17

392 57 195
                                    

okunma sayısına göre oy ve yorum gerçekten az, üzülüyorum :(

———

Sessizlik, etrafıma nüfuz ederken bulanık gören görüşümü düzeltmek amacıyla gözlerimi kırpıştırdım. Etrafımdaki eşyalar tanıdık gelirken kaşlarım çatıldı, dudaklarımı aralamak istedim lakin beni esiri altına alan öksürük ile kuruyan boğazlarım tahriş olurken gözlerim yaşardı.

Yan tarafımda gözüme çarpan suyu elime alıp hızla boğazlarımın kuruluğunu geçirdiğimde, elimi başıma koydum ve olduğum yerden emin olmak adına baktığım yerlere iki-üç defa daha baktım.

Kontun malikanesindeydim, taşrada değildim ve kendi odamdaydım. Neler oluyordu? En son kaçmaya çalıştığımı, başarısız olduğumda ise merdivenlerden yuvarlandığımı hatırlıyordum fakat hatırladıklarımın aksine vücudumda hiçbir şekilde ağrı yoktu.

Yüzümdeki sert ifade yerini korurken dikkatli hareketlerle olduğum yerden kalktım, ayaklarım soğuk zeminle karşılaştığında vücudumu alan titreme yüzümün buruşmasına neden olurken hızla çıktım kaldığım odadan. Merdivenleri inip, bulunduğum yerden ayrılırken ana yere geçmek adına ıslak çimenlere basmak zorunda kaldım.

Yağmur çiseliyordu, üzerimde ince kıyafetler vardı fakat bilmek istediğim şeyler, içimdeki merak şu anki halimi umursamamama neden oluyordu ne yazık ki.

Bahçeyi geçip arka girişe geldiğimde beni her zaman olduğu gibi şövalyeler karşılıyordu; umursamadım, onlar da öylece içeri dalmamı umursamamışlardı zaten. Hızımı kesmeden merdivenleri çıktım ve bu saatte kontun odasında olacağını düşündüğüm için odasına yöneldim.

Birkaç şövalye odasının önünde duruyordu ve benim geldiğimi gördüklerinde diklenip, ellerindeki uzun mızrakları kapıya doğru çarpı şeklinde uzatarak "Kont şu anda müsait değil." dediler. Kaşlarım çatıldı önce fakat sonrasında aklıma gelen şeyle birlikte havalandı ve oldukça garip hissettim.

Öncelikle kalbimi hissedemedim birkaç saniye, bedenimde değilmiş gibiydi, boşlukta süzülüyordu sanki. Sonrasında ise mideme oldukça sert bi' yumruk yediğimi, saç diplerimin terlediğini ve tüm vücudumun hızla kasıldığını hissettim.

Hareket edemiyordum, bir şeyler söylemek istiyor lakin beceremiyordum. Şu anda böyle hissetmemin anlamsız olduğu gibi, bu gerçeği unutmam da anlamsızdı.

Şu anda farklı birisiyle, oldukça güzel bi' zaman geçiriyor olmalı.

Nefeslerim sıklaştı ve ben ağlamak istedim. Kontun beni kullandığı gerçeği yüzüme tokat misali çarparken, bunu bilmeme rağmen neden şu anda böyle hissettiğim üzerine de ağlamak istedim. Beklemiyordum, onca zaman benimle olup da şimdi başkasının koynuna girmesini beklememiştim.

Kaşlarım çatıldı, beklemediğim gerçeği üzerine sinirlendim. Sonuçta konttan bahsediyorduk ve anlık dahi olsa nasıl böyle hissedebilirdim ben?

"Ne yapıyor şu anda?" diyebildim girdiğim şoktan kurtulmayı başarırken. Diğerine göre daha kısa olan şövalye kıkırdarken "Başkasını becermekle meşgul," demişti "izlemek isteyebilirsin lakin kurallar."

Yüzüm buruştu bunun üzerine şövalyenın kıkırtıları kahkahaya dönüştü ve ben hızımı alamadım. Onlar gülüşmekle meşgul olurken hızla elimi kapı koluna uzattım ve büyük bir gürültüyle odaya daldım.

Obedience | Katsudeku Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin