"17"

53 3 0
                                    

İyi okumalar 📖

Hayatımda hiç bu kadar karışık duygulara sahip olmamıștım.Arkadașlarımı ve sevdiğim adamı kaybetmek istemiyordum ve onların yanında tüm güçlerimiz kullanmak istemiyordum. Çünkü farkında olmadan onlara da zarar verebilirdim.

" Kendinizi koruyun!"

Rüzgar hepimize seslenince herkes bizlere verilen aletleri çıkarıp savunmaya geçtik. Ama hepsinide gözlerinden okunuyordu nasıl korktukları. Bende onlar gibi kılıcımı mi çıkardım. Tir tir titriyorum. Rüzgarla, adama baktığımda Rüzgara bir şeyler söylüyordu.

Onları daha rahat duyabilmek için adımlarımı onlara yönelttim ve söylediklerine kulak kesildim.

"Sizin buraya ait olmadığınız kanınızın kokusundan belli ne işiniz var burda!"

Kanımızın kokusunumu alıyordu bu PİSLİK?

Adama istemsizce bir nefret oluşmuştu içimde . Normaldi görünüşü bile ondan hem korkmama hemde nefret etmemi sağlıyordu.

Evet Kurt adamların burunları hassastır ancak kanımızın kokusunu alacak kadar değil. Aklıma kitapta okuduklarım geldi. O zaman bu adam bir alfa olmalıydı!

Gözlerimi büyüttüğümde başımıza gelecek şeylere kendimi hazırlıyordum. Ben düşüncelerime dalmisken adam tekrar söze gircek diye düşünürken Rüzgar onu susturdu ve kendi söze girdi.

"Bakın biz buraya kötü amaçlar için gelmedik biz sadece bir sey alıp çıkıcaz. Yani sizinle bir işimiz yok."

Rüzgar cümlesini bitirdiğinde adamın aklına bir şey gelmişti ama bu onu neselendirmeden kasıt dahada sinirlendirir kaşlarını iyice çattı ve burnundan solumaya başladı. Bir an gözüm havadaki dolunaya kaydı. İyice yukarı çıkmış ve daha fazla parliriyordu. Ben aya dalmış ken adam konuşmaya başladı.

"Sizin ne aradığınızı elbet tahmin edebiliyorum. Ama istediğiniz şeyi almak isteyen çok kişi oldu ve sonlarıda ölüm!"

Dilim tutulmuştu. Ne diyelim şimdi. Derken dilimden istemsizce cümleler döküllü verdi.

"Nasıl öldüler?"

Bunu sorduğumda inanamıyorum!. Sanane Safir niye soruyon sanane.

Adam söylediğimle birlikte bıyık altından bir gülümseme verdi bana. Daha sonra yavaş ama bir o kadarda kendinden tavırlarla bana doğru bir kaç adım attı.

"Bilmek istemezsin. Ama eğer istersen sana kimin ve nasıl yaptığını gösterebiliriz!"

Dedi. Demez olaydı keşke.

Ben yutkunurken o sol elini havaya kaldırdı ve ormanın derinliklerinden onlarca uluma sesi yükseldi.

İşte o zaman anladım hapı yuttuk.

Ağaçların arkasından hızla gelenlerin adım sesleri geliyordu.

Biz savunmada kalırken karşımızdaki adamdan bir bir kırılma sesleri geliyordu. Ben ne oluyor buna diye bakarken adam kurda dönüşmüş bize inat uluyurdu ama biz korkmadık. Yada öyle gözüküyorduk. Kendi adıma söylemek gerekirse çok korkuyordum! Tir tir titriyordum.

Diğerleri bize doğru gelirken Rüzgar yanıma geldi ve kulağıma fısıldadı.

"Sakın ölme. Kendin için değil benim için."

Gözlerime öyle bi baktıki sanki bana yalvarıyordu. Anladimki ben bu adama aşık olmuştum...

"Aynısından..."

Merhabaaa!
Nasılsınız?
Ben bu bölümü yazarken çok heyecanlıydım. Çünkü kahramanlarımız çok tehlikeli bir yolculuğa çıktılar ve bizi çeşit çeşit maceralar bekliyor demek oluyor buu😊

Gelecekte olacaklara çok şaşıracaksınız.
Aklımda çok güzel şeyler var yakın zamanda diğer bölümde görüşmek üzereee🤞

Lütfen yıldızların içini doldurunn🙏✨

Bb👋👋👋



Kayıp KrallıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin