptü. "Benimle evlenir misin?" Kıstığım gözlerim şaşkınlıkla açılırken "23.04" dedi. "Kabul etmek için 30 saniyen kaldı." Yutkundum. Heyecandan dilim tutulmuştu. Kendimi zorla toplayarak "evet." diyebildim. Kapalı avucunu açarak avucunda tuttuğu sade yüzüğü parmaklarının arasına aldı. Kucağımda duran elimi tutarak kaldırdı ve yüzüğü parmağıma takarak elimi öptü.

Yüzüğe bakıp gülümserken omuzuna yaslandım. "İyi ki yazmışsın."

"İyi ki yazmaya devam etmişim demek daha doğru olur."

"Ha?"

"Engel atmıştın."

"Ama sonra açtım ve seninle konuştum."

"Ama..."

Başka bir şey demesine izin vermeden konuşmaya başladım. "Pes etmediğin teşekkür ederim." Kafasını kafamın üstüne hafifçe yasladı ve telefonunu çıkartarak mesaj kısmına girdi. Hızlıca bir şeyler yazıp telefonu kapatırken telefonum hırkamın cebinde titredi. Cebimdeki telefonu çıkartıp ekranda yazan mesajı okudum.

Yiğ-İT: Seni seviyorum canımın içi.

Düğün günü

Hazırdım. Gelinliğimi son kez düzelttim. Otel odasından heyecanla çıkış yaparak salonun giriş kapısına doğdu yürüdüm. Yiğit karşıdan benimle aynı heyecanla gelirken yere bakıyordu. Kafasını kaldırıp beni gördüğü an ağzı açılırken gülümsedi. Gözlerindeki ışıltı bana ulaşıyordu. Yanıma iyice yaklaşıp elimi tuttu. "Ne hissettiğimi sorma kelime bulamıyorum." Gülümsedim. "Aslında ben bir kaç kelime buldum." Dudağını büzerek "yolla gelsin." dedi. "Yakışıklı olmuşsun." Derin bir oh çekti. "At hırsızına benzemişsin diyeceksin diye çok korktum." Omuz silktim. "Böyle özel bir günde yalan söylemem lazım." Kaşları çatıldı. "Bak sen." İkimiz de aynı anda gülerken sessziliği fark ettik. Salondaki tüm misafirler kafasını bize çevirmiş bakıyorlardı. Bu konuşmanın ne kadarını duymuşlardı?

Çaktırmadan ikimiz de gülümsedik. Yiğit uzun yolu yürürken fısıldadı. "Seni seviyorum." Elini hafifçe sıkarak gülümsedim. "Ben de seni seviyorum."

2 yıl sonra

"Rüya bak şimdi kızım çişimiz tuvalete kakamız tuvalete..." Yiğit Rüya'yı kucağına oturmuş bildiği tek çocuk şarkısını söylerken elimdeki oyuncak sepetiyle salona girdim. "Artık kimse yapmayacak altındaki beze."

Oyuncak sepetini salonun ortasına bırakarak koltuğa oturdum. "Kaka." Rüya'nın sesi odada yankılanırken Yiğit gülümsedi. "Baba dedi baba."

"Bana daha çok şey gibi geldi..." Rüya cümlemi böldü. "Kaka." Sahte sinirle Yiğit'e baktım. "Kaka diyo çocuk, Yiğit!" Yiğit gülmemek için zor dururken kızdım. "Şu şarkıyı söyleyip durmanın karşılığı bu oldu."

"Sen de eşlik ettin."

Rüya Yiğit'e baktı ve elini kaldırarak Yiğit'i gösterdi. "Kaka."

Yiğit şaşırırken "baba." dedi. "Kaka değil baba."

Kahkaha atarken zorla konuştum. "Artık onun için kakasın."

Gözlerini kısıp bana baktı daha sonra Rüya'ya döndü. "Ben de seni seviyorum."

Yeter de artar diyerekten mutlu sonla noktayı koyuyorum. Okuyan herkese teşekkür ediyorum. <3333333

Çalar Saat || Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin