1

682 65 101
                                    


satır arası bool bool yorum yapıp oy verırsenız asiri sevinirim asklar ❤️‍🔥❤️‍🔥

———

"Evet sizi çok iyi anlıyorum, sakin olun lütfen efendim fakat şimdi kapatmak durumundayım." dedim yapmacık bir neşeyle ve karşı tarafın cevap vermesini beklemeden direkt kapattım telefonu.

Kolumun altına sıkıştırdığım kalın dosyalar ve elimde olan siyah çantayı düşürmemek için sarf ettiğim enerjinin yanında bir de davasına baktığım müvekkilimin sitemlerinden sıyrılmaya çalışıyordum. Adımlarımı hızlandırdım ve biraz uzağımda olan otomatik kapıdan geçerek, girişteki muhasebe bölümüne yöneldim.

Bilgisayara oldukça dikkatli bi' biçimde bakan kızıl saçlı kadın, geldiğimi fark ettiğinde elleriyle gözlüğünü düzeltti ve "Randevunuz var mıydı?" dedi oldukça umursamaz bir sesle. "Evet." diye cevap verdikten sonra gerekli bilgileri verdim ve kadın, bana küçük bir kart vererek "Buyrun efendim, sizi bekliyorlar lütfen en üst kata çıkın, koridorun sonundaki oda." dedi.

Kaşlarım çatılırken başımı olumlu anlamda salladım ve bana uzatılan kartı alarak, demir geçitlere doğru ilerleyip kartı okuttuktan sonra da asansöre gittim. Titremeye başlayan ellerim, gerginliğimin somut bildirgesi olurken kaşlarım çatıldı ve dosyaları sıktım.

İsteğim dışında oluyordu ve ben bu duruma bir çare bulamıyordum ne yazık ki.

Asansör hızlı bir şekilde katları çıkarken, irislerimi aynada gezdirdim. Öne doğru yatırdığım sarı saçlarım, baygın bakan mavi gözlerim, neredeyse burnumdan düşecek olan gözlüğüm ve giydiğim siyah takım elbiseyle oldukça garip gözüküyordum.

'Kat 21, kapılar açılıyor.'

Asansörün ince sesi, kata geldiğimizi bildirirken gözlerimi kırpıştırdım ve hızla arkamı dönerek, emin adımlarla bana söylenilen odaya doğru ilerledim. Odanın önüne geldiğimde ise derin bir nefes alarak kapıyı birkaç defa tıklattım fakat içeriden bir ses gelmedi.

Aslına bakarsan, duyduklarından dahi emin değildim çünkü içerideki yoğun gürültü dışarıya kadar geliyordu. Kaşlarım çatıldı, birkaç defa daha sertçe tıklattım fakat bana karşı olan hiçbir sesleniş yoktu. Ben de gereğini yaparak kapıyı açtım lakin açtıktan sonra geri kapatsam mı diye düşünmedim değildi.

"Kapıyı tıklatsam dahi duymadınız o yüz-"

İrislerim şaşkınlıkla aralanırken, kapıyı açmamla birkaç milim uzağımdan geçen parlak nesne büyük gözlerimle içeride, aynı şaşkınlıkla bana bakan kişilere baktım. Cümlemin yarıda kesilmesi kesinlikle önemli değildi, yalnızca az önce birkaç milim ötemden fırlayan şeyin gerçekliğini kavramaya çalışıyordum.

O bir bıçak değildi, değil mi?

Dudaklarım aralanırken kaşlarım havalandı ve maviliklerim, büyük masada oturan siyahlara kaydı. Odadakilerin aksine, yüzünde hiçbir duygu kırıntısı dahi yoktu.

"Uzumaki Naruto, değil mi?" dedi kalın sesiyle ben şaşkınlıktan dilim tutulmuş, öylece ona bakarken. "O da kim? Daha önce buralarda ismini hiç duymamıştım." dedi pembe saçlı bi' kız alaylı ses tonuyla.

"Yoksa, önceden takma isim falan mı kullanıyordun?" diyerek büyük gözleriyle bana sorgulayıcı bakışlarla bakan kahve saçlı kıza anlamsız bi' bakış attım.

Two Life | SasunaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin