Mattheo Riddle ile bir gece

MERHABA HOGWARST

Gün geçtikçe Mattheo Rachel'ın ona aşık olduğuna inanmış ve ona aşık olmaya başlamıştı.

Mattheo Rachel ile evlenme hayali kuruyordu. Bebeğin onu olgunlastirdigini dusunuyordu.

Rachel'ın doğurmasına 2 hafta kala Mattheo Rachel'a kendi evine tasinmasini teklif etti. Rachelin'ın teklifi reddetmesi onu sasirtmisti.
Belkide daha hazir degildir diye dusunerek bu konuda unutuldu.

Rachel'ın doğurmasına 2 gün kalmıştı. Mattheo aşik oldugu kadinla beraber bie çocuk buyutecekleri icin cok mutluydu.

2 gün sonra

Doğumun olacagi gun Mattheo sabaha kadar uyumamisti. Rachel'ı erkenden hastaneye goturdu. Rachel ile ameliyathaneye girdiler ve Mattheo elini tuttu.

Dogum boyunca asla bırakmadi elini.
Bebek doğdu. Doktor Bebegi Mattheo'nun kucagina verince Mattheo dondu kaldı. Kendisinden 16 yaş küçük bebeğe bakıyordu. Onun abisi olması gerekirken babasıydı.

Daha kendi büyüyememişken küçücük bir bebegi buyutecekti.

Rachel ile hastaneden ayrildilar. Bebek dogdugudan beri Mattheo pek iyi sayilmazdi. Ama Mattheo'nun bebeğe olan sevgisi hiçbirseyden buyuk degildi.

1 ay sonra

Mattheo uyandiginda yatagin ucunda bir not gordu. Normalde uyandiginda yatagin ucunda Rachel olurdu.

Notu aldi.

Not

Gerçekten tam bi aptal olduğunu söylemek istiyorum öncelikle. Gerçekten sana aşık olduğumu mu sandın? cok kucuksun Mattheo. Daha 16 yasindasin. Benim iki kucuk cocuga bakabilecek bir kapasitem yok. Seni kandirdim ve sen asla anlamadin. kürtaj yapmaya yetecek param olmadigi icin sana katlandım. ama artik yetti. o kucuk yaratikla seni basbasa birakiyorum.

Görüşürüz.

Mattheo dondu kaldı. ağlayamıyordu.. ne kadar istesede gözünden tek bir damla yas bile gelmiyordu. Aşık olduğunu sandığı kadın onu terk etmisti. hemde kucuk bir bebek birakarak. Acımasızdı, kimse bu kadar acimasiz olamazdi.

Mattheo ayagi kalkip salondaki besigin yanina gitti. Bebegine bakti, Phoebe'ye.

Bebegini kucağına alıp kanepeye oturdu. İşte o zaman ağlamaya başladı.
Ağladı ağladi ağladı.

2 ay sonra

Mattheo küçük kızına alışmıştı. Onu yanından asla ayırmıyordu. Tek bir sıkıntı vardı. Hogwarst'a gitme zamanı gelmisti. Peki Dumbledore Phoebe'yi kabul edecek miydi?

Bu dusuncelerle bogulan Mattheo, Hogwarst trenine binmek uzere gecitten gecti ve Trene bindi.

Boş bir yere gecti ve kucuk kızı Phoebe'ye baktı.

Mattheo,"Seninle ne yapıcam ben?"

Phoebe gülüyordu. Her zaman gülüyordu.

Bi anda olduğum Vagonun kapısı açıldı. Benim yaslarimda bir kız vardı ve yanında ikiz olan iki cocuk.
ikisi tartisiyordu.

Fred,"O kadar dedim sana erken gelelim diye George. Bak yer kalmadi."

George,"Uyuya kalmışım ben napayım"

Fred George'un kafasına vurdu ve yanlarındaki kız onlara kızdı.

Y/N,"Yeter bu kadar tantana"

ikiside sustu ve kız bana döndü.

Y/N,"Özür dileriz başka yer kalmamışta buraya otursak sizin için kusuru olur mu?"

Mattheo biraz düşündü. ilk kızına sonrada karsisindaki kıza baktı.

Mattheo,"Olmaz. geçebilirsiniz"

Y/N,"Çok teşekkürler"

Kız yanıma oturdu. ikizler ise karsimizdaki koltuga. Kulagima kulaklik takip bir şarkı açtım.

-Chandelier-

Kız konuştu.

Y/N,"Chandelier severim"

ne dedigini anlamadığım için sordum.

Mattheo,"Efendim?"

Y/N,"Dedim ki Chandelier severim."

Kızın yüzünü inceledim aynı benim küçük kızım Phoebe'ye benziyordu. Çilleri, kıvırcık bakır rengi sacları, ela gözleri,gamzesi,pespembe dudakları ve kızarmış yanakları.
Kıza gülümseyip kafamı çevirdim.

Yanımda oturan kız yol boyu kitap okudu. Önümüzde oturan ikizler iste uyuyorlardı.

Hogwarsta vardığımızda Vagondan ilk ben çıkacaktım ki kız konuştu.

Y/N,"Bebek tatlıymış"

Mattheo,"Teşekkür ederiz"

Y/N,"Rica ederiz"

Vagondan çıktım ve Hogwarsta girdim.
_____________________________________

Süper gidiyo ya