ULAŞ AKIRŞAN

On Altıncı Bölüm

Nilüfer-Hatıralar Hayal Oldu

Medya-Doğan

Başım ağrıyo.Gözlerim şiş şiş.Işıkları açın.Dur bir dakika benim gözlerim kapalıymış.Başım ağrıyo.Leş gibi alkol kokusu alıyorum kim içti allah belanızı versin okunmamış süt mü içtiniz zamanında?Off başım nasıl da ağrıyor.Ne oldu bana?

Bir rüyalar gördüm bir rüyalar gördüm rüya tabirinden bakmam lazım o derece.

Telefonumdan ardı ardına gelen bildirim sesleri başımın ağrısına bir yenisini ekliyordu.Bir de nerden çalıyorsa telefonu bulamıyorum.

Aman hangi dağda kurt ölmüş uyanınca bakarım.

Hızla açılan kapım ve yatağıma atlayan insan adam kişisi sayesinde Çelebi gibi uçurken yatağa geri düştüğümde yatağın ucundan düştüm.

Doğan"Günaydın-dın-dın-dın-dın.Good morning."

Ne diyor mu ya?Anama mı küfür ediyor anlamıyorum ki.Kafam fişek olmuş sağa sola uçuyor.

Yataktan güç alarak ayağa kalkarken altında kot pantolon siyah atlet ve gözlükle bana gülümseyerek bakan Doğan'a baktım.

Neden odamdasın bakışları atıyorum herife ama o bana ellerini birleştirmiş kalp yapıyordu.Abi benim çevrem deki kişilerin beyni ne hormonu salgılıyor?Ya da ben gelmeden önce düzgünlerdi de ben mi bozdum?Ay keşke düzgün oldukları hallere rastlasaydım.

Özgür"Uğraşma çocukla."

Dolabın köşesine yaslanmış bizi izliyordu.Yanıma geldi."Nasıl hissediyorsun?Dün geceyi hatırlıyor musun?"

"Dün gece?Dün gece.Dün gece ne oldu ki?"elim kıvırcık saçlarımın arasında geziniyordu ama bir şey daha doğrusu bir şey hatırlamıyorum."Ne hatırlayacaktım?"

Doğan"Oooo hiç hatırlamıyorsa bununla işimiz var."

Özgür kafasını Doğan'a çevirip kaşlarını çattı.

Özgür"Önemli değil.Hazırlan ve aşağı gel."

İkisi de bir şey demeden odamdan çıkarken ellerim zonklayan başımı buldu.Hay zıkkım bana böyle ne oluyor!

İlaç bulsam iyi olacak ama önce burnum direğini kıran tişörtümü üzerimden atacağım.Duşa girip çıktıktan sonra dolabımdan yeşil baskılı tişört gri şort ve beyaz çoraplar giydim.Saç kurutma makinası ile saçlarımı uçururken bunu eğlendiğim için yapıyorum çünkü bence çok eğlenceli  çalan telefonumun sesi ile makinayı kapattım.

Sinan(Tıpçı)Arıyor:

"Alo?"

Sinan"Alo Ulaş?"

Sabah sabah herkes de bir gerizekalılık seziyorum.Hele bizim Sinan'dan aramızdaki en sağlıklı beyine sahip kişiden.

"Efendim?Evet Sinan seni dinliyorum."

Sinan"Sen iyi misin?"

'Telefonu parçalayacağımı saymazsak evet iyiyim.'Tabiki de kabaca öyle demedim.

"ÇIKAR AĞZINDAKİ BAKLAYI!"aynen böyle dedim.

Sinan"Ya-Yani sen izledin videoları.Tamam bak şimdi ben yapmamasını söyledim içirmemesini bile söyledim."

"Neyi Sinan?Dediklerinden hiç bir şey anlamıyorum."

Aynı zamanda aşağıdan beni çağırıyorlardı."Yani sen şimdi hiç bir şey bilmiyordun ve ben öğrenmeni mi sağlamış oldum?"