Bilekler || Hyunho

1. Bölüm

Sinirle başladım inşallah zararla oturmam. Niye HyunHo fic çok fazla yok. NEDEEEN? Oturdum yazıyorum işte. Bu arada yeni kurgu yeni travmalar hadi bakim BDŞSBDŞDHK

-

"Abla? Ne yapıyosun?"

"Proje"

"Ne projesi?"

"Yer çekimi"

"O nedir"

"İlerde görürsün"

"Projede ne yapıcaksın?"

"Yer çekimine meydan okıyıcam"

"Woaaa"

"Hadi koş bunu annemlere söyle, beni izlemeye gelsinler"

"TAMAM!" Koşarak salona gittim.

"Ne?" Babam her zaman olduğu gibiydi, soğuk.

"Ablam onu izlemenizi istiyo! Proje yapacakmış!"

"Yani? Yapsın?" Oysa annem kalkmak üzereydi. Yerine geri oturdu.

"Ama, ama o dedi ki yer çekimine meydan okıyıcam!" İkisininde gözleri fal taşı gibi açıldı. Ne olmuştu ki? Proje bu? Ödev yani?

  Onlar koşunca bende peşlerinden koştum. Heyecanlanıp onu görmeye gittiklerini düşündüm. Annem endişeyle telefonu kulağına götürdü. Babam ise ablamı kucağına aldı, boynunu daha fazla zorlamasın diye. Annem ambulansı aradıktan hemen sonra babamın kucağında olan ablamın boynundaki ipi çıkardı. O an anlamadım ama şimdi anlıyorum. O bir daha gelmiyicek.

</3

"Baba ben çıkıyorum"

"Nereye?" Merakından değil.

"Felixlerle buluşucam" Tek tanıdığı arkadaşım Felixti. O da bir kere beni okuldan alırken görmüştü. Almıştı derken şoförümüz onu toplantısından almış, sonra beni almış ve ikimizide eve götürmüştü.

"İyi" Yolda yürürken bir kedi gördüm ve birkaç dakika duraksayıp onu sevdim. Tamam zenginiz falan ama ayağımız var çok şükür. Ayrıca babamın şoförünü kullanmak istemiyorum.

  Vardığımda Changbin, Ryujin, Lisa, Jeongin, Jisung ve Chan oradaydı. Sahilde çimenlikte oturuyorlardı. Bende gittim ve yanlarına oturdum. Gidene kadar Lisanın drama yaptığını anlamak zor olmadı. Zaten oturur oturmaz banada yakınmaya başladı.

"Ya Hyunjin! Biz kadınlar regl ağrısını sizin gibi itleri doğurmak için mi çekiyoruz?! Bırakalım doğmayın amk! Ben herşeyden ve herkesten önemliyim! Kendimi düşünmem gerekiyo!"

"Birde ilerde eline alacağın çocuğu"

"Ne alaka Ryujin? Sordun mu ben anne olmak istiyor muyum? İstemiyorum! Bide bunun doğum sancısı var amk e ben acı için acı çekiyorum. Ne anladım bu işten?" Herkes sabır dilercesine Lisaya bakıyodu. Oy benim papatyam acı çekiyor. Bide bu salaklar onu buraya gelmeye zorlamış mı? Zorladılarsa hepsinin ağızına patlatırım.

"Lisa bu itler seni buraya gelmeye zorladı mı?" Jisung bana delici bakışlar göndermeye başladı.

"Hayır, ben onları zorladım gelicem diye. Gelme dediler DIŞLIYICAKLARDI BENİ HYUNJİN! Bensiz buluşucaklardı!" Gözleri doldu. Ay yerim duygu değişimlerini.

"AL İŞTE, O GELDİ!"

"KES JİSUNG! Oy kuzum, ben izin vermem senin dışlanmana korkma sen! SİZ NASIL İTLERSİNİZ YA?! Liliciğim evde, yatakta sürünürken. NASIL BULUŞMA AYARLARSINIZ?!"

"YÜRÜ BE HYUNJİN! BENİ Bİ SEN SEVİYOSUN!"

"Seviyorum yani aşk kadınım"

"YA BENCİL BİZ EVDE SIKILIYORUZ!"

"BANANE JİSUNG!"

"BENCİL PİS KÜÇÜK YARATIK! YA BEN NİYE SEVİLMİYORUM BU GRUPTA!"

"🐬! YETER LAN!" Sanırım jeonginin sınırlarını biraz fazla aşmıştık. Ailesini görürsem "Bu çocuğu suda mı sıçtınız?" diye sorucam. Kedi, köpek, maymun, kurt okey ama Yunus nedir?

"Kulağımızı siktin jeongin!"

"Çocuklar! Düzgün konuşun burda küçük kardeşleriniz var!" Ryujin bize döndü.

"Al işte, yine patladı piyango. Siz diyince duymuyorlar ben diyince mi duyuyorlar?"

"Senin sesi-"

"Changbin bana bunu söyliyicek son kişisin"

"Niye lan? Ben niye yorum yapamıyoum?"

"En son sınav sorunsunda , Metin'i yorumlayın kısmına maya yok nasıl yoğurayım yazmıştın changbin. Ondan sonra izin vermeme kararı almıştık hatırlarsan"

"Chan hyung o bir yanlış anlaşılmaydı"

"Herşeyi geçtim nasıl yoğurucam kağıt bu demedin mi? Bir terslik olduğunu sezmedin mi?"

"Sezmedim jeongin"

"O zaman sesi de sezme kardeşim"

"Ayıp ediyosunuz"

"Ya kesin artık, ne boş yaptını-"

"Ben boş mu yapıyorum Hyunjin? İyi o zaman konışmuyorum ben, madem rahatsız oluyosunuz susucam" Gözleri doldu ve kollarını göğüsünde birleştirdi.

"Şimdi ne alaka"

"He ben alakasız konuşuyorum ya-"

"Lisa, ask kadınım. Hadi Jeongin, changbin ve sen hepimize kahve almaya gidin"

"Sen benim paramı mı kullan-"

"Ben kartımı veriyorum, VE BANG CHAN HYUNG DA VERİYOR!"

"Olm para sıçmıyorum ben"

"Yalan yalan"

"Kelimelerine dikkat et"

"Etmiyorum"

"Dikkat et"

"Etmiyicem"

"Etmiycek misin?"

"Etmiyicem"

"Bende kelimelerime dikkat etmiyorum o zaman"

"Sen zaten hiç etmedin ki?" Oturduk bu malları izliyoruz.

"Oscarlık performans alkışlayalım!" Şak şak şak şak. (Fesatlık yapmayın olm ALKIŞ sesi o)

"Ahah teşekkür ederiz gerek yoktu" Chandan bir çalım.

"Biliyoruz gerek olmadığını" Jisung topu aldı, kaleye gidiyor ama o da ne?!

"Aynı senin çalışmayan beynine gerek olmadığı gibi" İŞTE BU! GOOOOOOL ALLAHIM GOL! Lisa topu alıyor ve kaleye doksandan çakıyor!

"GOL LAN GOL!" Lisayla beşlik çaktık.

"Bu kızı seviyorum"

"Biliyorum, herkes beni sever"

"Her neyse, evet para sıçıyosun bang chan geçen kartındaki parayı gördüm delirtme insanı"

"Ne kadar"

"Şimdi öyle söylenmez herkesin iç-"

"10.000 won veririm"

"1.000.000 won vardı"

"OHA!"

"Alıyım paramı"

"Ya sende nasıl zenginsin"

"Biz fakir ruhlu zenginiz" Aldım ve çantama attım.

~

Evet hazır mısınız? Eğer oy verirseniz bana motivasyon olur.

Seviliyosunuz<3