•Hurt

1.4K 73 50
                                    

Steve bana Wanda'nın yanında ki odayı ayarlamıştı. İlk gecem çok huzulur geçmişti.

Babam yani Bucky etrafta yoktu Steve bile nerede olduğunu bilmiyordu.

Sabah kahvaltı için mutfağa girdiğimde Steve ve Sam'i mutfak önlüklerinin içinde buldum bir şeyler yapıyorlardı.

Wanda'nın yanında ki sandalye de otururken kız gülümseyerek bana baktı.

"İkisi de krep konusunda beceriksiz." diyerek fısıldadı daha sonra Pietro kafasını uzattı "Ama Steve, Sam'den daha iyi."

Üçümüz de gülerken Tony içeriye girdi çok şık duruyordu. Benimle göz göze gelince yine iğrenir gibi bakıyordu.

Herkes masaya toplandığında en son gelen Peter olmuştu. O da gidip Tony'nin yanına oturdu baba ve oğlu gibi duruyorlardı.

Fakat görünüşleri çok farklıydı Tony özenli kıyafetleri ve düzgün duran saçları ile asil bir kral gibi duruyordu. Peter ise dağınık saçı bol tişörtü ile umursamaz bir hali varmış gibi duruyordu.

Wanda'ya yaklaşıp fısıldadım "Peter, Tony'nin oğlu mu?" kız önce ikisine baktı daha sonra kafasını salladı "Hayır ama Tony ona çok değer verir." dedi evet bunu anlamamak zor değildi.

Hepimiz bize servis edilen krepleri yerken Natasha benimle konuştu.

"Ne dersin Diana seni eğitmemi ister misin?"

Şaşkınlıkla ona bakarken aynı zaman da mutluydum annem hiçbir zaman bana kendimi savunmayı öğretmemişti.

"Evet çok iyi olur." Steve bana gülümseyerek baktığında ben de ona gülümsedim.

Natasha kahvaltıdan sonra başlayabileceğimizi söyledi.

Daha sonra ikimiz de rahat kıyafetler giyinip antrenman alanına çıktık. Odaya girdiğimizde biri daha vardı.

Natasha bizi tanıştırdı "Diana bu Clint benim en iyi dostum." Clint bana elini uzattı elini tuttuğumda gülümsedi.

Burada ki herkes bu kadar sıcak kanlı mıydı?

Clint bizi tek bırakıp gittiğinde Natasha ile çalışmaya başladık. Bunların hepsini küçükken öğrenmişti. Ben ise bir şey bilmiyordum.

Natasha çok hızlı ve güçlüydü ne kadar karşı gelmeye çalışsam da beni yere sermişti.

Duş alıp odadan çıktım aklımda Bucky vardı neredeydi? Beni görmemek için mi gelmiyordu?

Oturma odasına girdiğimde Sam'de buradaydı gülümseyerek bana selam verdi. Karşısına oturdum.

"Demek bizim aptalın kızı sensin." Aptal dediği kessinlikle Bucky'di. Kafamı onaylarcasına salladım.

"Eğer sakıncası yoksa neden geldiğini sorabilir miyim?"

"Annem kaçak işlere girdi sözde benim güvenliğim için beni buraya yolladı."

Sam dudak büzdü "İkisi de aptallar. Sen kendini üzme burası da gayet güzel bir yer."

Daha sonra odaya Tony girdi "Sam, Peter'ı gördün mü?" Sam gözlerini devirdi "Peter benim sorumluluğumda değil."

Tony kaşlarını çatıp ona baktı. Aslında onunla konuşmak istiyordum neden benden bu kadar nefret ettiğini bilmek istiyordum.

"Yine benden habersiz kaçmış olabilir." dedi Tony kendince teoriler üreterek "Hı hı" diye ses çıkardı Sam.

En sonunda Tony bana baktı "Sana bir tavsiye vereyim evlat babanı boşuna bekliyorsun." benimle ilk defa konuşmuştu.

Tony Stark kendi isteği ile benimle konuşmuştu. Ne diyeceğimi bilemiyordum Sam ile göz göze geldim bana 'Tony haklı' bakışları atıyordu.

Derin bir nefes verdim ve ayağa kalkıp odama yürümeye başladım. Çıkarken de "Teşekkürler Bay Stark." dedim.

Arkamdan duyduğum tek şey ise "Tony. Benim adım Tony." olmuştu.

Bütün gün odamda otururken kapımın önünden gelen seslerle ayağa kalkıp kapıyı açtım.

Pietro, Wanda ve yaralı Peter tartışıyordu.

"Dostum sen Kaptan Marvel değilsin ne diye 50 kişinin arasına atladın."

Peter gözlerini devirdi eliyle yarasını tutuyordu "Yardım edecek misiniz yoksa kan kaybından mı ölmeliyim?" dediğinde Wanda araya girdi.

"Belki bir şeyler yapabiliriz. Yani büyüm ile yapamam Peter özür dilerim ama bu sıralar büyümü kontrol edemiyorum."

Peter anladığını belli edercesine kafasını salladı ve kapıda duran beni fark etti. Pietro ve Wanda'da bana döndü.

"Naber Prenses?" Pietro koca gülümseme ile saçlarımı karıştırırken Wanda onun eline vurdu.

Ben de ikisini geçip Peter'ın yanına gittim. İkisi arkada tartışırken Peter'ın yarasına bakıyordum.

"Bana birkaç malzeme bulursanız bu işi halledebilirim." dediğimde Pietro hızla yok oldu ve aynı anda elinde ki ilk yardım kutusu ile geri döndü.

Yarası çok ciddi değildi temizleyip dikiş atmam gerekiyordu.

Peter'ı ve diğerlerini odama aldığımda Pietro'nun yardımı ile Peter'ı yatağa yatırdık.

Üstünde ki tişörtü Wanda çıkarmasına yardım ediyordu. Ben de ilk yardım kutusundan eşyaları alıyordum.

Peter tatlı ve zeki birisi gibiydi ama Tony'nin bana olan tutumundan pekte benimle konuşmak istemiyor gibi bir hali vardı.

"Pekala Peter seni şimdi dilimleyeceğiz." Pietro'nun şakasına o hariç kimse gülmemişti.

Yarasına dikiş attıktan sonra Pietro ona yeni bir kiyafet getirdi.

Kendisi kardeşi ile odada ki koltukta bir şeyler konuşuyordu. Ben de Peter'ın yanınada üstünü giymesine yardım ediyordum.

"Nasıl böyle yaralanabildin?"

İlk başta konuşmak için tereddüt etti ama sonra dili açıldı "Sadece bakıp çıkacaktım beklenmedik oldu."

"Tony'e bunu söyleme lütfen." Diye devam etti.

Onu anladığımı belli etmek için kafamı salladım "Sabah seni arıyordu deliye dönmüştür herhalde." dediğimde yavaşça tekrar yatağa yatırdım.

Pietro hızlı olduğu için çarşafları ve kıyafetleri ortadan kaldırmıştı bile.

Peter sıkıntıyla bir nefes verdi "Kostümsüz gitmemeliydim." kendi kendine konuştuğunu sanıyordum ama öyle değilmiş bana bakıyordu.

"Bir daha ki sefer gitmezsin."

O anda kapıdan bir ses geldi "Peter Parker!"

Tony kapımın önündeydi.

Spider Web || Peter ParkerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin