10| Dune

18 5 0
                                    


Saat gece yarısını geçmişti. Bütün grup, Yeosang'ın evine gitmişlerdi. San ve Jongho, Wooyoung'u Yeosang'ın evindeki misafir odasının yatağına bırakmışlardı.

"Çocuklar, isterseniz Wooyoung-shi dinlensin. San ve Yeosang siz bakın Wooyoung'a, Wooyoung-shi uyanınca bize haber verirsiniz. Hem tanışırız hem de geçmiş olsun deriz." Demişti anne kuş Hwa.

'Tamam hyung.' Demişlerdi hepsi. Jongho da Yeosang'ın evinde kalmak istediğini söylemişti. Şu an evde Jongho, San ve Yeosang vardı. Bir de odada uyuyan Wooyoung.

"San-ah istersen sana da burada yatak açabilirim, yorulmuşsundur." Demişti Yeosang. San hayır manasında kafasını sallasa da Yeosang diretmişti. Şu anda San salondaki koltukta, Wooyoung misafir odasında, Jongho ve Yeosang ise; Yeosang'ın odasında uyuyorlardı.

"San-ah, San-ah" San sesler duyduğunu düşünmüştü. Ancak gözlerini açmak istemiyordu.

"San-ah!" Daha yüksek bir sesti. İstemeyerek gözlerini açtı San.

Gözlerini açmayı başarabildiğinde gördüğü şey tepesindeki Wooyoung kafasıydı. İstemezice ürkmüştü.

"Yah, insan böyle mi uyandırılır." Demişti San. "Ayrıca sen niye ayaktasın bakayım, beni çağırsaydın ya!" Diye de eklemişti.

"San, bir sakin mi olsan? Yeni uyandım ve sırtım ağrımıştı yürürsem açılır sandım. Ayrıca bayağıdır sesleniyorum anca uyandın." Uflayarak konuşmuştu.

"Tamam özür dilerim ama gel otur buraya." Demişti yattığı yerden doğrularak. Wooyoung'un adım atmadığını görünce, kızılı kolundan çekmiş ve yattığı yerin yanına oturtmuştu.

"Yah, kendin demiyor muydun yeni hastaneden çıktım diye?" Demişti Wooyoung poposunu ovuştururken. San gülerek özür dilemişti. Ardından kollarını açmıştı sonuna kadar.

"Woo-ah, eğer sarılmak istiyorsan." Demişti San, karşı tarafın gülerek acısını saklamaya çalıştığını anlayarak. Woo ise böyle bir tepki beklemiyordu, gafil avlanmıştı. Ancak ihtiyacı olan şey de buydu. Ne olup gittiğini sorgulamadan sadece 'sarılmaktı' tek istediği. Kendini, karşısındaki bekleyen kollara atmıştı. San hızlıca sarmıştı küçük olanı. Zaten cüsse olarak küçüktü kızıl, şu an daha da bir küçük duruyordu. Bir süre öyle durdular. San, göğsünün ıslandığını hissediyordu, dolayısıyla Wooyoung'un ağladığını anlamıştı. Ancak ses çıkartmadı. Kızıl anlatmak istiyorsa, sonuna kadar dinlerdi; anlatmak istemiyorsa da sessizce sığınabileceği bir liman olurdu.

"San, ben gerçekten her şey için teşekkür ederim ve başınıza iş açtığım için de özür dilerim." Demişti Wooyoung, gözyaşları arasından.

"Wooyoung bundan sonra, özür dilemeni yasaklıyorum, dün ne konuşmuştuk senle?" Demişti San da karşılık olarak.

Wooyoung yüzünü gördüğü göğüsten kaldırmıştı.

"Anlatıp kurtulmak istiyorum San, ama bunları dinledikten sonra benden uzaklaşırsan bunu kaldırabilir miyim bilmiyorum." Demişti Wooyoung. Sevdiği çocuğun kendisinden uzaklaşmasını istemiyordu.

"Anlatacağın şey her ne olursa olsun, ben hep senin yanındayım. Ancak şu an anlatmanı istemiyorum. Zaten yorgunsun." Demişti San Wooyoung'un yanaklarını severken. Wooyoung usulca başını sallamıştı.

"San, burda uyusam." Demişti Wooyoung. Her ikisi de uyanıktı ancak daha sabah olmamıştı. San başıyla onayladı kızılı. İkisi de koltukta rahat bir pozisyon bulup kıvrıldılar.

Gün aymıştı,

"Jongho şunlara bak." Demişti Yeosang sessiz bir şekilde. Koltukta yatan ikilinin fotoğrafını çekiyordu şu an.

"Yeosang hyung, çok tatlı değiller mi?" Demişti Jongho da.

"Gel uyandırmayalım da kahvaltıyı hazırlayalım." Demişti Yeosang.

"Yeosang emin misin, en son farklı bir yumurta tarifi deneyeceğim deyip iki saat yumurtayla uğraşmıştın ve sonunda da normal yumurtadan farkı olmadığını söylemiş, çöpe atmıştın. İstersen fırından birkaç şey alalım kahvaltı için." Demişti Jongho sevgilisiyle şakalaşarak.

"Aslında şey mantıklı, hadi gidelim hızlıca." Demişti Yeosang da Jongho'ya katılarak.

________________________________
Kısa bir bölümdüüü sadece geçiş için. Umuyorum ki fici güzelce istediğim raya oturtabileceğim. Ay ayrıcaaa bugün -yayınladığımda bir gün geçmiş olacak ama- BOUNCY 1st Win alındııııı!!!!!! Bebişlerin yüzlerindeki mutluluğu sürekli görmek için lütfen oylarınızı vermeyi unutmayın!!!

GELECEKTEN NOT:: Bu bölümü BOUNCY zamanı yazdığımı bilmiyordum vay be. Günler ne kadar çabuk geçiyor
Yaşlandım.

NEYSE STREAM CRAZY FORM ve TUNNEL!!!!

💗🌸💗

The letter Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin