*iyi okumalar 🖤
Kimsenin olmadığı mezarlıkta, geride sadece Gurur'un kemiklerinin kaldığı mezarlığın önünde duruyordum.
Hayatta olduğu süre, ölümün ardındaki süreden kısa gibi hissettiriyordu. Belki de yaşadıklarım yüzündendi. Zaman, olaylara göre farklı geçiyordu.
Buraya gelmeden önce kafamda birçok şey düşünmüştüm ama geldikten sonra tek yaptığım toprağa bakmak olmuştu.
Gurur, bana aşık olan birinin, bana ulaşmak için kullandığı biriydi. İşini görünce ve ondan hoşnut olmayınca ortadan kaldırılmıştı. Kitapta o kadar basitti ki gerçek hayatta bu kadar zor hissettirmesi haksızlıktı.
"Ne yapacağımı bilmiyorum."
Kendime ettiğim itirafı sesli şekilde iskeletlere de ettim. Buğra'nın gerçek yüzünü göreli 2 gün oluyordu. Onu orda bırakıp gitmeliydim ama sadece 'Gerçek sen, farklısın.' demiştim.
Tekrar 'Sevmedin mi?' diye sormuştu.
Bu sefer sorusu masum değildi. 'Hayır' dersem birçok şeyi yok edecek gibi çıkmıştı. İçimden evet demek de gelmedi. Kitap hakkında sorunca sevdim dediğim karakteri karşımda görünce 'bilmiyorum.' demiştim.
Buğra tahmin ettiğimin aksine sessiz bir kabullenme yaşadı. İki gün boyunca aynı evde birbirimize uzak kaldık. Geceleri gitcek miyim diye beni kontrol etmeye geldi. Ben de fark etmemiş gibi uyuyor numarası yaptım.
"Buraya geleceğini tahmin etmiştim."
Arkamdaki soğuk ses, düşüncelerimden sıyrılmama sebep oldu. Mezarlıkta yalnız olmadığımı anladım. Onun ne zaman geldiğini bilmiyordum.
Ona bakınca kalbimdeki uyuşma hissini hâla hissediyordum. Sadece ürperti bedenimdeki rahatlık ve huzuru alıp götürmüştü.
"Beni takip mi ettin?"
Mimiksiz ve düz bir tonda sorduğum soruya omuz silkip yanıma geldi. Buranın birkaç metre ilersinde bana koşup sarılması aklıma geldi. O an titreyen bedeni, sesi ve ağlayan ifadesinin gerçek olmadığını öğrenmiştim.
Mezara bakarken yüzünü buruşturup "Ondan ne kadar nefret ettiğimi bilemezsin." dedi.
"Biliyorum."
Kitabında yeterince açıktı. Okuyunca kendimle bağdaştımadığım karakterler, öğrendikten sonra basitçe yerine oturmuştu.
Soğukça "Seni seviyordu." dedi.
"Bu sadece senin kuruntundu."
Gözlerini bana çevirip bakışlarını yüzüme sabitledi.
"Hayır Uhbar, ben sadece iyi bir gözlemciydim."
"Seni seviyordu."
Dediğim şey komikmiş gibi kahkaha attı. Ellerini cebine soktuktan sonra gülüşünü birden kesip, tiksintiyle konuştu.
"Hayır, benimle birlikteydi çünkü öyle olmasını istedim. Sana olan hislerini fark edersen, onu uzaklaştıracağını söyledim."
Onu tehdit ettiğini anlarken buna şaşırmadım. Onun tarafından çok daha farklı şekilde şaşırtılmıştım.
Gurur'un beni sevmiş olma düşüncesi, içimi sızlattı. Tek bir an bile hissetmemiştim.
"Öyle miydi?"
"Çevrene karşı hep duyarsızdın."
Ellerimi yüzüme kapatıp "Tüm bunlar saçmalık." diye isyan ettim.
Buğra ellerimin üstüne ellerini koydu. Elimi yüzümden çekip, bana yine masumca bakmaya başladı.
"Uhbar, hiçbir şeyden pişman değilim. Ona göre cevap ver. Beni seviyor musun? Bu sefer bilmiyorum demek yok."
Buz gibi havanın içinde, onun sıcacık bakan gözlerinde erirken cevapladım.
"Evet."
Gördüklerime rağmen, kalbimden çıkan cevap buydu. Kollarını bana dolayıp mutlulukla iç çekti.
"Babam da annemi kabul etmişti. Ben, beni kabul edecek birini bulacağımı düşünmezsim."
Kollarım iki yanda sallanırken, gözlerim mezardaydı.
"Babana ne oldu?" diye sordum.
Bilmediğim şeyler çoğalıyordu. Ben bana ne olacağını da bilmiyordum.
Buğra kafasını boynuma gömüp "Annemle mutluydular." dedi.
Ardından fısıltıyla devam etti "Biz de mutlu olacağız."
![](https://img.wattpad.com/cover/319353871-288-k490787.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maskenin Ardındakiler (bxb)
Kısa HikayeTAMAMLANDI Uhbar, kayıp arkadaşını aylar sonra görmüştü. Ölü olarak. Uhbar hayatta değil gibiydi, hayata dönmesi gerekti. Arkadaşı için yapması gerekenler vardı. Geride bıraktığı sevgilisini kollamak da bunlardan biriydi. Uhbar'ın bilmediği ise aydı...