Balın Akçal'dan
Ben hasta olalı, Kirazlar bana geleli 1 haftayı geçmişti. Geçen zamanda iyileşememiştim, aksine öksürüğüm başlamış ve ne yaparsam yapayım geçmemişti. Hasta olmamdan ötürü iştahım kaçmış ve zayıflamıştım. Boyum 1.65, kilom 56'ydı ve boyuma göre kilom iyi gibiydi ama bu şekilde devam ederse farklı hastalıklar baş gösterebilirdi.
Geçtiğimiz günlerde, Kirazlarla daha da yakın olmuştuk. Bir anda bu kadar samimiyet beni korkutsa da artık sorun etmiyor, akışına bırakıyordum. Bu akşam yine sahneye çıkacaklardı, kafe gündüz bu kadar yoğun olmasa da akşama doğru yoğunlaşıyordu. Gerçekten seviliyorlardı, canlı müzik saati yaklaşırken yoğunlaşmıştık.
Dinlenme odasında otururken arka kapıdan girenleri görünce tebessüm etmiştim, grubumuz gelmişti. Dinlenme odasına 3 kişiydik, onlara hoş geldiniz demiştim. "Sevgili Balın, bu ne hoş karşılama." diyerek gülen Umut ile bende gülmüştüm. Onlar prova yaparken bende odadan çıkmıştım, gözlerim ilerideki masada kızları bulduğunda siparişlerini almak için yanlarına ilerlemiştim.
Saat 21.00 olduğunda ilk grup sahneye çıkmıştı, şuanda sipariş alınacak masa kalmadığı için kenara geçmiştim. "Öncelikle ufak bir açıklamam olacak, bu hafta ikinci grup sahneye çıkmayacak bu yüzden iki saatlik bu süreçte sizlere biz eşlik edeceğiz. İlk olarak Manuş Baba'nın 'Haberin Var Mı?' şarkısıyla başlayacağız, iyi dinlemeler."
Kaan'ın dedikleriyle şaşırırken, gün içinde neden bu bilginin bize ulaşmadığını düşünüyordum. İlk önce Reha gitarla giriş yapmış ardından diğer ikisi girmişti, hepsinin yüzünde tebessüm vardı hepsi zevk alıyordu yaptıkları işten. Şarkılar geçerken kafeden gidenler ve gelenler oluyordu. Bu akşam diğer akşamlardan biraz daha kalabalıktı, ikinci grubun gelmemesi nedeniyle sadece birinci grubu dinlemeye gelenler de gitmemişlerdi.
Yeni gelen müşterilerin siparişini de aldıktan sonra arka tarafa geçmiştim, odada bulunan sigara dumanından dolayı hafif öksürük tutarken ortamdan ayrılmıştım. Arka kapıdan dışarı çıktığımda hava alıyordum, öksürüğüm yavaş yavaş kesilirken yerini nefes darlığına bırakmıştı.
5-10 dakika sonra normale döndüğümde kafenin iç kısmına gitmiştim, canlı müziğin bitmesine yaklaşık olarak 15 dakika vardı. Bir şarkının daha sonunda mola vermişlerdi, kızların yanına ilerlediğimde bana dönmüşlerdi. Onlarla konuşurken, grup yine sahneye çıkmıştı sakince şarkıya giriş yaptıklarında ortam yine sessizleşmişti.
Canlı müzikten sonra Kiraz ve Nida'nın ısrarıyla bu gece de onlarla gidecektim, grup eşyalarını topladığında bende önlüğümü çıkarmıştım. Kafenin temizliğini diğerleri halledecekti, kafeden çıktığımızda kafenin önündeki arabayla buruk bir tebessüm ettim. "Balın?" Reha'nın seslenmesiyle ona dönmüştüm, "Arkada kaldın gelsene." adımlarımı hızlandırırken iç çekmiştim.
Kafenin önündeki araba babamın arabasıydı ve biz yola çıktıktan sonra peşimize takılmıştı. Arabayı Kaan sürüyordu, yolcu koltuğunda da Umut vardı. Kaan'ın arka kısmında ben vardım, ortada Kiraz oturuyordu. Reha, Umut'un arkasındaydı, Nida zaten minyon tipli oluğu için abisinin dizine oturmuş başını da göğsüne yaslamış uyukluyordu.
Kiraz'ın başı omzuma düşerken onunda uyuyakaldığını anlamıştım, "Galiba takip ediliyoruz, babamın işi olacağını sanmıyorum." diyen Kaan ile gözlerimi dikiz aynasında gezdirdim. "Arkamızdaki aracı mı diyorsun?" dediğimde başını sallamıştı. "Babamın arabası, korkulacak bir şey yok." Dikiz aynasından gözlerimi baktığında kaşları çatılmıştı. Umut, "Neden?" dediğinde nefesimi verdim. "Şu zamana kadar yanımda kimse olmadı, illaki birilerinden duymuştur. Bana fark ettirmeden ne yaptığımı izliyor, ikisi de yanımda kimse olmasın istiyor ki hata yaptığımı anlayarak onların yanına döneyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzünde'
ChickLitBen Balın Akçal, gökyüzüne olan tutkumun bir gün gerçekleşebileceğini kim hayal ederdi ki? Ben Balın Akçal, ailesiz olmayı dibine kadar hissetmiş olan kız, Ben Balın Akçal, nereden bilebilirdim garson olarak çalıştığım kafede sıcacık bir aileye sahi...