Yusuf'tan
Ender'e herhangi bir şey olursa diye bakmak için gece uyanmıştım. Yüzündeki memnuniyetsiz ifadesi iyi olmadığını belli ederken elimle karnını hafif hafif ovalıyordum.
Birden gözlerini açarak hızla doğrulduğunda ben de kalktım. Bir eli ağzında, bir eli karnında tuvalete girdiğinde kusacağını anlamıştım. Tuvalete doğru eğildiğinde elimle belini sıvazlarken saçlarını da tutuyordum bir yandan.
Sonunda kafasını kaldırdığında elini yüzünü yıkamasına yardım ettim.
"Daha iyi misin?"
Bayık bakışları bana dönerken gözleri dolmuş kollarını boynuma sarmıştı. Birden neden yaptığını anlamasam da sarılışına karşılık verdim.
"Bu hep böyle olacak mı Yusuf'um?"
"Bir süre devam eder. Sonra geçer, merak etme."
"Onu sormuyorum, sen hep böyle yanımda olmaya devam edecek misin?"
"Tabii ki bebeğim. Anlattım ya sana."
"B-ben üzgünüm. Seni de bunaltıyorum."
"Asla. Bunalmıyorum, ki bunalsam da senin tarafından olacaksa sorun değil."
"Çok seviyoruz seni."
"Ben de sizi. Uyumak ister misin?"
"Hmhm, uyuyalım."
İşte böyle ne yapacağını bilemediği zamanlarda büyüklük gösteren ben olurdum. Uyumadan önceki utancımı hemen bir kenara saklamıştım.
Yatakta ikimiz de tavanı izlerken elimi sıkı sıkı tutuyordu. Şu an ağlıyordu ama ona bir şey dememi beklemiyordu. Arada ona bu şekil izin vermemi isterdi, ben de içini boşaltana kadar beklerdim.
Burnunu çekerken ağlaması iç çekişleriyle son buluyordu yavaş yavaş. Bana döndüğünü hissedince ben de ona baktım.
"Sence gerçekten bebeğimize iyi bakabilecek miyiz?"
"Tabii ki de bakabileceğiz. Unuttun mu? Biz muhteşem bir ikiliyiz."
Bu cümleyi ilk kez ödevimi yapmama yardım ederken o kurmuştu. O da o zamanları hatırlamış olacak ki güldü.
"Hâlâ hatırlıyor musun?"
"Unutamam ki."
Yanağımdaki acımayla ağzımdan bir inleme çıkarken sinirle Ender'e döndüm.
"Niye ısırıyorsun?"
"Çok tatlı gözüktü gözüme."
"Sen de tatlısın, ben ısırıyor muyum seni?" diye söylenmeme gülmüştü. Yüzündeki yaşları silerken yanağına uyumadan önce yaptığım gibi bir öpücük kondurdum.
"Ağlamak yok artık ama. Bebeğimiz üzülebilir. Onu üzmek istemeyiz, değil mi?"
Kafasını usul usul sallarken tekrar tavana döndü.
"Onu üzecek hiçbir şey yapmayacağız."
"Aynen öyle."
"Bizimki gibi kötü zamanlardan geçmeyecek."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bileklik [Mpreg (bxb)]
Short Story[Tamamlanmıştır (×23)] "Ben anne ya da baba olamam, ben bunu öğrenmedim. Benim gibi biri daha yetişmemeli burada." İyi okumalar,