Bodyguard -HyunLix-

Bölüm 7 - Dans

Kelime sayımız: 1160

-------------

''Tamam mıdır Hyunjin? İşareti alınca sahneye gelip Felix'i tutacaksın ve onu döndürüp sahne ortasına gelince final hareketini yapacaksınız'' diye anlattı Minho son kez.

Felix ve Hyunjin bir süredir son şarkının provasını yapıyordu ve konser için farklı kıyafetler giyeceklerdi ama şimdilik onları kirletmek istemediler.

''Şarkıyı son kez baştan alsak olur mu? Üzgünüm, sadece dönerken nerede bitireceğimizden emin olmak istiyorum'' dedi Hyunjin.

Minho onu onaylarcasına başını salladı ve son provayı izlemek için seyirci tarafına geçti.

''Mikrofonumu açar mısınız? Bu kez şarkıyı da söylemek istiyorum'' dedi Felix.

Müzik başladığı andan itibaren her şey sorunsuz ilerledi, ama Hyunjin neredeyse işaretini kaçıracaktı çünkü Felix'in muazzam sesine kendini fazla kaptırmıştı.

Sonrasına da her şey plana göre gitti, Hyunjin hemen sahneye çıktı ve genci tutup onu döndürmeye başladı. Ortaya geldiklerinde ise Felix tam son cümlesini söylerken onu aşağı doğru eğip hareketi bitirdi.

''Şimdi öp onu!'' diye bağırdı Minho sahnenin önünden.

Hyunjin gülerek Minho'ya baktı ''Mikrofonu var ama önümde''

Minho bunu kısa bir süre düşündükten sonra sahneye çıktı ve ikilinin pozisyonuna baktı ''Felix'e sağ tarafından takılan bir mikrofon getirirsek Hyunjin de onu sol eliyle çekebilir''

''Yada Felix'i sol kolumla yatırırım ve mikrofon için sağ elimi kullanırım'' dedi Hyunjin.

''O da olur sanki'' dedi Minho ''Pekala, o şekilde yapalım! Artık gidip dinlenin, her şey tamam gibi''

Herkes halinden memnundu, Hyunjin de kollarında tuttuğu genci kaldırdı ve ona sarıldı. Felix gülümseyerek bütün dansçılara ve teknisyenlere teşekkür ederken de ayağı bir anda yerden kesilmişti.

''H-hyung!'' diye kıkırdadı odasına taşınırken.

Hyunjin genci boş giyinme odasındaki koltuklardan birine yerleştirdi ve üstüne doğru eğildi.

''Manyaksın sen'' diye güldü Felix.

''Biliyorum'' Hyunjin'in dudağının kenarı kalkarken gence iyice yaklaştı ve sesini birkaç ton düşürdü ''Ama beni bu halimle seviyorsun''

Felix kızarırken başını olumlu anlamda salladıktan sonra büyüğünü öptü, ikisinin de öpücüğün içine gülümsediği çok belliydi ve sadece hava alabilmek için ayrıldılar.

''Hyung ben... Ben kendimi hiç bu kadar iyi hissetmemiştim... Gerçekten-- ailem beni terk ettiğinden beri hem de... Bu kısa sürede bütün hayatımı değiştirdin ve... Beni çok mutlu ediyorsun''

Hyunjin buna cevap vermek üzereydi ki kapı tarafından başka bir ses duyuldu.

''Ailenin seni terk ettiğini söylerken neyi kastettin?''

İkili o tarafa dönünce duvara dayanmış olan Changbin'i gördüler, Felix hemen yerine gömülmüş ve gerilmişti.

''Changbin. Git buradan.'' diye gürledi Hyunjin.

Changbin ise sadece güldü ''Bunu neden yapayım ki? Konser ne zamandı? 2 saat kadar sonra değil mi? Sonunda da bizim yeniden birlikte olduğumuzu açıklayacaksın değil mi Felix?''

''Biz artık birlikte değiliz Changbin!'' diye bağırdı Felix ayağa kalkarak.

O anda gence bakarken Changbin'in ifadesi yumuşadı ve elini ona doğru uzattı ''Hadi ama, bana bir şans daha versen? Lütfen bebeğim, biz en tatlı çifttik''