Sarı saçlı çocuk arkadaşının hastaneden çıktığı haberini alınca hızlıca onun evine doğru koşmuştu.
"San. San. San! SAN!" Bir yandan bağırıyor bir yandan zile basıyordu. Kapı açıldı sarı saçlı çocuk içeri girdiği gibi karşısındakinin konuşmasına fırsat vermeden kendisinden azıcık uzun olanın boynuna atladı."San iyi misin? Ne zaman çıktın? Ne oldu ?" Telaşla soruyordu sarı saçlı. "Yeosang azıcık bir müsade mi versen hem bak yeni çıktım hastaneden böyle mi yapılır hasta insana" gülerek söylemişti sarı saçları akmış olan. Yeosang hemen çekmişti ellerini.
"San ben çok özür dilerim çok korktum annem beni aradığında, en son aradığında hastaneye yatırıldığın zamandı ve geç kalmıştım şimdi de geç kalamazdım.!" Dedi sarı saçlı güzel çocuk. San hafifçe gülümsedi karşısındakine "gel başımın belası gel de üstünü değiştir hasta olcaksın bu sefer de sen hastanelerde sürüneceksin." Yeosang gülümseyip kendi odası belirlediği odaya ilerledi San da arkasından geliyordu.
"San-ah yat sen ben giyinir gelirim senin dinlenmen lazım." Sitemle söylemişti Yeosang. "Yah yatıyorum zaten uzun bir süredir bırak yürüyeyim." Dedi isyanla diğerinden uzun olan. Yeo gülümsedi ve kafasıyla onay verdi. Odasına girdi ve kıyafetlerini hemencecik değiştirdi. "Sani sıcak çikolata içelim mii?" dedi sevimli çıkardığı sesiyle sarı saçlı. Uzun olansa gülümsedi değişmeyen sarı saçlıya. "Tamam gel hadi yapalım" dedi San. Sarı saçlı çocukça bir heyecanla mutfağa koşturdu.
Dışarıdaki yağmur azalmıştı ve hava yavaşça aydınlanıyordu. "Sani bak belki gökkuşağı görürüz" dedi sarı saçlı, uzun yanındayken çocuklaşıyordu. "Görürüz içeceklerimizi içelim dışarı çıkalım." Dedi San ve içecekleri yapmaya koyuldular. "San-ah niye hastaneden çıkarken bana haber vermedin." Dedi sıcak çikolatasını içerken boyca minik olan. "Sangie benim telefonum bende değildi ve ayrıca sürekli yanımdaydınız sizi asla zorlamak istemedim kendimle. Bir an önce de çıkmak için bekleyemedim." Dedi San.
Yeosang hafifçe başını salladı o sırada telefon çalmaya başlamıştı. Yeosang çabucak koşturdu ve eline aldı telefonu. San içeriden gelen sesleri duyabiliyordu, Yeosang geri mutfağa geldi ve San'ın yanındaki sandalyeye oturdu. "Köpüş surat bak bakalım kim var yanımda?" Deyip telefondakine bir bakış attı Yeosang. San duyduğu hitap şekliyle gülmemek için çok zor tutmuştu kendini.
"Yah Yeos demedim mi şöyle deme diye ya Mingi'yi de alıştırdın çocukla bazen sevgili miyiz arkadaş mıyız anlamıyorum." Dedi telefondaki, bunun üstüne Yeosang alt dudağını ısırmıştı endişeden. San hemen aldı eline telefonu, "Yah niye en son benim haberim oluyor her şeyden Yunho-shi" dedi bir çırpıyla. "AAA MİNGİ GEL BAK SAN BURADAAA- ay yani şey san şöyleee kiii söyleyecek zaman olmadı şey biliyorsun eee" kalın bir ses daldı araya "OHA SAN MI SAANNİİ SANNİİMM brom benim." "Yah bir sakin olun ya" dedi Yeosang. "Söyleyecektik San-ah ama zaten çok yeniydi onların ki hastanede de söylemek istemediler." Diye devam etti. "Tamam ya zaten anlaşılıyordu hastanede ziyarete geldiğinizde" dedi kollarını göğsünde birleştirip san. "Ay hava da açtı her zamanki parkta buluşalım müsaitseniz" dedi Yunho. Hepsi bu fikri beğenmişti telefonu kapatıp hazırlandılar.
San ve Yeosang konuşa konuşa çocukların çok da uğramadığı ama çok güzel oturma alanlarına sahip olan o parka ulaştılar. "Sannie bak Yuyu ve Minmin orada." Diye işaret etti Yeosang. Yunho ve Mingi de San'ı görünce üstlerine doğru koşturdular. San üstüne doğru koşan iki devi görünce o da geriye doğru kaçmaya başladı ama uzun bacaklılardan kaçamadı. İki dev hızını alamayıp San'ın üstüne düşmüşlerdi eh San da ağırlığı taşıyamayıp çimenlerin üstüne düştü. "Yah tamam koşuyoruz falan ama tripliyim ben size!" Deyip altlarından çıkmaya çalıştı San ama ikili buna izin vermeyip daha sıkı sarıldılar arkadaşlarına. "SANNİ SÖYLEYECEKTİİKKK!" dediler aynı anda. San arkadaşlarının bu tatlı hallerine dayanamayıp kocaman sarıldı onlara. Eh kafalarına da sakince vurdu.
"Yah Choi San neden bize haber vermedin çıkacağını, bekledik o kadar annen bizi eve göndermişti iki gün önce ." Diye söylendi Mingi. "Annem bana da söylemedi sadece en son verilen ilaçtan sonra uyandığımda sizi kendisinin gönderdiğini söyledi." Dedi san
___________________________________
Vay be ilk bölümü attığımda 31.07.2022'ymiş. O zamandır bu kurgu sürünüyordu bakalım bu sefer bitireceğim!!
Yani umarım 🥲 31.07.2022 🥲🫣🫥 neyse her gün birer bölüm kontrol edip atacağım bugün bunlar başlamış olalımmm
(Şimdi şöyleki ben okudukça düzenledikçe atarım siz benim çok böyle dediğime bakmayın🫢)İyi okumalarrrr herhangi bir sorununuz sıkıntınız olduğunda mesaj kutum ve panom açık oralara yazabilirsinizz 💗🌸💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The letter
Fanfiction"San-ah size çok teşekkür ederim. Siz olmasanız ne olurdu bilmiyorum." Demişti Wooyoung, San'ın boynundayken. San ise fazla bir şey dememiş sadece elini Wooyoung'un bacağına koyup 'ben buradayım' demek smacıyla sıkmıştı. "Düşünme artık bunları. Bak...