3 yıl sonra"Anne! Kravatım nerede!" David bağırarak merdivenleri indi. Elinde kravatla odadan çıkan Lili oğluna gülümsedi ve saçını karıştırdı.
"Burada."
"Teşekkürler." David hızlıca geri odasına çıktı.
"Anne! Saçlarımı düzleştirir misin?!" Chelsea'nin bağırışını duyan Lili kafasını yukarıya çevirdi ve elinde düzleştiriciyle duran kızına döndü. Saçları kabarmıştı.
"Babanı kontrol edip geleyim, hemen başlayalım saçlarına tatlım." Chelsea kafasını salladı ve içeri girdi. Lili yenmemiş tabağı görünce James'e bağırdı.
"James! Yemeğini bitir!"
"Tamam anne!" James'in bağırışını duyunca hızlıca yatak odalarına girdi ve kravatını bağlamakta zorluk çeken kocasını gördü.
"Yardım edeyim." Lili gülümsedi ve yanına adımladı. Düğüm yapmak üzere olduğu kravatı çıkardı ve düzgünce bağladı. Tony elini öptü ve Lili'yi belinden tutup kendine doğru çekti.
"Çok yoruluyorsun. Biraz dinlenmeyi dene."
Lili omuz silkti.
"Ailem için çabalamayı seviyorum." Tony gülümsedi ve elini büyümüş karnına koydu.
"Karnında küçük bir Stark taşıdığını unutuyorsun sanırım."
"Aksine, ufaklık yerinde durmadığı için her saniye kendini bana hatırlatıyor." Lili gülümsedi ve elini karnındaki Tony'nin elinin üzerine koydu.
"Ama şimdi Chelsea'nin saçını yapmam lazım. Bucky geleceği için çok heyecanlı."
Lili geri çekilirken Tony gözlerini devirdi.
"O demir kolluyu öldüreceğim." Lili kahkaha attı ve odadan çıktı. Hızlıca üst kata çıktı ve odasında kendisini bekleyen Chelsea'nin odasına girdi.
"İşin niye bu kadar uzun sürdü?" Lili hemen sandalyeye oturdu ve önüne döndü.
"Biliyorsun ki babanız koca bir bebek. Kravatını bağladım." Chelsea kahkaha attı. Lili eğilip düzleştiriciyi fişe takacakken Chelsea elinden aldı ve fişe taktı.
"Kardeşime dikkat et." Lili gülümsedi ve eline tarağı aldı. Saçlarını yavaşça taradı, küçük parçalar halinde ayırdı ve düzleştiriciyi eline aldı.
Yarım saat içerisinde Chelsea'nin de saçlarını halletmisti.
Yavaş adımlarla aşağıya indi ve hâlâ yatak odasından çıkmamış olan Tony'ye bakmak için odaya girdi.
"Sevgilim? Sen hala hazır değil misin?"
Tony'yi sandalyede düşünceli bir şekilde otururken görünce kaşlarını çattı ve yanına doğru ilerledi.
"Bir şey mi oldu?"
Tony cevap vermedi. Lili daha da meraklanmıştı.
"Hak etmiyorum." Tony'nin yaşlı gözlerle kendisine baktığını görünce yavaşça dizine oturdu ve yüzünü kapatan ellerini çekti.
"Neyi?"
"Seni. Çocukları. Hiçbirinizi hak etmiyorum ve buna rağmen hala benimle birliktesin." Lili yeni çıkmış sakallarını okşadı, kendisine bakması için yüzünü yüzüne çevirdi.
"Stark egona ne oldu? Ne bu özgüvensiz tavırlar? Kendine gel sen bir Stark'sın." Tony güldü.
"İşte böyle. Hem beni hak etmeyen bir adamın yanında durmazdım. Demek ki hak ediyorsun da yanındayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elsa | Tony Stark
FanfictionFark etmese bile kapıda duran arabanın şoförü büyük bir özlemle genç kadını süzüyordu. Happy Lili'yi kesinlikle Pepper yerine seçerdi. Lili onun çok eski bir dostuydu ve şimdi bu halde olmalarına inanamıyordu. Arabanın içinden Tony Stark çıkınca, L...