AKŞAM ÜZERİ (Aysu)

4 0 0
                                    

Nasıl olduysa günler sonra ilk defa birine sarılabilmiştim. Kimsem yoktu çünkü. Annem ile o kadar kopuk bir hayatımız var ki babamın öldüğünü bile söyleyememiştim. Uykudan sarsılarak uyandım, içimde hala korku silah sesleri ve babamın o hali ve parktaki taciz görüntüleri vardı. İçim çok acıyor ve ağlayamıyorum bile, içimi açıp anlatacak kimsem yok. Bir yabancı en kötü günümde ancak bu kadar iyi gelebilirdi. Gözlerimi korkuyla irkilerek açtım, Aras'ın omuzundaydı başım ve hemen kalktım benim irkilmemle Aras da endişeyle uyandı. 

- Aysu ben buradayım, yok bir şey. İyi misin? gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu.

- Aras dedim ve sarıldım. Tek başıma kaldığımı her rüyada, her korkuda hatırlamak çok kötüydü. Resmen yapayalnız kalmıştım. Gözlerim doldu ve sarıldım sıkıca. Çaresizdim. Dışardan bakıldığında param var hayat banan güzel ama işte öyle olmuyor, benim kimsem yoktu. Aras ise benim herşeyimden habersiz yanımdaydı. Sarılmayı bıraktım ve gözlerinin içine baktım.

- Daha iyiyim, teşekkür ederim yanımda olduğun için. gözlerim dolu dolu oldu bu cümleleri söylerken... Aras elimi tuttu, elimin üzerine elini koydu ve gözlerime bakarak konuşmaya başladı.

- Aysu neden gözlerin dolu, neyin var bana anlatmak ister misin? Biliyorum güvenmiyorsun normal yeni tanıyorsun ama benden sana zarar gelmez. Çok ani bir tanışma kahvaltı vs oldu evet ama kötü biri olmadığımı zamanla daha iyi anlayacaksın bu durumu. Seni böyle üzen nedir, sen iyi olmadığın için merak ediyorum sadece. Ve iyi olmanı istiyorum. Ayrıca bence bizim bir anda karşılaşmamız bir tesadüf değil, belki de birbirimize bazı konularda iyi geleceğiz yolumuz denk düştü. Kendini iyi hissedeceksen, dinlemek isterim. İyi gelmeyecekse sen nasıl istersen. Ama ben buradayım her zaman, bilmeni istiyorum. 

Aras böyle konuşunca ağlamaya başladım. Az da olsa içimin açılması rahatlamam gerekiyordu. Ağlayıp, bir yerden de gülerek Aras yeniden tanışalım mı? dedim.

Aras da güldü, elini uzattı.

- Merhaba ben Aras, 24 yaşındayım. Avukatım. Fakat mesleğimi yapmaya başlamadım. Ben de tek yaşıyorum, spora gidiyorum, arkadaşlarımla vakit geçiriyorum geneli bu şekilde. Sormak istediğin bir şey var ise sorabilirsin.

Avukat olduğunu söyleyince şaşırmıştım, doğrusu olabilir tabii ki ama beklemiyordum. Tahmin bile edemezdim. Gülümsedim ve kendimi anlatmaya başladım.

- Memnun oldum, ben de Aysu. 19 yaşındayım, üniversiteye gitmeme kararı aldım bazı sebeplerden dolayı. Kendi halimdeyim, tek yaşıyorum. Yazı yazıyorum, bu şekilde. Peki senin ailen nerede?

- Ailem, babam burada aslında bir şirket hissesi var şirkette öyle takılıyor iş güç koşturmaca. Annem vefat etmiş. Babam başkası ile birlikteydi en son, kendisi ile pek görüşmüyorum. Anlaşamıyoruz çok fazla. Öyle tek başıma hayat geçiriyorum diyebilirim.

Annesinin vefat ettiğini duyunca çok üzüldüm, yaşantımızı az da olsa benzettim ve kendime daha bir yakın gördüm. Aras konuşmaya devam etti.

- Sen neden ailen ile yaşamıyorsun?

Bir an bu soruyu duyunca ne cevap vereceğimi şaşırdım beni sahipsiz bir kız çocuğu olarak görmesini istemedim. Kekelemeye başladım. Sonuçta zarar verebilir iyi derecede tanımıyorum.

-ıı, çünkü üniversiteye gideceğimden yalnız yaşamaya alışmak istedim ama tabi iletişim halindeyiz gelip gidiyorlar. 

Yutkunarak baktım, hafif gülümsedim.

- İyiymiş, farklı bir düşünce. Ailen burada mı peki?

- Yok yurtdışına çıktılar. Ara sıra geliyorlar. Neyse canım bu konular bitmez şey kahve içer miyiz yapayım? dedim koltuktan ayağa kalktım. Kaçarcasına davrandım ama öyle oldu biraz neyse içim bir tuhaf oldu ne yaptığımı ben de bilmiyorum.

Güldü, tabii sade şekersiz içerim. dedi. Hemen mutfağa doğru yürümeye başladım. ellerim titriyordu. İçimden de düşünmeye başladım, bu çocuğun sevgilisi yok mu bu kadar yakışıklı düşünceli e avukat bir de diye. neyse.. Benim gibi o da sade ve şekersiz kahve içiyormuş... sağlıklı hayat! Mis... küçücük şeylere sevinen bir kızdım ama bu kadar da değil ya ahaha neyse içime değişik bir duygu geldi. O sırada kahveyi hazırladım makineyi çalıştırdım. Derin düşüncelere daldım derken kahve ötmeye başladı.

Kahveleri doldururken düşünce yığınlarımdan dolayı kahveyi taşırdım.

Ah deli kız, sakar kız şu düşünceleri bir bırak da misafirine odaklan.... 

Fincanın kenarlarını temizledim, kaç gündür bir şey yemediğim için evde ikram edilmelik bile hiçbir şey kalmamış. Neyse yarım bir çikolata vardı dolapta onu da kahve yanına bıraktım. Soğuk bir su, tamamdır. Ben kahveye bakıyorum kahve bana, ay götürsene deli kız. Günlerden sonra ilk defa bir tık daha iyi hissediyordum kendimi. Biraz da heyecanlı sanki. İçimde değişik duygular vardı. İçeriye doğru ilerledim, eveeeet kahveler geldi.. masaya bıraktım.

Aras hafif içten gülümseme ile, ellerine sağlık teşekkürler dedi. Oturdum kahvemi elime alıp içmeye başladım. Utanmaya da başlamıştım.





Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 03, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

UMUTSUZ VAKA, UMUTLU AŞK.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin