Yazardan
Kiraz operatörün kaçıncı defa tekrarladığı şeyi daha fazla uzatmadan kapattı, "Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor lütfen daha sonra tekrar deneyiniz..." ellerini saçlarına geçirdiğinde abisine dönüp başını iki yana salladı. O geceden beri, Balın abisiyle gittiğinden beri ulaşamıyorlardı.
1 hafta oluyordu, işten çıktığını öğrenmişlerdi ve bunu kafenin müdüründen öğrenmişlerdi. Evine gitmişler ama kapıyı açan olmamıştı, "Acaba kuzenini mi arasak?" diye soran Umut'la sessizleştiler. Kaan onaylar anlamda başını salladı ve mesajlardaki numarayı tuşladı, yurt dışı numarasıydı.
"Ciao?" "Alo?"
"Altan Çakır ile mi görüşüyorum?"
"Buyurun benim."
"İyi günler ben Balın'ın arkadaşı Kaan." Uzun bir süre telefondan ses gelmedi.
"Dinliyorum."
"1 haftadır Balın'a ulaşamıyoruz, kafeden ayrılmış, evde değil. Sizin bir haberiniz var mı?" Telefonu hoparlöre almıştı Kaan.
"Balın'ı sizin yanınızdan aldığım geceden sonraki gün İtalya'ya döndüm, bende ondan haber alamıyorum."
"Merak etmiyor musunuz?"
"Hayır."
Son cümleyi söyler söylemez telefonu kapattı Altan ama içi acıyordu, merak ediyordu çok merak ediyordu ama dedesine söz vermişti araştırmayacaktı. Kaan şok içinde telefona bakarken, telefonunu cebine koyarak odadan çıktı. Ağır geliyordu ona Balın'ın yokluğu, ilk gördüğü gün ondaki farklılığı sezmişti. Uzaktan onu görmek bile yeterken, kardeşleri sayesinde hayatının içine girmişti. Şimdi ise yokluğuna alışamıyordu, Kaan başta bitecek sandığı duygularını ciddiye almamıştı ama geçen 1 hafta da anlamıştı ne olduğunu, anlamıştı Balın'a gerçekten bağlanıp; onu sevdiğini...
Reha ve Umut, Kaan'ın hislerini biliyorlardı ama Reha'da baştan Kaan gibi düşünse de fark etmişti. Kardeşi, bağlanmıştı Balın'a; Umut ise baştan emindi ama en baştan beri bir şey dememiş sadece Balın ve Kaan'ı izlemişti.
Kiraz ve Nida akıllarını dağıtabilmek için dolaşmaya çıkmışlar, Kaan odasının balkonunda dışarıyı izliyor ve Reha ile Umut ise salonda oturuyorlardı. Reha çalan telefonuyla eline aldı, babası arıyordu kaşları çatılırken ayağa kalktı. Umut ona döndüğünde, önemsiz anlamda başını salladı ve bahçeye çıktı.
"Efendim?"
"Nasılsın oğlum?" İlgili çıkan sesine göz devirdi Reha.
"Neden aradın?"
"Aslında sana bir şey söylemem lazım, haberiniz yoktur diye düşünüyorum."
"Söyle."
"Geçenlerde hayatını araştırdığınız kız." Reha'nın kaşları çatılırken Kaan'ın balkon mesafesinden uzaklaştı.
"Ne oldu?"
"5 gün önce hastane raporu geldi önceden baktırdığım için, Balın 4. evre akciğer kanseriymiş." Reha dondu kaldı, gerçek olup olmayacağını düşündü. Balın'ın hareketleri, davranışları aklına geldi. Parçalar yavaş yavaş oturdu.
"Tedavi sürecini mi başlatmışlar mı, bu yüzden mi ulaşamıyoruz?" Cevap gelmedi bir süre.
"Hayır, aksine cumartesi günü hastaneden çıkışı yapıldıktan sonra haber alınamamış."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzünde'
ChickLitBen Balın Akçal, gökyüzüne olan tutkumun bir gün gerçekleşebileceğini kim hayal ederdi ki? Ben Balın Akçal, ailesiz olmayı dibine kadar hissetmiş olan kız, Ben Balın Akçal, nereden bilebilirdim garson olarak çalıştığım kafede sıcacık bir aileye sahi...