I Always Wanted -jikook-

Namjin

Jungkook'dan

Sabah aşağıdan gelen seslerle uyandım. Kaşlarımı çattıp temkinli bir şekilde aşağı indim. Sesler mutfaktan geliyordu. Acaba Jimin hyung mu? Ama Jimin hyung mutfakta hep sessizdir. Başka biri olmalı. Sessizce mutfak kapısının yanında durdum. Hazır hissedince yanda duran vazoyu aldım ve adamın kafasına geçirdim.

Kafasına vurduğum adam bayılmış arkasında da biri çığlık atmıştı. Kim olduğuna bakınca da şaşırmıştım.

"Baba?"

Seokjin babam mutfaktaydı ve yemek yapıyordu. Elindeki kaşığı tezgaha bırakıp yerde yatan adama baktı ve eğildi. Şaşkınlıktan sadece izliyordum. Yerde yatan adamı kendine çevirince bir kez daha şoka uğradım. Gözlerim kocaman olmuş bir şekilde yere çöktüm.

"BABA!?"

Yerde yatan adam Namjoon babammış. Tanrım babamın kafasını patlattım.

"Oğlum ne yapıyorsun sen!? Namjoon Namjoon kalk"

"Asıl siz ne yapıyorsunuz burda baba ya?"

"Aslında size kahvaltıya gelmiştim sonra babanla karşılaştık beraber geldik. Jimin markete kadar gitti. Bizde yemek yapıyorduk."

"Ben ne bileyim öyle olduğunu ses gelince hırsız sandım."

"Ah babanın sakatlıkları işte. Bir tencere için her yeri yıktı."

Babamı kaldırıp salonda koltuğa yatırdık. Onu uyandırmaya çalışırken kapı çaldı. Jimin hyung gelmiş olmalı. Ben babamı uyandırırken Jin babam kapıyı açtı. Tahmin edildiği gibi gelen jimin hyung du.

"Ne oldu burda? Namjoon hyung neden yatıyor?"

"Yanlışlıkla kafasını patlatmış olabilirim."

"Evet yanlışlıkla"

Babamın üstüme gelmesi ile daha çok üzülmüştüm. Hırsız sandım ama ne yapayım yani.

"Ahh ne oldu baba ahh başım çatlıyor"

Namjoon babamın uyanması ile üçümüz de ona dikkat kesildik. Ah Tanrım şükürler olsun iyiydi.

"Hyung iyi misin?"

"Başımın ağırması dışında iyiyim."

"Özür dilerim baba bilerek olmadı"

Babam bana gülümseyip elini omzuma attı. Sorun olmadığını söyleyip ayağa kalktı. Seokjin babam Namjoon babam uyanınca mutfağa geri dönmüştü. Geldiğimden beri babam ve abbam(karıştırmamak için Namjoon'a baba seokjin'e abba diyecek bide apba da olabilir hangisi doğru bilemiyorum)arasında bir şey var ama anlamadım. Birbirlerine uzaklar ve beni üzmemek için yakın davrandıkları belli.

Yemek bittikten sonra oturmuş televizyon izliyorduk. Apbam mutfakta kalmıştı. Sofrayı toplayıp yanımıza geleceğini söylemişti ama gelmiyordu.

Aklımda bir şey var ama Jimin hyungun yardımına ihtiyacım var. Ayağa kalktım Jimin hyung'a kaş göz işareti yapıp çağırdım. Anlayıp iki dakika sonra yanına geldi.

"Efendim Jungkook niye kaş göz çekiyorsun."

"Hyung yardımına ihtiyacım var. Babamlar geldiğimden beri garipler aralarında bir şey olduğu belli ama ne olduğunu bilmiyorum."

"Hmm daha önce evlenmiş sonrada boşanmış-"

"NE!? Boşandılar mı!?"

Şaşkınlıkla bağırdım. Boşandıklarını bilmiyordum. Benim bundan neden haberim yok. Ben yokken ne yaşandı Tanrı aşkına? Benim bağırmam üzerine ise Jimin hyung elini ağzıma kapatmıştı.