Omegaverse+soulmate au
"Istediğini yapıyorum Taehyung , peşini bırakıyorum . " dedi küçük olan buruk bir gülümseme yüzünü kaplarken.
Final verilse de özel bölümler devam ediyor⭐️
Soulmate au
Omegaverse
Argo ve açık anlatım
Omegakook
Alfatae
mpreg
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jeongguk's pov
Düşünüyordum; günlerdir ne yapmam gerektiğini kafamda tartmaya çalışıyor ama yine sonuçsuz bir şekilde başa dönüyordum. Bağ gittikçe zayıflıyordu. Jimin Hyung'tan en son öğrendiğim şey ise Taehyung'un daha da berbat bir ruh haline büründüğüydü. Beni mahvettiği gibi mahvolmuştu. Yüreğimde ince bir sızı vardı yine, ama bu sefer yakıyordu. Gözlerimi kısarak yutkundum. Üzerimde geçen kızgınlığımda bana verdiği hoodie vardı, bu biraz olsun acımı hafifletmeye yarıyordu. Ama birden nefesimi kesildi, yemek yapmak için elime yemek yapmak için aldığım sebzeler lavabonun içini boyladı. Ellerimi tezgaha yaslayarak nefeslenmeye çalıştım. Ruhum ona çekiliyor gibiydi, engel olamadım. Bir anlığına her şeyi kenara bıraktım. Hırkamı giydim ve evden çıktım. Ona sürükleniyordum , ayaklarım benden bağımsız her gün o yolu çiğniyor gibi emin adımlarla ona gidiyordu.
Taksiden indim. Büyük apartmanın önünde derin nefesler aldım ve asansöre doğru ilerledim. Ruhum eşine gittiği için sabırsızdı, ama o yangın duruyordu içimde. Kapıyı birkaç kere tıkladım. Zili çaldım. Açmadı. İçimde şüphenin binbir hali filizlendi ve yerini bildiğim yedek anahtarı saksının içinden çıkardım. Sadece tek bir ses duydum koca evde; yankı yankı bana gelen iç çekişlere dönüşen hıçkırık sesleri. Salonda yoktu ama salon dağılmıştı. Sesin yerini bilir gibi onun yatak odasına girdim ve banyosunun hafif gıcırdayan kapısını araladım.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Yüreğimin biricik sızısı , ruhumun diğer yarısını böyle harap halde görmek daha çok yaktı canımı. Küvetin hemen yanına , fayanslara çökmüştü. Elleriyle yüzünü kapatmış, ağlıyordu. Gözüm yerdeki jiletlere iliştiğinde içimde bir şeyler kırıldı. Titreyen elimi dudaklarıma getirdim ; gözlerimin bana yalan söylemiş olmasını, bunun bir kabus olmasını diledim ama o kadar gerçekti ki bu canımdan can gitmiş gibiydi. Hiçbir yerde kan yoktu. Ama bu rahatlamama yetmedi.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
"Kiraz çiçeğim..."
Boğuk sesinden çıkan iki kelime öyle bir işledi ki her bir yanıma... Tüm endişemi, şaşkınlığımı , korkumu bir kenara bıraktım ve yanına çöktüm. Kollarımı onun titreyen vücuduna sardım. Bir kesik var mı diye vücuduna baktım . Yoktu , tuttuğum nefesimi bıraktım. Tir tir titriyordu, çok kısık bir sesle konuştum.
"Buradayım. Bak, buradayım."
Ağlaması olabilirmiş gibi daha da şiddetlendi. Ağlayışlarının içinde "Gitme." diyiverdi.
