12. Bölüm

5 2 0
                                    

O gece aynı kulaklıkta aynı müziği dinleyip uyumuştuk. Ama sabah yine yoktu ... ve ben yine onsuz yola çıkıcaktım. Duşa girip hazırlanmıştım . Tam çıkıcakken babam elinde tuttuğu poşeti uzatarak
- Sana sevdiğin yiyeceklerden aldım yolda yersin.
- sensiz yiyemem o yüzden bunlar burada kalıyor ve ben döndüğümde beraber yiyoruz .
Canım kızım deyip sarılmıştı. Beni de ağlatmıştı. O sırada Buse
- babanı da kendin gibi duygusal yaptın. Bi kaç günlüğüne gidiyoruz zaten ağlamayın. Yoksa bende size eşlik ederim .
Bunun üzerine gözyaşlarımı silip babama son kez sarılıp arabaya binmiştim.Yollar bitiyordu, saatler geçiyordu, güneş yerini geceye veriyordu , geceler ise hüzne . Ama benim acım hiç dinmiyordu. Bu alışılacak bir şey değildi . İyi olduğunu bilsem yine yeterdi. Ortada ne başında ağlayabileceğim bir mezar vardı, nede görmek için gidebileceğim bir yer , ortada kayıp vardı . Ortada yanan koca bir yürek vardı ...ama söndürecek kişi yoktu. Acılar yığılmıştı üzerime kalkamıyordum. Daha da yığılmasınlar diye gözlerimi kapatıp uykuya dalmıştım. Rüyamda Karan'ı bir uçurumun kenarında görmüştüm , kendini atıcaktı. Durdurmaya çalışıyordum ağlıyordum .Gitme ,beni bırakma diye yalvarıyordum.
-gitmem gerek çiçeğim , seni yakından izlemek çok güzeldi biraz da gökyüzünden izliycem. Seni izleyebileceğim her şartta izliycem. Bizim bizden başka kimsemiz yokmuş sevgilim. Kimseye güvenme ve beni aramaktan hiç bir zaman vazgeçme. Öyle çok uzakta da arama , belki yakınlardayımdır . Yakınlarındanımdır....
- Biz ,biz olduktan sonra kime ihtiyacımız var Karan . Kızımız ,oğlumuz olucak onlar bize yeticek . Yalvarırım gel tut elimi . Yada beni de al . Lütfen bırakma beni.
- üzgünüm çiçeğim... hayallerimiz , anılarımız , her şeyimiz sana emanet . Sen emanete sahip çıkmayı iyi bilirsin . Seni çok seviyorum hoşçakal...
- .....
Çığlıkla uyanmıştım uykudan. Elim ayağım titriyordu ağlıyordum. Buseyle Emre ne olduğunu soruyorlardı anlatamıyordum. Arabayı köşeye çekip yüzüme su döküp sakinleştirmeye çalışmışlardı . Anlatmıştım sonra , benle birlikte ağlamışlardı .
Artık beni teselli edemiyorlardı teselli edecek söz kalmamıştı.
Bazı acıların tesellisi olmazdı...
Yolun kalanını Karan' ı düşünerek geçirmiştim. Engin abide kalıcaktık yine. Gelmiştik Engin abi bizi karşılayıp işe gitmişti. Yol yormuştu . Buse ve Emre uyumuşlardı. Beni de öyle biliyorlardı. Ama benim o eve gitmem gerekiyordu. Duramazdım, bekleyemezdim. O son günün hayalini de olsa görmek istiyordum . Ondan kalan son eşyaları almak istiyordum. Yolu bilmediğim için taksiyle gitmiştim. Geldiğim an gözlerim dolmuştu. Ama ağlamamalıydım, ağlarsam derdimi anlatamazdım. Kapıyı defalarca çalışmıştım. Ama evde kimse yoktu beni gören bi teyze kime baktığımı sormuştu. Ev sahibini aradığımı söylemiştim. O buraya gelmez pek deyip numarasını vermişti . Teşekkür edip aramıştım .
-alo , kimdiniz
- Asya ben hatırladınız mı ?
- Hatırladım . Bi haber mi var yoksa
- hayır maalesef. Ben Ankara'ya geldim bugün evin önündeyim şimdi Karanın eşyalarını göndermemiştiniz, onları almak için geldim bide müsade ederseniz evde biraz durmak istiyorum.
- kalabilirsin tabi de ,ben tüm eşyaları gönderdim zaten . Kazadan sonra eve gittiğimde . Mutfakta 3-5 bulaşık bide masanın üzerinde mumların olduğu bir poşet vardı sadece
-Biz evden çıkmadan her şeyi toplamıştık bulaşık falan yoktu hem mumların yanında Karan'ın eşyaları da vardı.Nasıl olabilir bu?
- Bilmiyorum Asya müsaitsen orda bekle 1 saate yanına geleyim yüz yüze konuşalım olur mu?
Olur  peki bekliyorum deyip kapatmıştım.O an büyük bir şok içerisindeydim o eve bizden sonra birisi girmişti. Ama kim niye girip sadece kıyafetleri vs alıp çıkardı. Dayalı döşeli evde alınacak tek şey kıyafet miydi? Karan yaşıyordu buna emindim artık . Gördüğüm şeylerin hepsi gerçekti . Kazadan sonra eve gidip eşyalarını almıştı. Ama böyle bi şeyi neden yapardı beni nasıl  o halde bırakıp gidebilirdi? Nasıl geri dönmezdi ? Hayatında başka birisi mi vardı?...

Kayıp Okyanus Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin