3

390 44 91
                                    

bol bol yorum yapip oy verirseniz asiri sevinirim ❤️

———

Zihnime hücum eden keskin ağrı, artık önümdeki bilgisayar ile olan ilişkimi kesmem için bi' uyarıcı olurken bu uyarıyı ikiletmedim ve oturduğum yerden hızla kalktım.

Pekala eğer bi' meslek seçmeden önce beni uyaran birisi olsaydı şayet kesinlikle avukat olmazdım. Kontrol ettiğim dosyaların haddi hesabı yoktu, yalnızca tek bir davaya da bakmıyordum. Telefonumu açık unuttuğumda ise gece gelen aramalar ve mesajlardan tutun, yolda bir müvekkilimi gördüğümde dahi beni soru yağmuruna tutuyorlardı.

Sesli bi' nefes verdim, arabanın içerisinde oturmaktan uyuşan kalçamı hareket ettirdim ve vücuduma yayılan o eşsiz acıyla birlikte yüzümü buruşturdum. Kucağımdaki bilgisayarın ekranını kapatıp gözlerimi ovuşturduktan sonra hızla kendımı arabadan dışarı atarak derin bi' nefes aldım.

Buraya geleli neredeyse 3-4 saat oluyordu, Sasuke işi olduğunu söyleyip gitmişti ve ben ise arabaya tıkılmış bana verilen dosyaları incelemiştim. Tabii bu süre zarfında telefonlarım da susmadığı için zaruri olarak müvekkillerimi ajansımızdan, farklı avukatlara yönlendirmiştim.

Olduğum yerde gerinip arabadan uzaklaşırken yanıma gelen siyah takım elbiselileri gördüğümde bıkkınca nefes verdim ve "O sokağa gireceğim, biraz etrafı incelemek istiyorum." dedim. Bununla beraber aralarından birisi "Sizinle birlikte gelmemiz gerekiyor." dediğinde gözlerimi devirdim ve mecburi olarak kafamı olumlu anlamda salladım.

Aksi takdirde ya arabaya girecektim ya da kollarımdan sürüklenerek o sokakta gezdirilecektim, tanrım cidden sinirlerim alt üst oluyordu.

Ben ileride korumalar ise arkamda, gecenin karanlığında parıl parıl parıldayan sokağa girdiğimde içimi oldukça garip bi' titreme aldı. Ellerimi birkaç defa açıp kapadım ve ardından ise etrafa kısa bi' göz gezdirdim.

Oldukça şık ve açık açık giyinen kadın yahut erkeklerin bazıları köşe başlarında dikilip gelen geçene gülümsüyor, bazıları çalgılarını çalıyor bazıları ise tek katlı evlerin balkonundan sokaklardan geçenlerin dikkatini çekmeye çalışıyordu.

Yutkunmadan edemedim ve içimi dolduran garip, rahatsız edici hissin de önüne geçemedim. Her adım atışımda zeminin ayaklarımın altından kaydığını hissederken başım döndü, üşüyen parmak uçlarımla anlıma dokunurken eş zamanla birlikte yanımda biten benden kısa bi' kadın koluma ellerini sardı.

"Bu gece yalnız mısınız efendim?"

Kırmızı boyalı dudaklarından çıkan etkileyici ses tonuyla örtüşen süslü sözleri, gözlerimi kırpıştırmama neden olurken o garip his sarmaşık misali yeniden sardı bedenimi ve geri çekilme ihtiyacı hissettim kendimde.

Fakat yapamadım. Kadının bakışları, hareketleri ve sesleniş tarzı öylesine farklı ve etkileyiciydi ki, kendimi ona çekiliyormuş gibi hissediyordum.

"Yalnız değil."

Sağ yanımdan gelen kalın ses, bedenimin irkilip uyanmasına neden olurken olanları yeni idrak ediyormuş gibi hızla kendimi kadından uzaklaştırdım. Bu hareketimle renki dudakları, üzüldüğünü belli edermişçesine büzülürken üstelemedi ve önümde eğilerek arkasını bana döndüğü gibi farklı bi' adamın yanına doğru ilerledi.

Two Life | SasunaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin