Mattheo Riddle ile bir gece

Y/N Arctirus Black

Sadece kafam bunaldı, beden olarak burdaysam zihnim orada. Benden yaşça büyük amcamla yaşamanın verdiği o gerilim babamın gitmesi ile artmıştı. Biliyordum annemi babamın yanına gittiği adam öldürdü, işte burada bana en büyük ihaneti babam yaptı.

Sırtımı Mattheo'nun gögüsüne koyuyor ve düşünmeye başlıyorum, çok derinlere iniyorum. Daha 6-7 yaşlarındayım, parkta kendi kendime kumlarla oynuyorum çünkü hiç arkadaşım yok, babam arkada kafaları cübbenin şapkası ile kapalı kişiler ile konuşuyor, bir grup çocuk yanıma geldi kız erkek karışık.

"Niye bu saçlarla yaşıyorsun? yaşamayı hak etmediğini sende biliyorsun değil mi?"

Daha küçücük bir çocuğa sorulan ağır sorular. İlk olarak arkamı dönüp babama baktım, bana bakmiyordu bile, işine odaklanmıştı.

"Hayır, hak etmiyorum"

Eğer hak etseydim şuan babam yanımda olurdu, değil mi?
Yanlarindaki kız yerdeki kumu alıp bana fırlattı, gözüm açık olduğundan gözümün içine girmişti. Ani refleksle gözümü kapatıp elimi üstüne koydum ama hiçbir ses cıkartmadım, onlar ise kaçtılar. Ayağı kalkıp babamın yanına gittiğimde;

Y/N,"Baba"

Regulus,"İşim var Y/N görmüyor musun?"

Y/N,"Gözüme kum girdi"

Bana dönüp eğildi ve gözüme üfledi.

Regulus,"Daha dikkatli ol tatlım"

Çok geçmeden yine görüş alanından cıktım. Sadece 2 ay sonra onu bir daha goremez oldum.

Regulus,"Gitmem gerekiyor tatlım"

Y/N,"Gitmeni istemiyorum"

Regulus,"özür dilerim"

son birkez bana sarildiktan sonra arabasina binip gitti ve onu gordum, yuzu yara icindeki kivircik sacli o cocuk.

kivircik cocuk,"Merhaba?"

Y/N,"Evet?"

kivircik cocuk,"iyi misin?"

Y/N,"iyiyim"

kivircik cocuk,"Burasi neresi diye soracaktim"

Y/N,"Burasi.."

tam soyleyecekken arkadan Sirius amcamın sesi geldi.

Y/N,"Kac"

kivircik cocuk,"efendim?"

Sirius,"Y/N YANINDAKI KİM?!"

Y/N,"Kaç!"

bunu dememle kosmaya basladi. O gozden kaybolurken amcam gelip beni kucagina aldi ve iceri getirdi, iste o an benim serüvenim başladı.

Bir kac yil gectikten sonra amcamla hem birbirimize cok uzak hem de cok yakindik. Ben daha 9 yasinda bir cocuk, o ise 23 yasinda bir genc.

Sirius,"Yine yaramazlık mı yaptın Y/N?"

Korkakca arkamdaki amcama dondum.

Y/N,"Hayır, ozur dilerim"

Ellerimi tuttu ve ust kattaki odaya yurumeye basladik. odasina geldigimizde tisortunu soydu, sadece tisortunu. Yataga girdi ve bana bakti.

Sirius,"Soyun ve yataga gir"

Sirius kafasini yastiga koyup uyukladi, sessizce aglayarak tisortumu sonra pantolonumu soydum, ic camasirlarimlayken amcamin yanina uzandim ve ona arkami dondum. Amcam kolunu omzuma koydu ve bana arkamda sarildi, yavas yavas boynumu opuyordu kucuk kucuk.

Sirius,"Seni sevdigimi biliyorsun, neden boyle davraniyorsun?"

Y/N,"Özür dilerim bir daha olmayacak"

Aglamakla karisik ses tonum titreyerek cikiyordu, amcam elini omzumdan elime, elimden omzuma dogru surtuyordu.

Sirius,"Her zaman özür diliyorsun, her zaman"

Y/N,"Haklisin"

Kabus dolu bir geceydi, bana ne kadar az temas etsede piskolojik temasi oldukca fazlaydi.
________________

aldigi bir notla gittigi mağranın icinden;

"Baba nerdesin?"

"Baba.."

"Burada baban yok, ben varım"

"Bellatrix?"

"Ta kendisi"

"Benden uzak dur Lestrange"

"Sadece sana bir hediyem var"

O an vucudumda hissettigim sert baski ile yere dustum ve Lestrange ustume cikti, elindeki bicagi ile kasimin ustunden gozumun altina kadar bir cizik atti.

Aglamaktan kizarmis ve kesildigi icin kan icinde olan gozlerime bakarak konustu;

"Umarım hediyemi beğenmişsindir"
______________
Gözlerimi açtım ve yakalandığım kişiye bir kez baktım, bu sayede ona ait olduğumu bir kez daha anlamıştım.

Göz kamaştırıcı görünüşü ile beni tekrardan kendine aşık eden bu adama hiç olmadiğım kadar aşık hissediyordum kendimi. Bu sefer gözlerimi kapatıp onu düşündüm;

______________

Sizce Y/N mi yoksa Mattheo mu daha çok aci çekti? ( bence acılar karşılaştırılmaz )

Oy verip yorum yapmayı unutmayın.