Mattheo Riddle ile bir gece

Hogsmade

Phoebe Adrianla beraberdi, yarin sabah alacagimiz icin butun gun bize aitti. Kütüphaneden ciktik ve Hogsmad'e gitmek icin hazirlandik, bir dus aldim ve cikan sakallarimi kestim, saclarimi duz bir sekildr taradim. Normalde karisik olan saclarim bugün azda olsa düzgün duruyordu.

Ustume beyaz tisort, altima rengi soluk olan bir yandan cepli pantolon giydim, parfum sıktım ve düz bir tane yüzük taktım. Ve simdi sıra Y/N'i bekleme sırasıydı, ben ciktiktan hemen sonra dusa girmisti.

(Y/N'den)

Dus alip ciktiktan sonra saclarımı kuruttum, kivircaklasmasi icin masa kullandim. Kirpik kivirici ile kirpiklerimi kaldirip ustune clean rimel sürdüm, göz pinarlarimi beyaz kalemle gectim. Dudaklarima tirnaklarimla uyumlu olmasi icin bordo ruj surdum.
Allikla yanaklarimi kizarttiktan sonra makyajla isim bitmisti. Altıma Mattheo'nun ki gibi yandan cepli bir pantolon giydim, rengi bejdi. ustume beyaz bir tisort onun ustune siyah sifir kollu bir yelek giydim. Son olarak kafama bej bir denizci sapkasi taktim.
Lavabodan ciktigimda Mattheo kafasini masaya koymustu.

Y/N,"Hazirim"

Mattheo,"Çok güzel olmuşsun"

Elini belime sarıp beni kendine cekti ve yanagimi uzunca optu, o operken ben gulumsuyordum. Hogsmade'e geldigimizde dukkan dukkan gezmeye baslamistik. Tabikide ilk olarak kitap satan bir yere girdik, orada bir suru roman vardi. 4 tane alip kasaya gittim, ucreti odeyip koca dukkanin icinde Mattheo'yu aramaya basladim. Onu buldugumda bir kitabi inceliyordu.

Mattheo,"Şuna bak, çok hoşuma gitti. Bunu alıcam sonra da cıkarız."

Kafami salladigimda ucreti odemeye gitti, dukkandan cikip bir oyuncakciya girdik. Phoebe icin birseyler bakiyorduk, bir bebek sectim ve Mattheo'ya gosterdim.

Y/N,"Ben bunu alicam"

Mattheo,"Kendine mi?"

Y/N,"Yok ya bu benim tarzim degil sana alicaktim"

gulerek omzuna vurdugumda bana mimiksiz bir şekilde bakiyordu.

Y/N,"Komikti"

Mattheo'da bir kac sey aldiktan sonra bu dukkandan da ciktik ve klasik olarak kaymak birasi icmeye gittik.

Mattheo,"Senden dimi"

Y/N,"gercekten odememe izin veriyor musun?"

Mutlu bir sekilde soran gozlerle ona baktim, cunku ne kadar istesemde hic birseyi odememe izin vermiyordu.

Mattheo,"Sence?"

Birbirimizin gozlerine baktik ve aninda ikimizinde eli cebimize gitti, tatli bi rekabet vardi aramizda. Paralari cikartmaya calisirken Mattheo odemek icin garsonu cagiriyordu. İkimizde ayni anda cikarttigimizda bir anda masaya paralari koyduk.

Garson,"İki katını odediniz efendim"

Y/N,"Bahşiş olsun"

Mattheo,"Evet"

Garson,"Teşşekür ederim"

Gittiginde gulerek birbirimize baktik, dukkandan cikip kimsenin olmadigi sessiz bir alana geldik, ben duvara yaslaninca Mattheo tam onumde durdu.

Mattheo,"Çok güzelsin"

Utangac bir tavirla yanagini optum. İkimizde yere çöküp oturduk ve ben kafami Mattheo'nun omzuna yasladim, o da kafasini kafamin ustune yasladi.

Y/N,"Bu mektuplar kimden geliyor merak ediyorum"

Mattheo geri cekilip bana dondu.

Mattheo,"Yine mi bu can sıkıcı konu"

Y/N,"Evet yine bu can sıkıcı konu"