İyi okumalar dilerim bebekler🌟
Babamın şaşkınca ikimize bakmasıyla Seza utangaç bir tavırla kafasını eğiyordu. Ben ise bakışlarına sertçe karşılık veriyordum.
Şimdi birçok soru soracaktı ikimize de. Bu yüzden alfaya ruh eşi meselesini söylememesini söylemeye çalışmıştım, kaş göz yaparak!
"Ruh eşi mi? İkiniz?" Hafifçe kafamı onaylarcasına salladım. Karşımızdaki koltukta oturan alfadan ise hiç ses çıkmadı.
"Farkında olmadan omega oğluma eşini mi bulmuşum?" Kaşlarımı kaldırarak sözüne müdahale ettim.
"Eşimi değil. Ruh eşimi. Tabi, gerçekten ruh eşi diye bir şey varsa!" Babamın yüzündeki heyecanlı ifade yerini hafif bir kızgınlığa bıraktığında gelecek şeye hazır olmaya çalıştım. Yine azarlanacaktım.
"Ne demek gerçekten varsa? Elbette var, Alaz. Ruh eşleri birbirini reddedemez. Böyle şeyler düşünme, Seza'ya hemen ısınmaya bak!" Göz ucuyla alfaya baktığımda dikkatle babamı dinlediğini gördüm. Onun bu nasihatları anlaşılan onun hoşuna gidiyordu.
"Reddedemeyeceğimi kim söyledi?" Sanki bedenimin içinden keskin pençeler tırmalıyor gibi bir hisle, elimi göğüs kafesimin ortalarına doğru koydum. Göz bebeklerimin büyüdüğüne emindim. Çünkü bu his canımı feci yakmıştı.
"Reddedemezsin diyen biri olduğundan değil, reddetmeye kalkarsan inanılmaz bir acı çekersin ve sonunda da ölürsün." Elimi göğüs kafesimden zorlukla çektim. Dehşete düşmüştüm. Gözlerimi sinirle alfaya diktim. Bunlar onun suçuydu. Hepsi karşıma çıktığı içindi!
"Bu da ne demek?! Ben hayatım boyunca bu alfaya bağlı mı kalacağım?" Tekrardan hissettiğim acıyla elim tekrardan göğüs kafesimi buldu. Yüzüme acımı yansıtmamak için dirensem de pek işe yaramıyordu. Dedikleri gerçekten doğruysa?..
"Alaz Zeval! Ben seni bu kadar düşüncesiz mi yetiştirdim? Bu durum seni etkilediği kadar Seza'yı da etkiliyor. Ayrıca sözlerine dikkat et, hem kendinin hem de Seza'nın canını yakıyorsun." Gözlerimi babamın üstünden ayırıp Seza'ya doğru yönelttim. Yüzünde gördüğüm benimkiyle benzer ifadeyle, benim içimde beliren hissin aynısının onda da belirdiğini anladım. Aynı acı hissinin...
Sessizce önüme dönerken babamın ruh eşleri hakkında bildiklerine odaklanmaya çalıştım. Ben hiçbir zaman ruh eşlerine inanmadığım için asla onlar hakkında bir şeyler öğrenme zahmetine girmemiştim. Şimdi ise ruh eşleri hakkında, bizim hakkımızda bir şeyler öğrensem fena olmaz diye düşünüyordum.
"Gürkan Bey bir şey sorabilir miyim?" Babam alfaya bakarak hafifçe kafasını salladı.
"Belli ki siz ruh eşleri hakkında bizden daha çok şey biliyorsunuz. Ruh eşinizi ilk gördüğünüz anda oluşan işaretlerle ilgili de bir şeyler biliyor musunuz?" Babam düşünceli bir bakış attı ikimize de.
"İşaretlerinizle ilgili bir sorun mu var? Şimdiden çatlaklar oluşmadı değil mi?" Alfa hızla kafasını iki yana salladı.
"Hayır, öyle değil. Sadece,.." Bakışlarını babamın üstünden ayırıp bana dikti. Alfanın ne söyleyeceğini anlayarak gözlerimi kocaman açtım. Sakın, söyleme! Babamdan daha fazla azar yiyecektim!
"Alaz Bey'in işareti var mı, emin değiliz." Alfanın ağzından dökülenlerle gözlerimi devirdim.
"Alaz'ın işareti vardır, mutlaka. Ruh eşlerinde onlara has, birbirinin aynısı işaretler belirir. İşaretleriniz birbirinizi ilk gördüğünüzde oluşmuş olmalı." Babamın bakışları bana döndü.
"Görünürde işaretin yok, sen fark etmedin mi işaretini?" Bu konuya bende anlam veremediğim için usulca babama yanıt verdim.
"Hiç görmedim. Alfa söylememiş olsaydı, böyle bir işaretin varlığından bile haberim olmayacaktı." Babam kafasını aşağı yukarı salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hilaf&Berceste(Gay)+18
General FictionAlfaların baskısının halen sürdüğü dünyaya bir omega doğdu. Ne kadar hilaf olduğunu bakan hiç bir göz göremez, ne kadar berceste olduğunu ise bakan her göz görürdü. Eşcinsellik ve aşırı cinsellik içerir! Omegaverse bir kurgudur!