YASAK AŞK

6.BÖLÜM DÜZENLENDİ

"Sence de Nehir sadece altı aylık bir ilişki için fazla heyecanlı değil mi?"

Serdar yıllardır kardeşinin eğitimi için onu sürekli yurt dışına gönderiyor, onun için bütün imkanlarını seferber ediyordu. Lisans eğitimini Amerikada alan Nehir altı ay önce Ateş ile tanışmıştı ve bu kadar kısa sürede ona fazla bağlanmıştı. Takibiki de kardeşinin sevdiği, sevildiği bir adamla olmasını istiyordu ama bu bir ağabey olarak kardeşini kıskanmasına engel olamıyordu ve içten içe bu kadar çabuk bağlanmasından rahatsız oluyordu.

Hazan'a sorduğu sorunun cevapsız kalmasıyla ona dönmüş, dalgın dalgın yolu izlediğini görmüştü, yüz ifadesi çok iyi görünmüyordu. Endişeyle Hazan'ın koluna dokunup "Hazan, iyi misin?" dedi.

Serdar'ın koluna dokunmasıyla irkilen Hazan "hı, bir şey mi dedin?" diye sordu. Serdar endişeyle tekrar "sana bir şey sordum ama duymadın. İyi misin?"dedi.

"evet, evet iyiyim, yola dalmışım, duymadım kusura bakma".

Hazan'ın dün bayılması ve bugün de böyle dalgın olması Serdar'ı endişelendirmişti. Yüzü de solmuştu zaten. "dün de kötü oldun, yüzünün rengi solmuş bak eğer iyi değilsen bir doktora gidebiliriz canım, tekrar dünki gibi bayılmanı istemiyorum"

Hazan kocasının endişesine karşın elini tutup "ben iyiyim Serdar, gerçekten iyiyim, bugün Nehir'in günü ve ben bunu ikinci defa mahvetmek istemiyorum"dedi.

Serdar tam itiraz edecekken Hazan onu susturup "biliyorum bana öyle bir şeyin olmadığını söyleyeceksin ama Nehir bir genç kız ve sevgilisini abisiyle tanıştırmak istiyor ve çok heyecanlı. Lütfen bu heyecanını daha fazla ertelemeyelim ve bir an önce hayal ettiği tanışmayı bu gece yapalım" dedi.

Serdar gülümseyip "senin merhamet dolu kalbini çok seviyorum ve senin gibi bir eşim olduğu için çok şanslıyım ama yinede senin için endişeleniyorum lütfen tekrar rahatsızlanırsan bunu bana söyle güzelim" dedi.

Hazan Serdar'ı endişelendirdiği için kendini çok kötü hissetmişti. Çünkü kocası onun için endişelenirken o sevdiği adamı düşünüp durmuştu. Daha doğrusu sevdiği adamla, kocasının kız kardeşi arasındaki ilişkiyi düşünüyordu ve içten içe istediği şey bu ilişkinin gerçek olmamasıydı. Kulağa çok çirkince bir düşünce olarak gelebilirdi fakat kim uğruna her şeyden vazgeçtiği bir adamın başkasına ait olmasını isterdi ki. Üstelik o başkası görümcesi ise. Yine de kocası onun merhametli olduğunu düşünüyordu gerçekleri bilse dediği şeyin arkasında durabilir miydi acaba?

Bu karmaşık sorular ve düşüncelerle nihayet yemek yiyecekleri, boğaz manzaralı, lüks restorana gelmişlerdi. Serdar arabadan inip karısının kapısı açtı ve elinden tutarak indirip, arabanın anahtarı valeye verdi. Ardından karısının belinden tutarak içeriye girdi.

Ceketlerini görevliye teslim edip, kendilerini bekleyen çiftin yanına gittiler. Nehir heyecanını göstermekten çekinmeden "hoşgeldiniz" diyerek abisi ve yengesine sarıldı, ardından Ateş'e dönüp gülümseyerek "sevgilim dün tam tanışamamıştınız, yeni bir başlangıç daha iyi olur diye düşünüyorum" dedi.

Ateş de ayağa kalkıp "çok iyi düşünmüşsün hayatım" diyerek önce Serdar'a elini uzatıp "Ateş Devran Taşdemir" dedi.

Serdar da elini sıkıp "Serdar Deniz" diye tanıttı kendisini, ardından Hazan'ı belinden tutup yanına çekerek "Eşim Hazan Deniz" diyerek Hazan'ı tanıttı.

Hazan'ın kalbi deli gibi atıyordu, heyecandan titrememek için kendini zor tutuyordu. Serdar'ın kendisini tanıtmasından sonra Ateş'e elini uzattı. Ateş kendine uzatılan eli nazikçe öpüp "memnun oldum Hazan Hanım ama biz bugün tekrar karşılaştık ve tanışmanın ötesine geçtik" dedi.